İnsanlara kolay güveniyorum
Çok fazla düşünüyorum düşüncelerim beni yoruyor özellikle karşıdaki bir şey yapmak istiyor mesela üstü kapalı bir laf söylediğinde bir hareket yaptıgında hemen ne için yaptıgını ne demek istediğini biliyorum ona söyleyemiyorum ama kendi kafamda günlerce düşünebiliyorum
aslında alıngan değilim bana göre yani bir insanın dış görünüşüyle, hayatıyla, düşünceleri ile dalga geçildiğinde küçümsendiğinde buna canım sıkılıyor aynı şeyi onlara yaparsam bagırıp cağıracaklar yada küsecekler ama benden bunu yapmamı istemiyorlar hiç bişeye alınmamam gerekiyormuş yada bunu benim abarttığım öne sürülüyor ve bu benim canımı sıkıyor ve hayat kalitemi düşürüyor
Çok çabuk insanlara güveniyorum çok çabuk bir başkasının dediğine inanıyorum herkesi iyi gibi görüyorum bilmiyorum sevince varımı yokumu vermek istiyorum ama genelde hüsrana uğruyorum beni kırsalar bile onları kırmak istemiyorum birine dargın olayım benle konuşsun hemen dargınlığım gidiyor ve sonra tekrar beni kırıyor bu 2 3 4 en son muhattap olmak istemiyorum
Bazen bu durumlarda çok strese girince
Kalbim daha hızlı atıyor
Nefes almakta zorlanıyorum
Ellerim titriyor
Baş ağrısı ve mide bulantısı bazen mide ağrısı
Huzursuz hissediyorum
Sürekli ağlama isteği
Yalnız kalmak istiyorum ama kalmak istemiyorum da bulunduğum ortamı değiştirmek istiyorum
Sürekli olduğum yerdeki eşyaların yerini değiştiriyorum
Strese girdiğim şeyi unuttugum vakit normal hayatıma devam ediyorum ama aniden aklıma gelince durgunluk stres üstüne stres sonrada sinirlenme ve panik içinde oluyorum ayy! Ben yorulmuşum biraz.
Bu soru 29 Temmuz 2024 20:19 tarihinde Klinik Psikolog Pınar Özdemir tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Sevgili danışan,
İlişki kurarken güvensizlik yaşamanız, karşı tarafa şüpheyle yaklaşmanız, ortada bir sorun yokken bahane bulup tartışmaya ya da terk etme davranışınızın sıklıkla oluşması ilişkiler içerisinde arkadaşlarınıza ya da partnerinize karşı kaygılı bağlanmış olabilirsiniz.
Bağlanma stilimiz doğumumuzdan beri gündemimizde yer alan bir durumdur. Doğumdan itibaren başlayan ve erken çocukluk dönemlerimizde ebeveynlerle bağ kurmaya başlarız ve bu bağlanma stili otomatik bir bağlanmaya dönüşür. Erken çocukluk döneminden itibaren süregelen bu bağlanma yetişkinlik dönemimizde özellikle romantik ilişkilerde benzer izlerini görürüz. Ebeveynleriniz tarafından ilgi görürken bir anda ilgisiz kalmanız, tutarsız zıt davranışları olması kaygılı bağlanmanıza sebep olmuş olabilir. İlgi gördüğünüzde bir anda ilgisiz kalmanız terk edileceğinize ya da sevilmeyeceğinize dair inançlarınızı otomatik hale getirmiş ve kurduğunuz ilişkiler içinde tetiklenir olmuşsunuz. Kaygılı bağlandığınız için ilişki içerisinde olumsuz bir süreç olduğunda, karşılık vermeniz gerektiğinde sessiz kalmanız, aramız bozulursa endişesine sahip olmanız bir daha hiç sevilmeyeceğinizi ya da terk edileceğinize dair inançlara sebep oluyor olabilir.
İlişki içerisinde terk edilme ya da sevilmeme kaygınızdan kaynaklı kendinizi öncelik olarak koyarak ilişki içerisinde kendi sınırlarınızı belirlemenize engel olmuş, hayır demekten veya duygularınızı dürüstçe paylaşmaktan kaçınmanıza neden olmuş. İlişki içerisinde olumsuz deneyimlerinize yönelik olumsuz inançlarınız, düşünceleriniz fiziksel semptomlarınızı –kalp atışında hızlanma, nefes darlığı, el titremesi, baş ağrısı, mide bulantısı—ve davranışlarınızı –ağlamak, eşyalarınızın yerlerini değiştirmek- tetiklemeye başlamış.
Bu aşamada fiziksel semptomlarınız ve tetiklenen davranışlarınızı gözden geçirerek olumsuz düşüncelerinizi netleştirerek tanımlayabilirsiniz.
-Fiziksel semptomlarınız –kalp atışında hızlanma, nefes darlığı, el titremesi, baş ağrısı, mide bulantısı – oluşmadan tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?
-Eşyalarınızın yerini değiştirmeden tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?
-Ağlama isteğiniz olmadan tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?
Bu sorulara verdiğiniz cevaplar çerçevesinde düşüncelerinizi netleştirerek farkındalık geliştirebilirsiniz. Farkındalık oluşturduğunuz düşüncelere gerçekçi yaklaştığınızda değişime yöneldiğinizi ve böylelikle kaygınızın düzeyi ve davranışlarınız da aynı oranda azalacak değişim gösterecektir.
Fiziksel belirtilerinizle kısa vadede baş edebilmek için nefes egzersizi uygulayabilirsiniz.
-4 saniye boyunca nefes almak,
-4 saniye boyunca aldığınız nefesi tutmak
-4 saniye boyunca tuttuğunuz nefesi yavaşça bırakmak
Bu nefes döngüsünü baş etmekte zorlandığınız fiziksel belirtileriniz, olumsuz düşünceleriniz ya da kendinizi iyi hissetmek için dilediğiniz kadar uygulayabilirsiniz.
Sevgili danışan, ilişki içerisindeki endişelerinizle yüzleşmek, kendinize verdiğiniz değeri farkında olarak kurduğunuz ilişkilerde sınırları oluşturmanız önem taşıyor. İlişki içerisinde duygularınızı belli etmeniz, sınırlarınızı koymanız karşı tarafı incitmeyecektir. İlişki içerisinde sınırlarınızı koymanız terk edileceğiniz anlamına gelmemektedir. İlişki içerisinde sınırlarınızı kendi istek ve ihtiyaçlarınızı göz önünde bulundurarak koymanız sevilmeyeceğiniz anlamına gelmemektedir.
Süreç içerisinde olumsuz inançlarınızla baş etmek zorlayıcı ve yorucu olabilir. Bu nedenle sürecinizi daha sağlıklı yürütmek için psikoloğa başvurarak psikolojik destek alabilirsiniz.
Sevgiler.
Klinik Psikolog Pınar Özdemir.
