Aile

Anneme karşı nasıl bir tutum sergilemeliyim?

Gizli Kullanıcı28 Şubat 2025 11:52

Babam vefat etti annem de 1 senedir hala yas surecini atlatamadi sinava hazirlaniyorum onla kavga etsek olmuyor cok samimi olunca da psikolojisinin bozuldugunu anliyorum ve moralim bozuluyor annem saglikli dusunemiyor eskiden de boyleydi evlenmeden evden ayrilmam mumkun degil kardeslerimin sorumlulugu uzerimde evde mutlu ve huzurlu degilim annem telefonumu kurcaliyor dayimlar benim okumami onemsemiyor tek istegim tipi kazanmak ama sartlar cok zor okumak icin sehir disina gidemiyorum annemin kafa yapisini degistiremedigimi cok gec anladim bosa kurek cekiyor gibiyim kardeslerimin akli bir karis havada kendimi cok yalniz hissediyorum ve kimse beni anlamiyor

Bu soru 16 Mart 2025 18:01 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar Sevgili Danışan,

Öncelikle, yaşadığın bu yoğun duygusal süreçte seninle olduğumu bilmeni istiyorum. Babanın kaybı, annenin yas süreci, kardeşlerinle ilgili sorumluluklar ve kendi hedeflerin arasında sıkışmış hissetmeni anlıyorum, bu çok doğal.

Yaşadıkların gerçekten de oldukça karmaşık ve zorlu bir dönemden geçtiğini gösteriyor. Bundan dolayı kendine karşı nazik olman, duygularını anlamaya çalışman çok önemli.

Babanın vefatının üzerinden bir yıl geçmiş olsa da, yas süreci herkes için farklı şekillerde ilerler. Annenin hala bu süreçte olması ve bunun senin üzerinde yarattığı baskıyı hissetmen anlaşılabilir. Bu durum, onunla iletişim kurarken zorlayıcı olabilir. Anlayışını ve sabrını kaybetmemek önemli olsa da, kendi sınırlarını da koruman gereklidir. Annenle aranızdaki iletişimi daha sağlıklı hale getirmek adına, duygularını paylaşman, senin için önemli olan şeyleri anlatman ve aynı zamanda onun da duygularını ifade etmesine imkan tanıman faydalı olabilir. Bunu yaparken yargılayıcı olmamaya özen göstererek, empati yoluyla yaklaşmaya çalışabilirsin.

Kardeşlerinin sorumluluğu üzerinde olması, ayrıca kendi hedeflerinle ilgilenmen gerektiği bir dönemde baskıyı artırabilir. Kardeşlerinle olan ilişkinde de açık ve net bir iletişim kurmak, onların da duygularını anlamaya çalışmak önemlidir. Bu süreçte, onlara model olmak ve onları da dinlemek, karşılıklı anlayışı pekiştirebilir. Bu şekilde, belki seninle olan iletişimleri ve sorumluluklarına olan yaklaşımları da zamanla değişebilir.

Dayıların ve çevrendeki diğer insanların senin eğitimine olan ilgisizliği, kendini yalnız ve anlaşılmamış hissetmene sebep olabilir. Ancak unutma ki, senin hedeflerin ve hayallerin senin için kıymetli. Bu süreçte, iç motivasyonunu diri tutmak ve başkalarının zorluklarına rağmen pes etmemek önemli. Tıp fakültesini kazanmak isteğin, belki de ileride hem kendin hem de ailen için bir umut kaynağı olabilir. Bu hedefin seni motive etmesine izin vermelisin.

Annenin telefonunu kurcalaması gibi durumlar, mahremiyet ihtiyacını ihlal eden davranışlar, ilişkilerin karmaşıklaşmasına neden olabilir. Bu konuda, sınırlar koymak ve bu sınırları saygıyla ifade etmek önemlidir. Annenin bu tür davranışları, belki de kaygı ve kontrol ihtiyacından kaynaklanıyor olabilir. Ona, bu davranışlarının senin üzerinde nasıl bir etki yarattığını nazik bir dille açıklamak, belki de bu durumu değiştirebilir.

Kendini yalnız hissettiğini belirtmişsin ve bu duygularını içselleştirmen oldukça doğal. Yalnız hissettiğinde, güvendiğin insanlarla duygularını paylaşmaktan çekinme. Duygusal yükünü hafifletmek adına, belki yazı yazmak, günlük tutmak veya sevdiğin bir aktiviteyle ilgilenmek de iyi gelebilir.

Unutma ki, bu süreçte her ne kadar zorlanıyor olsan da, içindeki gücü keşfetmek ve bu zorlukları aşmak adına adım atmak mümkün.

Bu yolculukta, ne kadar güçlü, dirençli ve kararlı olduğunun farkına varmak, belki de en büyük kazanımın olacak.

