Aile

Annem ve kendim ile olan bağlanma problemim?

Gizli Kullanıcı18 Eylül 2024 05:52

Merhaba, ben Elizabeth. Yani en azından kendime öyle diyorum. Bir kitap karakteri, belki biliyorsunuzdur. Tabii bunun konumuzla ilgisi yok. (:


Karşımda bir psikolog var diye hayal edip size kendimi anlatmak istiyorum. Siz de eğer müsait iseniz ve dilerseniz ; beni yorumlayabilirsiniz.


Ben 6 kişilik bir ailede büyüdüm. Annem, babam ve 4 kız kardeşiz. 2. Çocuğum ben.

Küçüklükten beri annem ile bağlanma durumum biraz değişik. Kaygılı bağlanma gibi yani.

22 yaşındayım ve annem bir kaç günlüğüne şehir dışına çıksa kendimi çok kötü hissediyorum. Hatta şehir içinde bile , 1 gün başka bir akrabamızdakalmak istese( örneğin annesi, ananemde); yine karnıma sancılar giriyor ve o gün çok mutsuz oluyorum. Bunu kendime hatırlattıklça aşmaya çalışıyorum. "Sen kaç yaşına geldin, ne bu kaygı" gibisinden kendime sorular yönelttip duruyorum.



Bir başka sorun ise, gerçeği ilki ile biraz alakalı bir durum. Bundan yaklaşık 2 sene önce, annem ile kahvaltı ederken; annemin boğazına toz biber kaçmıştı.+



+ Çok fazla öksürüyordu, kardeşlerim normal bir şekilde karşılarken ( ki bu normal bir şey, çünkü bir lokma değil, bir toz kaçmış) benim bacaklarım titriyor, sesim kısılıyor, annem nereye gitse oraya gidiyordum. Ve bu 2 senedir ben ağzıma acı biber, toz biber sürmedim. Nefret ettin ondan. İlk zamanlar sofraya bile koydurmadım. Anneme izin vermedim yemesine.( şu aralar çok karışmıyorum)

Şu anda yanımda herhangi birisi yemek yerken öksürse, ellerimle kulaklarımı kapatıyorum ve gözlerimi yumuyorum.




Son olarak çok oldu ama şunu da belirtmek istiyorum. Ben kendimi hep yetersiz hissediyorum. Yani işe gitmediğim zaman, okula gitmediğim zaman ; evde oturamıyorum, gün içerisinde yatamıyorum. Hep kalkıp bişey yapmam gerekiyor diyorum. Örneğin ders çalışmak, ne bileyim; mesela film izlerken bile alt yazısız izliyorum yabancı dilleri. Sırf o saatlerim boş geçmesin, dilimi geliştirim diye film bile doğru düzgün izleyemiyorum.

Ha bir de , eskisi kadar kitap okuyamıyorum. Yani aslında eskisinden daha çok okuma isteği var ama bir yerde sabit kalamıyorum. 20 sayfa okuduktan sonra başka bir işe girişmem lazım diye düşünüp yarıda bırakıyorum.

Şimdilik bu kadar, biraz uzun oldu ama yorumunuzu bekliyorum. Şimdiden teşekkür ederim💗

Bu soru 19 Eylül 2024 12:05 tarihinde Psikolog Nuray Halaç tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba,

Öncelikle soru sorma cesaretinde bulunduğun için kendinle gurur duymalısın,soru sorduğun için teşekkür ederim.Karşında bir psikolog olup olmadığı konusunda endişen olmasın bu platformda yer alan kişiler her biri çeşitli uzmanlık alanlarıyla yetkinlik kazanmış lisanslı psikologlardır.Hiç şüpheye ve endişeye düşmeden istediğin zaman bize soru sormaya devam edebilirsin elimizden geldiğince yardımcı olmaya çalışacağız . Bağlanma stilleri erken çocukluk döneminde bakım veren kişi ve çocuk arasında başlayıp kişinin hayatı boyunca kurduğu bütün ilişkiler için bir önem arz eder. İstenilen ve beklenen her zaman güvenli bağlanma (çocuğun kesintisiz, tutarlı tepki veren, duyarlı ve her zaman ulaşılabilir bir bakım verene sahip olması) iken bunun olmadığı durumlarda farklı bağlanma stilleri oluşmaktadır.Güvensiz Kaygılı bağlanma stilinde ebeveyn genellikle tepkilerde tutarsız,yardımcı verceğnden ya da yardım edeceğinden emin olunmayandır.Çocuk ayrılığa direnir, anne ortama tekrar dönse bile kolayca sakinleşemez, anneden ayrılmaya ya da keşfetmeye karşı kaygıları bulunur.

Sana bakım vermekle yükümlü olan kişinin anne olduğunu anlıyorum burada sorulması gerekn baba figürü bu noktada neredeydi?Doğumdan sonra anneye destek var mıydı? Annen kendi bakım verenleriyle bağlanma stilini nasıl tanımlıyor?Doğum sonrası bir depresyon söz kunusu mu ? sorulardan da anlaşıldığı üzere doğum sonrası dönemde annede ortaya çıkan psikolojik sorunlar bebeği ile olan ilişkisini, annenin bebek bakımını ve ebeveyn rolünü öğrenmesini etkileyebilmektedir.

