Eski ben olmaktan korkmak
Merhabalar ben yaklaşık 2 yıldır kendi kişisel gelişimime odaklanmış psikolojiyle kendi travmalariyla ilgilenen geçmişi affedip geleceğe dönen biriydim geçmişte kötü şeyler yaşadım gerek aile ilişkilerim olsun gerek erkek arkadaşlarim olsun hep isteklerim dışında gelişen olaylar vardı ama ben artık kendiyle mutlu olan biriydim kendini iyileştirmeye odaklanmış biriydim ta ki abim geri eve dönene kadar kendisini çok seviyorum ama geçmiş travmalarımin çoğunda kendisi yer alır ve toksik bir insan bi süre ayrı yaşamaya başladık özlüyordum onu ama bu sanırım bana çok iyi gelmişti bi rahatlamıştım gibi çünkü geri buraya döndüğünde eskiden yaşadığım travmalarım tetiklenmeye başladı tekrar kısıtlayıcı moduna geçmesinden korkmaya başladım ve yine uçurum kenarindaymisim gibi hissetmeye başladım sosyal hayatimi ben kendim kısıtlamaya başladım artık dışarı çıktığımda suçluluk hissediyordum ama evde durmak da iyileşmiş bana iyi gelmiyordu ve yaklaşık 1 haftadır sanki 2 yil önceki halime dönmüş gibiyim kendimle ilgilenemiyor psikolojiyle ilgilenmeyi bırakmış sadece evde duran birine dönüştüm ama bu bana hakarettir artık yakın zamanda bi ilişkim de vardı bitti farklı sebeplerden dolayı ama ona da dönüp yoklama ihtiyacı duyuyorum hala beni istiyor mu diye bilmek istiyorum yas süreci devam ederken böyle bir durumdayım ve kendi benliğimi kaybetmiş gibiyim yaptığım şeyler hiçte benlik şeyler değil gibi geçmişteki bene geri dönmüş gibiyim ama o halimi istemiyorum ben
Bu soru 10 Temmuz 2025 12:13 tarihinde Psikolog Berrak Kibaroğlu tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Öncelikle kendinizi içtenlikle açtığınız için teşekkür ederim. Uzun süre çabalayıp kendinizi iyileştirmeye odaklanmışken, bir anda eski travmaların tekrar canlanması çok yorucu olabiliyor. Özellikle de bunu, çok yakın olduğunuz bir aile üyesinin varlığı tetikliyorsa işler daha karmaşık bir hal alabiliyor. Abinizin eve dönüşüyle yaşadığınız bu duygusal dalgalanma çok tanıdık aslında. Bir yandan sevgi, diğer yandan geçmişten gelen kırgınlık, öfke, korku ve yıllarca çözmek için çabaladığınız düğümler var.
Şunu fark ettim; aslında geçmişteki ayakta kalma biçiminiz bugünkü direncinizin de temeli olmuş. Ne zaman rahatlasa insan, zihin, vücut hafızasındaki o eski alışkanlıkları bir anda yeniden canlandırabiliyor. Sizin, “Uçurum kenarındaymışım gibi…” demeniz, işte tam da bu noktayı ifade ediyor. Hayatınıza, kendi çabanızla renk katmaya başlamışken bir anda bütün renklerin solması, yeniden eski kalıpların içine sıkışma hissi; kolayca açıklanamayacak ve çoğunlukla da dile döküldüğünde anlatılamayacak türden.
Belki de burada kendinize biraz mola tanımanız gerekebilir. “Neden yine bu hale döndüm?” diye kendinizi yargılamak yerine, yaşadığınız geri dönüşün bir tür sinyal görevi gördüğünü düşünmek; yani “Eski duygularım tetiklendi, zihnim kendini korumaya aldı” diye bakmak bazen yükü hafifletebilir.
Ayrıca zihnimizde oluşabilecek bir karışıklığı önlemek adına eklemek isterim ki, eski benlik ve yeni benlik diye tanımladığımız şeyler aslında 2 farklı kişi değildir. Farkındalık kazanan benliğimiz, iradesiyle tanışan ve sorumluluk alan büyüyen benliğimiz aslında aynı özün farklı yansımalarıdır.
Bu farkındalık kazanıp kendimizle yeniden tanıştığımız süreç içinde bazı günler, bütün iyi alışkanlıkları bir kenara bırakmak gibi gelir insana; en sevdiğiniz ilgi alanlarınız bile anlamını yitirir. Ama o dönemler, genellikle gizli bir büyüme evresi de taşır.
Geçmişte yaşadığımız durumlardan ve korkulardan kaynaklı oluşturduğumuz benliğimiz, bu süreci yaşarken tetiklenme ile tekrar eski alışık olduğumuz tepkileri vermeye devam edebilir ve burada yapabileceğimiz en sağlıklı adım artık onu değiştirmeye çalışmak değil hala o duruma karşı içimizde tetiklenen parçaların varlığını görmektir sadece. Kendini gözlemlemek ve tepkilerin sebebini anlamak için ise kendimize karşı şefkatli olmayı pratik edebiliriz. Öz şefkat kavramı özellikle bu dönemler için bize çok yardımcı olur.
Size bu konuda yardımcı olacağına inandığım bir kaynağı paylaşmak istiyorum: Yotube üzerinde Psk. Barış Gürkaş adlı kullanıcının ‘’öz şefkat nedir ve nasıl kazanılır? Hayatınıza şefkati dahil edin’’ adlı videosunu izleyebilirsiniz.
Bu aralar dışarı çıkınca kendinizi suçlu hissettiğinizi yazmışsınız ve bir hapislik duygusu sanki içeri çöreklenmiş gibi görünüyor. Belki de “kendi alanınızı korumanın” yollarını yeniden keşfetmeniz gerekecek. Eve dönen abinizle açıkça konuşmak şu anda zor ve hatta mümkün olmayabilir, ama zihninizde kendinize ait küçük ‘güvenli alanlar’ oluşturmak; örneğin sadece on dakika bile olsa kendi başınıza kalmak, bir meditasyon pratiğini dinlemek ve kendinizi yargısız bir alanda tutmak bile yeniden güç toplanıza yardımcı olabilir.
Eski ilişkinizi merak etmeniz de çok insani; kaybolmuş, boşluktaymış gibi hissettiğimizde daha önce bağlı olduğumuz her şeyi tekrar gözden geçirmek isteyebiliriz. Burada anlık dürtülerle hareket etmek yerine, önce kendinize “Bu özlem şimdi gerçekten ilişkiye mi, yoksa o duygusal desteğe mi?” diye bir minik mola vererek yaklaşmanız daha iyi olabilir. Herkes arada kaybolmuş hisseder; önemli olan bu kayboluşu reddetmek değil, onun size ne anlatmak istediğini dinlemeye çalışmak.
Herkesin yolculuğu kendisine özel; belki de şimdi her şeyin anlamını sorgulamak, ileride çok daha sağlam bir benlikle hayata bakışınıza katkı sunacaktır. İçinizdeki o iyileşen taraf, kaybolmuş değil; sadece biraz dinleniyor gibi düşündüm ben.
Dilerseniz yeni bir soru oluşturarak tekrar bizlere yazabilirsiniz. Umarım yanıtım faydalı olmuştur.
Çok sevgiler,
Psk. Berrak Kibaroğlu.