Herkesle iyi anlaşmak kötü bir şey mi?
17 yaşındayım tanıştığım 100 kişiden 95 ile anlaşırım ama sebebinin yalakalık olduğunu düşünmüyorum çünkü kimseden çıkarım yok tek nedeni sosyal olmayı ve arkadaş edinmeyi seviyor olmam ve insanlarla küstükçe arkadaş edinmesi daha zor oluyor çünkü onun olduğu muhabbete dahil olmak istemiyorsun. İnternette insanların çoğu ile iyi anlaşanlar iyi değildir gibi bir yazı gördüm ve kötü hissediyorum düşman kazanmak hiç güzel değil ama acaba benim yaptığım yanlış mı(kimseyle acayip samimi değilim sadece dost dediğim 2 kisi var kimsenin bilmediği özelim çok)
Bu soru 30 Haziran 2025 19:45 tarihinde Psikolog M. Çağla Karataş tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba sevgili danışan,
Sorunuzu okuduğumda düşünceleriniz gibi hislerinizi de anlamaya çalıştım. Öncelikle söylemek isterim ki genç yaşta kendini bu kadar güzel ifade edebilmek, kendine dürüstlükle bakabilmek büyük bir beceri. Bunun için sizi tebrik etmek isterim.
İnsanlarla iyi anlaşabilmek bir karakter özelliğidir, bir beceridir hatta. Bazı insanlar doğaları gereği daha mesafeli olabilir, bazıları ise sizin gibi daha açık, daha girişken, daha rahat ilişki kuran yapıda olabilir. Bu, bir yanlış ya da eksiklik değil, sadece farklılık.
Sosyal medya gibi yerlerde gördüğümüz genellemeler “herkesle iyi geçinenler sahicidir, değildir” gibi kafamızı karıştırabilir. Bu genellemeye ben de dahil miyim acaba? kaygısı başlangıçta oldukça normal. Ama unutmayın ki bu tür genellemeler kişisel deneyimleri değil, çoğunlukla önyargıları yansıtır. Siz büyük bir iç görüyle bunu düşünmüş ve bir amaç uğruna böyle davranmadığınızı keşfetmişsiniz.
Siz kimseye çıkar amaçlı yaklaşmadığınızı, samimiyetinizin sadece sosyal olmayı seviyor olmanızdan kaynaklandığını çok net ifade etmişsiniz. Dahası, herkesle derin bağlar kurmadığınızı, sadece birkaç kişiyi gerçekten yakınınız olarak gördüğünüzü de belirtmişsiniz. Bu, aslında oldukça sağlıklı bir sınır çizimi. Çünkü sosyal olmak ile içini herkese açmak aynı şey değildir. Sizin duruşunuz, “herkesle iyi geçinirken, kendimi saklamadan ama gerektiğinde sınır koyarak iletişim kurabilirim” duruşudur.
Bazıları, uyumlu olmayı “kişiliksizlik” sanıyor olabilir. Oysa siz kendini silmeden, insanlarla çatışmadan geçinebilmeyi başarıyorsunuz. Bu çok kıymetli bir denge.
Kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: “Ben bir ortamda var olurken, kendime sadık kalıyor muyum?”
Yani ortama uyum sağlamak adına ait hissetmediğim gibi davranıyor muyum? Yoksa nasıl hissediyorsam öyle davranıyorum. Bazı durumlarda uyum sağlamak adına kendimi törpüleyip esnetebiliyorum ancak yine de ben olarak orda bulunuyor muyum? İnsanlar sizi sevsin diye değil, zaten siz olduğunuz için seviliyor olabilirsiniz.
Eğer bu sorgulamalar zihninizde sıkça dönüyorsa ve kendinizi sürekli çevrenize göre şekillendirmeye çalışıyorsanız, zamanla içsel dengeniz sarsılabilir. Ancak yazdıklarınızda net olarak görülüyor ki; siz ne hissettiğinizi, neyi neden yaptığınızı fark eden birisiniz. Bu da zaten “kendini kaybetmeden sosyal olmak” anlamına gelir. Gözlemlediğiniz şeyler, aslında sizdeki yüksek bir sosyal zeka göstergesi olabilir. Bu becerinizin, sizi kalabalık içinde kaybolan biri değil; gerektiğinde herkesle iletişim kurabilen ama kendine özel alanlar bırakabilen biri yaptığı da oldukça net.
Kimseyle küs kalmak istememeniz, ortamda huzur istemeniz, kendinizi saklamadan sosyal ilişkiler kurabilmeniz size ait bir yaşam tarzı. Ve bu tarz yanlış değil. Önemli olan; bu ilişkiler içinde kendinizi nasıl hissettiğiniz, nerede yorulduğunuz, nerede gerçekten beslendiğiniz. Kendinize şu soruyu sormanız faydalı olabilir: “Bu ilişkiler beni ben gibi hissettiriyor mu, yoksa içten içe bir rol mü oynuyorum?” Eğer cevabınız "hayır, ben sadece doğallığım bu şekilde" ise, zaten fazlasıyla sağlıklı bir yoldasınız demektir.
Bir de şunu unutmamanızı isterim sevgili danışan: İnsanlarla iyi geçinmek, derin bağlar kurmak anlamına gelmez. Bazen sadece muhabbet eder geçersin. Bazen iz bırakırsın. Bu akışın doğasında var.
Sevgilerle...
Çok güzel hissettim teşekkürler