Annen ile aranda oluşan güvensiz kaygılı bağlanma stilin şimdiki yetişkinlik hayatında kendi duygularını düzenlemede zorluk,kardeşlerine göre annene bir şey olması konusunda stresle daha az dayanıklı başa çıkma, başklarına göre daha fazla ve aşırı tepkiler vermene sebep oluyor.Yakınlık özlemi duymak, sürekli temas ve desteğe ihtiyaç duymak, terk edileceğine dair yoğun bir korku ve fiziksel semptomlar,yalnız kalmaktan korkmak ve bu konuda rahatız hissetmek gibi belirtiler gördüğün üzere kaygılı bağlanma geliştiren kişilerde yaşanan yaygın durumlardır. Bu yüzden sadece kendini suçlamayı bırakmalı bu durumun karşılıklı ilişki sonucu oluştuğunu anlamalı ve kendine yüklenmemelisin aksi halde buna devam edersen bu bağlanma stilini beslemiş ve oluşabilcek ilişkilerine yansıtmış olursun. Burada en önemli unsur ve mücadele yolu kendi duygusal yönlerini keşfedip, duygularını tanıman ve anlaman, sahip olduğun davranış kalıplarını anlaman ilişkine yansımasını incelemen etkilerini gözlemlemen olacaktır. Değiştirelemecek ve başa çıkılamayacak hiçbir şey yoktur tabiki de ilk önce inancını yüksek tutmalı ve sağlıklı ilişkiler konusunda bilgi edinmek, terapi desteği almak başa çıkmak için etkili bir yol olabilir. Güvendiğiniz,ve size destek vereceğini düşündüğünüz insanlarla ilişkiler kurmaya çalışın. bu sayede sağlıklı bağlanma becerileri geliiştirebilirsiniz. Öfkeni ve endişeni kontrol et, farkındalık çalışmalarını yapmayı unutma (nefes egzersizleri,meditasyon vb.)Diğer önemli adım ise çocukluk deneyimlerini analiz etmen ve bunlardan anlam çıkarmandır. Bu noktada geçmişin geçmişte kaldığını, şu anını ve geleceğini etkilemeyeceğini fark etmen önemlidir.Sana doğrudan kaygılı bağlanma ile ilgili olmasa da yüksek kaygı ve kırılganlık için Anti Krılganlık kitabını önerebilirim.

Beklemektense yolda olman önemli ve unutma bu yolun çiçekli mi yoksa taşlı mı olacağı senin elinde asla pes etme ve yola devam et.

sevgilerle ve musmutlu kalman dileğiyle

Psikolog Nuray Halaç


Cevaplanmış benzer sorular

Aile

Annemin psikolojik sıkıntıları

Merhaba daha önce yazmıştım annemin psikolojik sıkıntıları olduğunu düşünüyorum. Nabacagımı bilmiyorum artık çok bunaldım. Tedaviyi reddediyor. Kabul etmiyor. Değişik birsürü takıntısı var. Bıçak takıntısı aynı yerde durmasını istiyor bize bıçak kullandırmıyor, biz bıçak kullanınca bagırmaya başlıyor. Ben artık çok üzülüyorum her yolu denedim anlattım, psikologlara sorarak sormadan önce de doğru şekilde annemi ikna etmeye çalıştığımı farkettim, yardım almak kötü değil dene lütfen herkes bu sorunlarıbyasıyor gidip çözebiliriz gibi yaklaştım. Artık benimde sinirlerim dayanmıyor insanı gerçekten çok zorluyor ona sinirlenip artık git hastasın tedavi ol dediğim oluyor çünkü ne desem de anlamıyor artık başka yol bırakmıyor çok bunaldım bu durumdan. Anneme karşı sevgi besleyemiyorum çünkü hiç normal davranmıyor. Sabah uyanıyor değişik ritüellere sahip masanın önünden değil hep arkasından dolanıp geçiyor , göbek deliğine dokunup birkaç defa sürekli dua okuyor amin yapıyor, kuşumuza saçma sapan kelimeler “rahmet” diyor . yani annem 70 yaşında gibi davranıyor bunama hareketleri gibi bu beni çok korkutuyor. Daha sonra yardım almayı teklif ediyorum yardıma ihtiyacım yok diyor sen annene güvenmiyor musun, annen çok iyi gibi cümleler kuruyor. çok düzgün davrandığım zamanlar da oldu ama o hiçbir şekilde tamamen kendisini kapatmış asla karşıdaki kişiyi dinlemiyor sadece kendi doğruları var ve konuştuğun zaman beni o kadar zorluyor ki gerçekten bir psikoloğa gitse psikoloğu da delirtecek cinsten sorular soruyor. Tüm gün bana nasihat veriyor kafamı patlatıyor en sonunda bağırıyorum çünkü ben artık onu. Boş inançlarını boş takıntılarını dinlemek istemiyorum bu bana zarar veriyor anlatma diyorum anlamıyor, ben ölünce gidince anlarsın diyor tehditkâr konuşmalar yapıyor gidecem az kaldı kurtulacaksınız gibi. Bende dedim ki senin normal bir psikolojiye sahip olmadığın çocuğuna bu cümleleri söylemenden gayet belli bana ne kadar zarar verdiğinin farkında değilsin diyorum sonra küsüp gidiyor. . obsesif kompulsif bozukluk belirtileri gösterdiğini düşünüyorum. Ben de sosyal hizmet okuyan biri olarak az çok onun nasıl ve neden böyle davrandığının farkındayım, psikoloji dersleri de aldık fakat ona yardım edemiyorum çünkü istemiyor. Bir uzmana gitmek onun içşn imkansız. Bu noktada ne yapabiliriz artık gerçekten ben de çok umutsuzum ve çok korkuyorum. Teyzemlerin yanında da böyle hareketler yaptığı için insanlar da farketmeye başladı. Ben de o kadar çaresizim ki onlara da anlattım ve onları da dinlemedi. Kuzenim bana çok üzüldüğünü söyledi anneme kızın için üzülüyorum onu hiç mi düşünmüyorsun dedi fakat şunu gördüm ki bu ağır cümle karşısında bile annem hiçbir şey anlamadı. Bu da bana durumun ne kadar vahim olduğunu daha çok gösterdi.