Unutma, yalnız değilsin ve her zaman sana destek olmaya çalışan insanlar var. Kendi değerini ve başarma potansiyelini asla unutma! 😊 Hoşça kal…

Sevgilerimle,

Psikolog İrem Bor

Cevaplanmış benzer sorular

Aile

Uzlaşmaz Babayla Nasıl Birlikte Yaşanır?

Merhaba, ben 25 yaşında ve üniversiteyi bitirip aile evine dönen bir erkeğim. Yaklaşık bir senedir iş bulmak için sınavdan sınava, orada oraya dolanıp duruyorum. Anne, baba ve benim gibi iş bulmaya çalışan kardeşimle beraber yaşıyorum. Daha önce de kavga ederdik, ancak 6 ay önceki son kavgamızdan bu yana net bir çizgi çektim ve babamla olan iletişimi kopardım. Aynı evdeyiz ancak zorunlu olmadıkça ne konuşur ne de yüzüne bakarım. Peki neden bunu yaptım? Kavganın çıkış noktası basit. Bir olay sonrası benim ani ve yüksek perdeden savunmaya geçmemle başladı. Babamın kişiliğinden kaynaklı böyle bir savunma mekanizması geliştirdiğimi düşünüyorum. Devam edeyim. Babam bir kavga anında ağzına geleni söyler, asla sakince yaklaşmaz ve uzlaşmaz. Sonuncuda da yine böyle yapıp kişiliğime, hocalarıma, arkadaşlarıma, terbiyeme vs demediğini bırakmadı. Haftalar içinde pişman olup yanıma gelerek "şirinlik" yaparak barışmaya çalışsa da reddettim çünkü biliyorum ki bir sonraki olayda yine aynı tavırlar içinde beni geceleri uyutmayan sözler söyleyecek ve kıracak. Yine haftalar geçti. Üzüldüğünü görüyordum ve son bir kez yanına gidip neden bu şekilde iletişimi kestiğimi ve barışmak istemediğimi sakince ve dilim döndüğünce anlattım. İkimiz hakkında konuştum ama bu sefer sorunu çözmek için değil, neden kızdığımı, kendini yıpratmamasını istediğimi, barışmayacağımı ve araya zaman ve uzaklık girince bir nebze daha iyi olacağını söylemek için konuştum. -Hep ben böyle oturur konuşurdum. O sarılıp öpmeyle halletmeye çalışır. - Bu konuşmada hata yaptığını bildiğini söyledi, özür diledi. Değişmeyeceğini bildiğimi söyledim. Değişmek için önce yanlış yaptığına samimi şekilde inanmalı insan çünkü, ben böyle düşünüyorum. Onun özrü, bir sonraki kavgaya kadar yalnızca. Devam edeyim. O söz aldığında konuma kısa sürede ikimiz arasındaki olaydan çıkıp başka insanlarla olan olaylara/cümlelere gitti. Anlattı alakalı alakasız konuları/kişileri. Ben dinledim ama bir noktadan sonra özür dileyerek sözünü kestim. Bir süre sonra konuşmayı bitirip ayrıldım odadan. Bunları konuşmak için gelmemiştim çünkü. Bu son uzun konuşmamızın özetiydi. Benim babam, bir davranışa odaklanır ancak onun sebebine inmez. Örnek: "Sen, senin hiçbir akrabanı görmek istemiyorum!" dedin. Niye dedim? Orası babamı ilgilendirmiyor maalesef. O, bu lafı aldı ve her tartışmada kullanacak artık. Benim babam, yıllar önceki bir şeyi bir tartışma esnasında getirir önümüze koyar ama benim her şeyime küfür edildiğini unutmamı ister, barışalım der. Benim babam, yalnızca kendisini insan gibi görür. Onun öncelikleri/istekleri sizin de ilk önceliğiniz değilse, siz kötü olursunuz. Oysa değer vermiyor değildim isteklerine, bunu söyledim de ama hayır, sizin, onun bir parçası olarak hareket etmeniz gerekir. Diğer türlüsünü bilmez o. Benim babam, ölümle çok ilgilidir. Onun ölümünün ardından onu çok arayacağımızı, anlayacağımızı söyler başını sallayarak. Yaşarken bir şeyleri çözmek lügatinde yoktur. Belki sırma saçlı olmak istemektedir ancak benim için sırma saçlı olmanın bir anlamı yok. Uzatmak istemiyorum daha fazla. Babamla aramızdaki gerginlik bitmiyor. Onu gördüğümde geriliyorum, benimle konuşmaya çalıştığında tüylerim ürperiyor neredeyse. Ancak bu durum annemi ve kardeşimi ve elbette yine beni etkiliyor. Zaten stresli bir dönemdeyiz. Ne yapmak gerek? Kendimi korumak istiyorum. Şimdiden teşekkür ederim.