Eşimin ailesine alışamadım
Merhaba hocam. Ben 8 aylık evliyim.
Özgürlüğüne düşkün Bi kızım. Eşimin ailesi izin konusunda çok hassas. Heryere giderken onlardan izin almam gerektiğini söylüyorlar. Eşim de öyle. Ben baba evinde çok rahat büyüdüm hocam. Şimdi eşim ve benden oluşan bir ailem var diye düşünüyordum lakin onlardan bağımsız bir şey yapamıyorum. Çok zorlanıyorum hocam. İzin alamıyorum. Bi yere gitme hevesim kaçtı gerçekten. 40 kişiyle söyle onların suratlarinı çek. Bu ailenin yapısı böyleymiş hocam. Yoksa eşimle aramda bir problem yok. Eşim de ailesine çok bağlı diğer kardeşleri de. Birde ben özgüveni çok düşük bir kızım. Sürekli yetersiz hissettirilmek beni çok üzüyor hocam .Bu konularda bana ne tavsiye edersiniz, şimdiden teşekkürler..
Bu soru 10 Ağustos 2024 12:01 tarihinde Klinik Psikolog Pınar Özdemir tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Sevgili danışan,
Evlilik bir köprü gibidir. Köprünün bir ayağını siz bir ayağını da eşiniz temsil eder. Bu köprü zaman zaman içsel ya da dışsal faktörlerden, çevresel faktörlerden, deneyimlerden, inançlardan ya da üçüncü kişilerin ilişkiye dahil olmasından kaynaklı sarsılabilir. Bu süreçte eşinizle sizin köprünün dengesini sağlamak, karşılaştığınız faktörlerle mücadele etmek gibi süreçle başa çıkmaya çalışırsınız.
Eşinizin ailesinin ve eşinizin size karşı olan davranışları, özgürlük alanınızı kısıtlamış ve kendinizi yetersiz hissettirmiş görünüyor. Ayrıca içsel dünyanızda da kendi değerinize olan olumsuz inançlarınız, benlik saygınızın düşük olmasıyla sürecinizle başa çıkmaya çalışırken zorlandığınızı ve birtakım olumsuz inançlar geliştirmeniz neden olmuş görünüyor. Kısaca süreciniz, hem kişisel özgürlüğünüzü hem de evliliğinizin dinamiğini sarsmış gibi görünüyor.
Eşinizle olan ilişkinizde ve ailesiyle olan ilişkilerinizde sınırlarınızı net ve keskin bir şekilde koyamadığınızda karşılıklı gördüğünüz davranışlar sizi üzmeye başlamış görünüyor. Bunun için öncellikle kendi değerinizi farkında olmanız, benlik saygınızı yükselterek kendi değerlerinizi, düşüncelerinizi yaşantınızın merkezine koyarak kendi istekleriniz çerçevesinde sınırlarınızı oluşturmanız önemlidir. Kendi sınırlarınızı oluşturmanın temeli karşınızdaki kişilerin isteklerine öncelik vermek yerine kendi isteklerinize öncelik vermenizle başlar. Bu duruma hayır demenin önemini ekleyebiliriz. Dışarı çıkmanızla ilgili tavırlarına karşı hayır demekle başlayabilirsiniz. Hayır demenin ilk aşamada zor olduğunu anlayabiliyorum. Ancak açık ve net sınırları oluşturmanız için size yardımcı olabilecek bir faktördür.
İlişkiler içerisinde hayır demeniz sizi bencil biri yapmaz. İlişki içerisinde sınırlarınızı belirlediğinizi gösterir.
İlişkiler içerisinde hayır demeniz sevilmeyeceğiniz anlamına gelmez. İlişki içerisinde sınırlarınızı belirlediğinizi gösterir.
İlişki içerisinde hayır demeniz eşinizi ya da ailesini kıracağınız, üzeceğiniz anlamına gelmez. İlişki içerisinde sınırlarınızı belirlediğinizi gösterir.
Hayır demekle zorlandığınız bu süreç için hayır dediğiniz durumları canlandırarak –ister yakın bir arkadaşınızla ister ayna karşısında- sesli bir şekile rol çalışması / canlandırma yaparak deneyimleyebilirsiniz. Yaptığınız canlandırmaları somut bir şekilde görmeniz yapabildiğinize daha gerçekçi bakmanıza, hayır demenizi kolaylaştırabilir.
Eşinizle ilgili bu yaşadığınız duyguları, düşüncelerinizi sağlıklı bir iletişimle aktarmanız da önem taşımaktadır. İletişim kurarken empati duygusunu katarak, açık ve net bir şekilde duygularınızı paylaşmaya özen göstererek ve kullandığınız iletişim dilinde ben dilini vurgulayarak iletişim kurmanız sağlıklı bir şekilde yürütmenize destek olacaktır.
Sevgili danışan, sürecinizle ilgili evliliğinizin tek bir köprü ayağından oluşmadığını ve bu nedenle yaşadıklarınızı karşılıklı çözmek için bir çift terapistine başvurarak psikolojik destek alabilirsiniz. Ayrıca eşiniz tarafından olumsuz karşılanırsa ya da kendi isteğinizle de bireysel psikolojik destek almak isterseniz psikoloğa başvurabilirsiniz.
Sevgiler.
Klinik Psikolog Pınar Özdemir.