Melek Mine Namlı

Psk. Melek Mine Namlı

Türkiye, İstanbul

Dinamik psikoterapi, Çözüm odaklı terapi, Aile ve çift danışmanlığı.

5.0
(1 Yorum)

Uzman Hakkında

Doğuş Üniversitesi 2024 yılı Psikoloji mezunuyum. Dinamik psikoterapi, kısa süreli çözüm odaklı terapi, aile danışmanlığı eğitimlerim ve süpervizyonlarımla meslek hayatıma devam etmekteyim. Şu anda özel bir klinikte Psikolog olarak çalışmaya devam etmekteyim.

Eğitim

  • Doğuş Üniversitesi - Lisans

Seminerler / Konferanslar (Sertifikalar)

  • Dinamik Psikoterapi Eğitimi
  • Aktarım Odaklı Terapi
  • Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi
  • Aile Danışmanlığı
  • Gotmann Çift Terapisi
  • 21. Ulusal Psikoloji Kongresi

Uzmanlık Alanları

Anksiyete
Mükemmelliyetçilik
Kişilik Bozuklukları
Aile Danışmanlığı
İlişki Sorunları
Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Sınav Kaygısı
Kariyer Rehberliği
Akran Zorbalığı
Gottman Çift Terapisi
Varoluşsal Kaygılar
Borderline Kişilik Bozukluğu
Narsistik Kişilik
Aile ve Çift Terapisi

Çalışma Ekolleri

  • Dinamik Psikoterapi / Aktarım Odaklı Terapi
  • Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi

Cevaplar (2)

Merhaba Sevgili Danışan,Yazdıklarınızdan aslında ilişkide ki iki tarafında ilişkiye bakış açısının aynı olduğunu anlayabiliyorum. Aslında ikiniz de bir çok şeyi birlikte yapmayı, birlikte uzun zamanlar geçirmeyi, birbirinizi yalnız bırakmamayı, her halde beraber olmayı bir ilişki biçimi olarak benimsemişsiniz. Fakat her ilişki her zaman aynı kalmaz. Değişir, gelişir ve dönüşür. Bazen de başta birlikte tasarladığınız gelecek geldiğinde buna hazır olmadığınızı veya başka bir şey istediğinizi farkedebilirsiniz. Çünkü insanlar da ilişkiler gibi değişir, gelişir ve dönüşür. Aynı zamanda bahsettiğiniz kavga ve tartışmalar partnerinizin kendi alanını yaratmasını istemesine olanak sağlamış olabilir. Siz her şeyin eskisi gibi olmasını isterken o kendi alanında bu yaşanan zorluklar ile baş etmeye çalışıyor olabilir. Ona içtenlikle bu durumun altından kalkmak için yalnız olmamanızın sizi daha güvende hissettireceğini ifade edebilirsiniz. Bunların yanında mutlaka önce ilişkiniz için değil kendiniz için size iyi gelecek şeyi düşünmek. Siz iyi hissederseniz hem kendiniz hem geleceğiniz hem de ilişkiniz için doğru kararlar verebilirsiniz. Partneriniz de kendine alan yaratarak önce kendine iyi gelmeyi sonrasında da ilişkisine ve size iyi gelmeyi hedefliyor olabilir. Aynı zamanda kişi yorulduğu ve ne hissettiğini bilemiyor olduğunda yalnız kalmaya çalışabilir, kaçınma davranışı gösterebilir veya kendi alanında kalmak isteyebilir. Bu nedenle partnerinize zaman tanımak, kendinize alan açmak ve ona samimiyetle yaklaşmak çözüm yollarından biri olabilir. Burada önemli olan ise kendi içinizde ki huzursuzluğu ve güvende hissetmeme halidir. O nedenle ilişkinin başında sizi güvende hissettiren fakat şu anda hissetirmeyen ve değişen koşulları partnerinizle konuşmak sizi rahatlatabilir. Bu zorlayıcı dönemde kafa karışıklığınız için yardımcı olabilmek benim için çok kıymetli. Beraber üzerine düşünmeye devam etmek isterseniz başka bir soru sormanız yeterli olacaktır. Sevgiler,Psikolog Melek Mine Namlı.

Devamını Oku...