Aile

Boşanma sürecinde ama emin olmak için ne yapmak gerekir?

2 Yıl önce evlendim. Bazen tartışmalarımız oldu ufak tefek ama 1 aydır eşim benden boşanmak istiyor. Evliliğim boyunca maddi manevi her koşulda destek oldum. Maddi kabul etmiyordu. Gerginliğini hep bana yansıtıyordu Bu süreçte kırıldım üzüldüm yıprandım anlatmaya çalıştım anlaşılmadığımı düşündüm. Şimdi de boşanmak istiyorum dedi ve bunu mesaj atarak söyledi. Bebi istemediğini nefret ettiğini benimle olmak istemediğini söylüyor birden bire böyle yaptı. Ben istemediğimi söyledim ama çok ağır konuşuyor kırıyor üzüyor zerre umrunda değilim şu an ailemin yanında kalıyorum. Sürekli boşanacağım dava açacağım deyip duruyor ama açmıyor da neyi bekliyor bilmiyorum ona yanında olduğumu birlikte bunun üstesinden geleceğimizi zorluklarla mücadele etmek istediğimi defalarca söyledim. Yanında olduğumu hissettirmeye çalıştım. Ama fayda etmiyor kararını vermiş. Boşanmak istemesinin sebebi de kafamızın uyuşmamasıymış. Bu kararı tek başına verdi. Ben tepki gösterince de beraber karar vermişiz gibi davranıyor. Bana sürekli yanımda olmadın diyor bana eş olmadın diyor. Nişan sürecinde gelenek ve göreneklerden dolayı yaşadığımız sıkıntıları dile getirip sen ailene karşı çıkıp yanımda olamadın diyor. Kendi ailesine öfkeli bana öfkeli anlam veremiyorum bu süreçte aradım konuşmaya çalıştım hiç oralı olmadı yüz yüze konuştuk yine aynı şeyleri söyledi istemiyorum seni dedi benim kendimi ifade etmeme bile müsade etmedi. Empati kuramıyor evliliğimiz boyunca bunu farketmştim kaç defa terapiye gidelim dedim ama istemedi teşvik etmek için uğraştım hep yok dedi bu süreçte de kaç defa teklif ettim ben ve ailesi hep uğraştık ama gitmek istemiyor. Son konuşmamızda yanlış kararlar vermeyelim gel gidelim dedim senle hiçbir yere gelmem dedi. Bu olaylar yaşanmadan 1 hafta önce benle yıllar sonra olacak hayallerimizi anlattı. Çocuk istediğini bile söyledi. O zamandan bu zamana nasıl geldik bilmiyorum. Kpss ye hazırlanıyordu 90 üstü hedeflemşti istediği gibi geçmedi diye bunalıma girdi aldığı puan da 85 ama bu onu tatmin etmiyor evlendiğimiz ilk zamanlar borçlar yüzünden gergindi sonra işinde mutsuzdu gergindi ve bunu hep bana yansıttı alttan aldım hep kırdı üzdü hep alttan aldım sonra sınava hazırlanmaya başladı onun gerginliği başladı onu da alttan aldım geçsin her şey geçecek diye düşündüm ama şimdi bu haldeyiz önceden barışmak her şey yoluna girecek diye umutlanıyordum ama şimdi yeni hayatım üzerinde planlar yapıyorum ben de bitirmek istiyorum. Bu yaşadıklarımı bir daha yaşarım diye korkuyorum ve kendimi bile bile ateşe atmak istemiyorum. Böyle düşünmemin sebebi de 1 aydır biraz bile çaba göstermedi hep ben evliliğimiz için uğraştım bu da beni yıprattı artık onunla birlikteliğimiz olsun istemiyorum bu hissettiklerim bu süreçte yaşadığım psikolojinin etkileri mi yoksa sinirden öfkeden mi bilmiyorum bana yardımcı olabilir misiniz?