İlişkilerde Yapılmaması Gereken İletişim Hataları Nelerdir?

Hepimizin hayatında tartışmanın heyecanı ve sıcaklığıyla kontrolümüzü kaybedip yüksek sesle ve bağırarak konuştuğumuz anlar oluyordur. Özellikle uzun süredir devam eden ilişkilerde, yüksek sesle tartışmak sıkça rastlanan bir iletişim hatasıdır. Belki uzun süren bir ilişkinin verdiği güvenle, partnerinize nazınızın geçtiğini düşünerek tartışmalarda ses tonunuza dikkat etmiyor olabilirsiniz. Ancak bir ilişkide bağırmak, çığlık atmak, sürekli yüksek ses tonuyla konuşmak alışkanlık haline gelmemelidir. Tartışma esnasında sesimizi yükseltmek, problemin kendisinde daha büyük sorunlar yaratabilir.

Özür dilememek önemli iletişim sorunuyken, bunun tam zıttı olan sürekli özür dilemek de iletişimde sıkça yapılan hatalardan biridir. Özür dilemek önemli bir erdemdir ama özür dilemenin de bazı koşulları vardır. Gerçekten hata yaptığınızı düşündüğünüzde ve doğru zamanlarda özür dilemeniz gerekir. Romantik ilişkilerde bazı partnerler, karşı tarafı kaybetme korkusuyla, hata yapmamış olsa bile, sürekli özür diler. Sürekli özür dilemek, diğer partnerin hatalarını fark etmesine engel olur. Bir partnerin hatalı hatasız her halükarda özür dilemesi, karşı tarafa o kişi uğruna kendinden ve kendi doğrularından vazgeçebileceğinin sinyalini verir. Böyle bir durum, ilişkilerde büyük bir dengesizlik yaratır. Bütün ilişkilerde en doğru olan, yerinde ve zamanında özür dilemektir.

Sessiz muamele, karşındakini görmezden gelmek ve karşı tarafın davranışlarına kayıtsız kalmaktır. Karşı tarafın yaptıkları ilgilenmemek, söylediklerini duymazdan gelmek ve dinlemeyi reddetmek, tam anlamıyla o kişiyi yok saymaktır. Bu tür davranışlar ilişkiler için oldukça zarar vericidir çünkü sessiz muamele, karşı tarafa yapılan duygusal ve psikolojik şiddetin bir örneğidir. Sessiz muameleye maruz kalan partnerin duygusal dengesi bozulur. Partnerlerin arasındaki iletişimsizlik gittikçe derinleşir. Sessiz muameleye maruz kalan partnerler; korku, stres, kaygı ve öfke gibi duygular bir arada yaşar. Bu yüzden de her iki taraf için problemler içinden çıkılmaz bir hal alır. Konuşmayı istememek ve karşı taraftan biraz zaman tanınmasını istemek ile sessiz muamele çok farklıdır. Sessiz muamele, karşı tarafı tamamen değersizleştirmek ve bile bile varlığını yok sayarak o kişi manipüle etmektir.

Açıklık ve dürüstlük iletişimin temel kurallarıdır ama sorunlarımızı nerede ve ne zaman konuşacağımızı bilmek de önemlidir. Hiç olmayacak yerlerde, üçüncü kişilerin yanında konuşmak sorunlarınızın çözümüne hiçbir katkı sağlamaz. Keyifli vakit geçirmek için ailelerinizle ya da arkadaşlarınızla yapılan etkinliklerin ortasında sadece sizi ilgilendiren problemlerin konusunu açmak ve bu konuyu konuşmada ısrarcı olmak, o soruna bir sorun daha eklemek olur. Ayrıca üçüncü kişilerin yanında yapılan tartışmalar, partnerleri rencide edici duruma düşürebilir. 

Partnerlerin bir ilişkide yaptığı en önemli iletişim hatalarından bir diğeri de sorunları konuşmayı ertelemek, sorunları konuşmaktan kaçınmaktır. Romantik ilişkinizde herhangi bir konu ya da partnerinizin bir davranışı sizi rahatsız ediyorsa, bu konu hakkında konuşmayı daha sonraya ertelemeyin. Sizi inciten, kızdıran konuları, rahatsızlık duyduğunuz dönem içinde dile getirmeniz gerekir. Önce yapmanız gereken bu konunun sizi neden rahatsız ettiği konusunda kendinize dürüst davranmaktır. Daha sonra partnerinize o konuyla alakalı hislerinizi ve düşüncelerinizi açık ve net bir şekilde ifade etmelisiniz. Bir sorunu konuşmayı ertelemek o sorunun zamanla kar topu misali gittikçe büyümesine neden olur. Bu nedenle sorunları tam da gündemdeyken konuşmak, iletişim problemlerini çözmek için doğru bir adım olacaktır.