Eşimin sesine dahi tahammülüm kalmadı
Eşimle severek evlendim. İlk başlarda onunla çok keyifli anlarimiz oldu. Rabbime şükrediyordum. 15 ay oldu evleneli. Yurtdisinda. Ben de vize bekliyorum. En son 8 ay önce gorustuk. Görüştüğümüzde ailesi ile beraber kalıyorduk. Ailesi çok baskıcı. İyi vakit geciremesik.hep kalbim sıkışıyor, kalbim daraldiginda eşimden çok uzaklaştım. Antidepresan kullandım biraktim. 5 ay. Simdi eşim tekrardan gelecek ben aynı duyguları yaşamaktan korkuyorum. soguklugum geçicimi bunu nasıl atlatabilirim? Normalde çalışan biriydim. Eşimle evlenince işi bıraktım, eve kapandım. Ailesi çok baskıcı. Çok bunaldım. En son evden çıkmayınca ataklar gecirdim. 5 ay antidepresan kullandım. Ama fayda olmayınca biraktim. Eşimle sogukluk olunca vicdanen çok kötü oluyorum. Ama sesine dahi tahammülüm yok. Sevgimin bittiğini düşünmüyorum. Çünkü ayrılma düşüncesi geldiğinde çok mutsz oluyordum. Benim bu yasadiklarim beni çok etkiliyor. Geçmişe takılı kalmak istemiyorum. Eşimle yaşadığım o geçmişi nasıl unutabilirim
Kalbimin bu manasizca carpintisi ve daralmasi yaşam kalitemi ve uykumu çok çok etkiliyor. Desteğinizi bekliyorum.
Bu soru 20 Ekim 2024 17:46 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba sevgili danışan, yaşadığınız durumun sizin için zorlayıcı olduğunu anlıyorum. Evliliğinizde karşılaştığınız bu belirsizlik ve yalnızlık duygusu, vize bekleme süreci, eşinizle fiziksel ayrılık ve baskıcı bir aile ortamı, üzerinizde önemli bir etki bırakıyor. Bu kadar karmaşık duygular içinde hissetmeniz ve eşinize karşı soğukluk yaşamanız aslında oldukça anlaşılır. Bahsettiğiniz kaygı, kalp çarpıntıları ve daralma hissi, yaşadığınız stresin bedeninize de yansıdığını gösteriyor. Bu noktada hislerinize kulak verip, onları anlama süreci çok önemli.
Şu an özellikle geçmişteki deneyimlerinizin sizi nasıl etkilediğini sorguluyor gibisiniz. Eşinizle olan bu fiziksel ayrılık, üzerinde durduğunuz baskıcı aile ortamı ve işinizi bırakmanız, kendinize ait alanınızın kaybolmuş gibi hissettirmesine neden olmuş olabilir. Kendi ihtiyaçlarınızın geri planda kaldığını düşünüyor olabilirsiniz. Aynı zamanda bu kadar belirsizlik içinde eşinize karşı duyduğunuz soğukluk, bir tür savunma mekanizması olabilir. Bu duygular, aslında sizi korumaya çalışan bir yanınızdan kaynaklanıyor olabilir. Kendi içsel güvenliğinizi sağlamak için mesafe koymak doğal bir tepki olabilir.
Eşinizle yaşadığınız geçmişi unutmak istemeniz, olumsuz anıların ağırlığından kurtulma arzunuz olabilir. Ancak bazen unutmak yerine bu deneyimleri anlamlandırmak ve onlarla başa çıkma yolları bulmak daha iyi bir seçenek olabilir. Eşinizle geçmişteki iletişimsizlik, baskıcı ortamın getirdiği sıkışmışlık ve yalnızlık hislerini konuşmak, çözüm arayışına gitmek iyileştirici olabilir. Bu süreçte yalnız olmadığınızı bilmek önemli, kendinize bir destek ağı oluşturmayı düşünebilirsiniz. Sosyal destek ve bireysel o alanınızın yeniden güçlendirmek, kendi hayatınızın kontrolünü ele almak için önemlidir.
Kalbinizin çarpıntısı, daralma hissi ve uykusuzluk gibi fiziksel belirtiler, bedeninizin size gönderdiği bir nevi sinyaller. Bu sinyalleri görmezden gelmeden, kendinize daha fazla özen göstermek adına bir psikologdan yardım almayı düşünebilirsiniz. Terapi almak, sizin yaşamış olduğunuz durumları detaylandırmak ve kendinizi önceliklendirmek için önemli olabilir. Önceden kullanmış olduğunuz antidepresanlar, belki o dönem için size iyi gelmedi, ama psikolojik destekle bir araya gelmesi yeniden de değerlendirilebilir.
Unutmayın ki, kendinize alan tanımak, duygularınızı kabul etmek ve bu süreçte kendinize destek olabilmek zaman alabilecek. Eşinizle olan ilişkinizin geleceği hakkında konuşmalar yapmak, duygularınızı paylaşmak önemli olabilir. Aynı zamanda iş hayatına geri dönmek veya sosyal çevrenizle daha fazla etkileşim kurmak, kendinize olan güveninizi yeniden kazanmanıza da yardımcı olabilir.
Hoşça kalın,
Sevgilerimle, Psikolog İrem Bor.