Bir psikolojik hasta kendi sorununun ne olduğunu anlayabilir mi?
Ben kendimde Dehb veya borderline olduğunu düşünüyorum. Travmalarım var ve gerek çocukken gerekse başka şekilde birden fazla var. Açıkçası basit olarak görünen şeyleri bile unutmuyorum. Daydreaming sendromu ve uyku terörü var. Ve hayatımı mahvediyor. Ben açıkcası çok araştırma da yapıyorum ama dikkatimi araştırmada topayabiliyorum. Veya ilgili olduğum konularda derslerime toplayamiyorum. Toplamaya çalıştığımda kısa süreli işlerde toplasam da zorlanıyorum ve başım ağrıyor. Stroop testinde hata yapmadım ama sonlara doğru donma ve nerde olduğumu anlık şaşırma gibi olaylar yaşadım ( hastanede yapıldı) açıkcasi sorunumun tam olarak ne olduğunu anlayamadım tembel değilim ama dopamin kesintisi yaşıyorum odamı temizlemeye veya ders çalışmak için yüksek düzeyde bir hevesim oluyor başına gecince bitiyor. Ve ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Ve ben trans bir erkeğim. Biyolojik cinsiyetimden dolayı ailem ile aram iyi değil babam sinir hastası ve narsist. Annemde de OKB ve sinir var.
Bu soru 28 Ekim 2024 22:47 tarihinde Psikolog Sena Keşkek tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Endişelerinizi açıkça paylaştığınız için çok teşekkür ederim, bu oldukça büyük bir adım. Siz de çözüm arayışınız için kendinizi tebrik etmelisiniz.
Öncelikle kendimize koyduğumuz tanıların doğruluğu üzerine konuşalım isterim. Kendi kendimize tanılar koymak objektif değerlendirme pek mümkün olmadığı için ve alanda uzman kişiler tarafından değil kendimiz tarafından tanı konulduğu için doğru bir yaklaşım olmuyor ne yazık ki. Bazen bir psikiyatrist veya psikolog için de kendi kendine psikolojik değerlendirme yapmak oldukça zor olabiliyor (objektif değerlendirmenin zor olmasından ötürü). Bu sebeple kendimizi etiketlememek, bu etikete bağlı kalmamak bizler için daha faydalı olacaktır. Bir tanı almak için muhakkak bir psikiyatrist muayenesinden geçmeniz gerekmektedir. Kendimize etiketlemenin bir diğer kötü yanı da bu etiketlere bağlı olarak beklentilere girebilecek olmamız. Örneğin "Ben DEHB'li bir bireyim. Ders çalışmak istesem de çalışamam, uzun süre odaklanamam." veya "Ben OKB'li bir bireyim. Bir şeyleri sık tekrarlarsam bunlar takıntılarım haline gelebilir" şeklinde düşünerek kendi kendimize engeller yaratabiliriz. Kendimizi etiketlemek bizler için engel oluşturabilir, kendimizi sahip olmadığımız tanılarla değerlendirip yanılmamıza yol açabilir.
Kendinizde DEHB, borderline, uyku terörü ve daydreaming sendromu olduğundan şüphelendiğinizi söylemişsiniz, bunlar üzerine ayrı ayrı konuşalım isterim. Öncelike DEHB ile başlayalım. DEHB teşhisi için, kapsamlı bir klinik değerlendirme gerektirir. Bu değerlendirmeler sonrasında -genellikle uzman yönlendirmesi ile test uygulamaları yapılarak- teşhis edilir. Borderline kişilik bozukluğunun teşhis edilmesi diğer şüphelerinize kıyasla çok daha meşakatlidir. Kendi kendinize teşhis etmeniz oldukça güçtür. Uyku terörü için şunu söyleyebilirim. Uyku ile ilgili sorunlar yaşayan danışanlara nöroloji hekimi ile görüşmelerini tavsiye ediyorum. Hekimin uygun gördüğü fiziki muayene ve gerekirse uyku laboratuvarına yönlendirmesi sonucu elde edilen sonuca bakılarak psikolojik değerlendirme yapmak daha efektif olacaktır.
Son olarak babanızın sinirli bir birey olması ve annenizin OKB tanısı almış olması sizi elbette ki zorluyordur. Bu noktada hissettiğiniz zorlukları anlayabiliyorum. Kendinizi biyolojik cinsiyetinize ait hissetmediğinizi ailenize açıklamanızın ailenizde gerginlik yaratması ve bunun sizi zorlaması oldukça anlaşılabilir bir durum. Birçok trans birey bunları deneyimliyor. Bu noktada ailenize süreci sizin açınızdan anlatmak, sizin de onları anladığınızı belirterek yaklaşmak empati kurmalarına yardımcı olabilir. Bu noktada örnek vermek isterim. "Anne, baba sizler için süreç her zamankinden farklı geliyor ve size farklı hissettiriyor olabilir. Bunu anlayabiliyorum. Fakat ben kendimi bu şekilde hissediyor ve tanımlıyorum. Bu süreçte birlikte hareket edebilmeyi çok isterim." şeklinde bir iletişim biçimini deneyebilirsiniz.
Bu durumlar sizin için zorlayıcı olursa, günlük yaşamınızı olumsuz etkilerse psikolojik destek almayı düşünebilirsiniz.
Sağlıklı günler dilerim.
Psikolog Sena Keşkek