Başarıya nasıl ulaşabilirim?

Merhabalar sevgili danışan, yaşadığınız durumu ve sizin için ne kadar zorlayıcı olduğunu anlıyorum. Üniversite sınavına uzun süredir hazırlanmak, hem zihinsel hem de duygusal olarak sizi yoruyor olabilir. Ayrıca, çevrenizden gelen desteğin azalması da sizi yalnız hissettirmiş gibi görünüyor. Bu noktada hem hedeflerinizi netleştirip hem de kendinizi yeniden motive etmek için size söyleyebileceğim şeyler olacak.

Öncelikle hedeflerinize bakın, netleştirin. Neden bu hedefe ulaşmak istiyorsunuz? Nedenleri nedir? Kendinize şu soruları sorabilirsiniz. Üniversiteye gitmek benim için ne ifade ediyor? Hayal ettiğim gelecekte üniversite eğitimi almak zorunlu mu? Eğer bu hedef hala sizin için önemliyse, bu yolda karşılaştığınız engellerle mücadele etmeniz daha anlamlı olacaktır. Ancak, eğer bu hedef artık size heyecan vermiyorsa, yeni bir yol çizmeyi de düşünebilirsiniz. Bu da bir seçenek olabilir.

Başarıyı sadece üniversite kazanmakla sınırlamak yerine, hayatta başka alanlarda da başarılı olabileceğinizi unutmayın. Örneğin, üniversite dışında bir alanda becerilerinizi geliştirerek başarılı bir kariyer inşa edebilirsiniz. Yeni bir dil öğrenmek, bir hobide uzmanlaşmak gibi kişisel hedeflere odaklanabilirsiniz. Çevrenizde daha güçlü ilişkiler kurmak da bir başarıdır. Gördüğünüz üzere her biri başarı, küçük veya büyük fark etmeksizin başarının alanları çok fazladır.

Büyük bir hedefe ulaşmak zor görünüyorsa, onu daha küçük parçalara bölebilirsiniz. Örneğin: Her gün belirli bir süre ders çalışmak. Zorlandığınız bir dersin sadece bir konusuna odaklanmak. Deneme sınavlarınızı analiz ederek eksiklerinizi görmek. Küçük başarılar, motivasyonunuzu artırarak kendinize olan güveninizi güçlendirebilir.

Çevrenizden daha önce destek görmüş olabilirsiniz, ancak zamanla bu desteğin azalması sizi yalnız hissettirmiş olabilir. Bu durum, tamamen yalnız olduğunuz anlamına gelmez. Yakın olduğunuz bir arkadaşınız ya da rehber öğretmeninizle hedeflerinizi paylaşmayı deneyin. Ya da sosyal medyada ya da kurumlarda sınav hazırlığı yapan gruplara katılarak ortak bir dayanışma hissi oluşturmak size iyi gelebilir.

Uzun süre bir hedefe odaklanmak tükenmişlik hissine yol açabilir. Bu yüzden ara sıra kendinize zaman ayırmanız çok önemlidir sevgili danışan. Gün içinde küçük molalar verin ve sevdiğiniz bir şeyle ilgilenin. Aynı zamanda meditasyon, yürüyüş ya da rahatlatıcı aktivitelerle zihninizi rahatlatmayı deneyebilirsiniz. Yorulduğunuzu hissettiğinizde, kendinize dinlenmenin de bu sürecin bir parçası olduğunu sıkça hatırlatın.

Üniversite sınavı dışında kariyer yolunuzu geliştirmek için başka yollar da var. Örneğin: Meslek edindirme kurslarına katılmak. Online sertifika programlarına başvurmak. Girişimcilik ya da kendi ilgi alanınıza yönelik bir işe yönelmek gibi birçok alanda da başarı kazanabilirsiniz.

Zihninizde kendinizi sürekli eleştiriyor ya da yetersiz buluyorsanız, bu durum motivasyonunuzu düşürebilir. Bu yüzden, kendinize şu cümleleri hatırlatabilirsiniz: “Bu süreç kolay olmayabilir, ama elimden geleni yapıyorum.” ya da “Başarısızlıklar da öğrenmenin bir parçasıdır.” veya “Her yeni gün, yeniden başlamak için bir fırsat.” gibi hatırlatıcı cümleleri ister telefonunuza isterseniz de küçük not kağıtlarına yazabilirsiniz.

Belirli bir hedef için plan yaparsanız, bu sizi motive edebilir. Örneğin: Hangi gün hangi konuları çalışacağınızı net bir şekilde belirleyin. Her haftanın sonunda çalıştığınız konuları gözden geçirin. Yapamadığınız konuları ertelemek yerine, tekrar etmeye odaklanın. Her gün sonu tamamladığınız şeyleri tikleyin, bunun için kendinizi ufak ödüllendirin. Hafta sonunda da bu ödülü arttırabilirsiniz.

Başarı, yalnızca bir sınav sonucu ya da tek bir hedefle sınırlı değildir. Önemli olan, sizin için anlamlı ve sürdürülebilir bir yol bulmaktır. Bu süreçte hem kendinize hem de çabalarınıza değer vermeniz çok değerli. Eğer zorlandığınızı hissederseniz, bir rehber öğretmenden destek almayı da düşünebilirsiniz.

Unutmayın: Başarı, sadece sonuca değil, gösterdiğiniz çabaya da bağlıdır. Siz bu çabanın büyük bir kısmını zaten gösteriyorsunuz.

Hoşça kalın…

Sevgiler, Psikolog İrem Bor