Merhaba değerli danışan,Öncelikle duygusal olarak yoğun hisler beslediğimiz insanlar ile ilgili zorluk yaşadığımız durumlarda ne yapacağımızı bilememe hissinin çok normal ve olağan olduğunu belirtmek isterim. Sizin de uzun süren ve derin duygusal bağlar içeren ilişkinizde birçok zorluk ile başa çıkmak zorunda olmanızın üzerinizde ne kadar zorluk bıraktığını yazdıklarınızdan da görebiliyorum. Uzun yıllar süren bir ilişkiye verilen emek ve güven karşılığında sonucunu belirsizlik olarak almak sizin için elbette duygusal karmaşalara yol açıyor. Bir yandan da birlikte geçirilen yılların alışkanlığı, bir yandan yaşanan hayal kırıklıkları, ne yapmam gerekiyor endişeleri. .. Bu duygusal karmaşaların içinde ne yapmanız gerektiğine dair bir karar vermek de zorlaşıyor olabilir. Çünkü insan önce duygusunu mu anlamlandırmalı yoksa hangi adımı atması gerektiğine mi karar vermeli bilemiyor. Sizin de bu içsel karışıklıkta sıkışmış hissettiğinizi görebiliyorum. Bir ilişki de yaşanan zorluklar iki taraflı olarak da zorlayıcı olabiliyor. İki yıl boyunca uzak mesafe ilişkisi yaşamak, çok az görüşebilmek, aileler ile ilgili gerginlikler ve birden fazla kez terk edilmek gibi birçok ayrı problemler ile baş eden tarafta güven duygusunun zedelenmesi ve sabrın tükenmesi de gayet anlaşılır. İlişkide ve ilişkiyi bir sonra ki aşamaya taşırken ki en önemli şey ilişkiyi sevgi birliğinden sonra ayakta tutan saygı, sorumluluk ve istikrar birliğidir. Sizin bunun farkında olarak ilişkiye devam ettiğiniz görülebiliyor. Fakat bu durum da karşı taraf için de aynı şeyi söylemek pek mümkün değil gibi. Bunların yanı sıra kendi ailenizi kurmak üzereyken karşı tarafın kök ailesinin baskılarına yenilmesi, duygularını anlamlandıramaması, ailesi ve sizin aranızda ki fikir ayrılıklarında net bir tarafta olamaması ve kaçma davranışı sergiliyor olması henüz sizin ile aynı duygusal olgunlukta olmadığını gösteriyor olabilir. Bu durum ile orantılı olarak çift terapisine gitmek istemesi ve üç gün boyunca iletişime geçmemesi de onun da korkularını, kararsızlıklarını ve çekincelerini ortaya koyuyor gibi gözüküyor. Fakat bunların yanında bir şeyleri düzeltme çabası ile terapiye gitmeyi veya bitecek ise yüz yüze veda etmek istemesi onun da yaşadığınız zorluklar altında sıkışmış ve aranızda ki bağı hisseden tarafta sizin yanınızda konumlandırıyor. Her şeyi bir araya getirdiğimizde aslında hem bu ilişkiden ve geçmişinden vazgeçemediği hem de gelecekte ki sorumluluklarından kaçındığını söyleyebiliriz. Kendisi ile ilgili veremediği kararlar ve kaçınmaları nedeni ile sizin daha karmaşık bir süreç içerisinde olduğunuzu fark edemiyor diyebiliriz. Ancak her şeyi bir kenara bıraktığımızda siz bu ilişki için daha fazla emek vererek ilişkiyi onarmak, yormak, tekrar tekrar güven provalarına girmek mi istiyorsunuz? Yoksa kendi duygularınızı, huzurunuzu, duygusal sınırlarınızı ve değerinizi düşünerek sağlam bir gelecek kurmak mı istiyorsunuz?Ne yapmak istediğinizi, ne yapmanız gerektiğine dair bir doğru var ise bu içinizde saklıdır. Ve bu doğru herkes için doğru olmak zorunda değildir. Önemli olan yaptığınız seçimin size ne hissettirdiğidir. İçinizde ki saklı olanı bulmaya çalışırken bir kağıda ilişkinizin artı ve eksilerini bir kağıda da geleceğiniz de isteyip istemediğiniz şeyleri yazabilir. Kendinize bir yol haritası çıkartmak için bir zihin egzersizi yapabilirsiniz. Eğer hala kafanız çok karışıksa ve hislerinizi netleştirmek istiyorsanız veya içinizde saklı olan cevap için düşünmek istiyor iseniz tekrar bir soru sormaya çekinmeyin; burada beraber düşünmeye devam edebiliriz. Sevgiler,Psikolog Melek Mine Namlı.

Devamını Oku...