İnsanlarla İletişim - etki kurmak için ne yapabilirim?
Merhabalar, işim gereği insanlarla toplantılar yapmak durumda kalıyorum. Bazen yaşanan en ufak sorunları bile saatlerce hatta günlerce kafamda tekrar edip duruyorum.
Keşke bunu söylemeseydim, keşke böyle davranmasaydım, bunu bana karşı koz olarak kullanabilirler mi, ses kaydı aldılar mı, video çektiler mi tarzındaki konulara çok kafam takılıyor. Bu günlük yaşantımda da ara ara karşılaştığım bir sorun gündelik sohbetlerde de bunu neden yaptım, neden söyledim tarzında düşüncelerle içim içimi yiyor.
Birkaç gün geçince aslında olayın abarttığım kadar bir sorun olmadığını anlıyorum. Ayrıca insanlarla konuşurken sinirlendiğim anlarda sesimin titrediğini kendimi yeterince iyi ifade edemediğimi görüyorum. İşim gereği insanlar üzerinde özellikle konuşurken etki kurmam gerekiyor. Hassas taraflarımı belli etmemeye ve güçlü görünmeye çalışmalıyım.
Bu gibi sebeplerden ve mecburi sebeplerden insanlardan uzak durmayı hatta mümkünse tamamen izole yaşamayı istiyorum. Yine işim gereği yıllarca yalnız yaşamak zorunda kaldım ve hala yalnız yaşıyorum doğduğum yerde de neredeyse hiç insan yokmuş ilk çocukluğumun geçtiği yerlerde de hiç arkadaşım yoktu çünkü ıssız yerlerdi sonrasında oradan taşınınca zar zor arkadaş edindim ama okul çağlarımda çok güzel arkadaşlıklarım oldu çok da sevildim.
Yaşadığım sıkıntıların bunlarla ilgisi olabilir mi? Tam olarak yaşadığım sorun nedir?
Bu soru 27 Şubat 2025 16:38 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar Sevgili Danışanım,
Yaşadığınız durumun oldukça anlaşılır ve birçok insanın deneyimleyebileceği bir süreç olduğunu bilmenizi istiyorum. İnsanlarla iletişim kurduğunuz anlarda veya sonrasında yaşadığınız yoğun düşünceler, kendinizi sorgulama ve güçlü görünme uğraşında olmak sizin için fazlasıyla yorucu olabilir.
Geçmiş deneyimlerimiz, özellikle çocukluk ve gençlik yıllarında kurduğumuz ilişkiler, bugün nasıl iletişim kurduğumuzu büyük ölçüde etkileyebilir. Küçük yaşlarda sosyal çevrenin sınırlı olması, insanlarla kurulan bağları ve kendini ifade etme becerilerini şekillendirebilir. Çocukluğunuzda insanlarla az etkileşimde bulunmanız, ilerleyen yıllarda sosyal ortamlarda daha fazla kaygı duymanıza neden olmuş olabilir.
İletişim sonrasında olayları defalarca zihninizde tekrar etmek, ne söylediğinizi ve nasıl algılandığınızı sürekli sorgulamak, zihninizi gereğinden fazla meşgul edebilir. Bu durum, aşırı düşünme eğilimiyle bağlantılı olabilir ve çoğu zaman olayları gerçekte olduğundan daha büyük bir sorun haline getirmenize yol açabilir. Zihniniz, en kötü senaryoları üretmeye meyilli olabilir, ancak birkaç gün sonra bunların aslında o kadar da önemli olmadığını fark etmeniz de düşündüğünüz kadar büyük bir sorun olmadığını gösteriyor. İnsanlarla etkileşim kurarken sinirlendiğinizde sesinizin titremesi ve kendinizi iyi ifade edemediğinizi hissetmeniz de kaygının fiziksel bir yansıması olabilir. Bu tür anlarda zihniniz, sizi olumsuz bir duruma karşı korumaya çalışır ancak rahat iletişim kurmanızı engelleyebilir.
Bu süreci yönetmek için öncelikle zihinsel filtrelerinizi fark etmek önemlidir. Gerçekten büyük bir hata mı yaptınız, yoksa zihniniz mi bunu büyütüyor? Sorusunu sormalısınız. Kendinizi sürekli eleştirmek yerine, daha destekleyici bir iç ses geliştirmeye çalışabilirsiniz. “Neden böyle söyledim?” yerine “Herkes zaman zaman böyle şeyler yaşayabilir” demek, kaygınızı hafifletmeye yardımcı olabilir. İnsanlarla etkileşim kurarken güçlü görünmeye çalışmak yerine, kendinizi doğal ve rahat hissetmeye odaklanmak uzun vadede daha sağlıklı olacaktır. Güçlü olmak, duyguları bastırmak değil, onları sağlıklı bir şekilde yönetebilmektir.
Ayrıca, nefes egzersizleri yapmak, konuşmalar öncesinde küçük pratikler yapmak gibi yöntemler, iletişim sırasında yaşadığınız kaygıyı yönetmede faydalı olabilir. Kendinizi ifade ederken daha rahat hissetmek için ses kaydı alarak veya ayna karşısında konuşarak da alıştırmalar yapabilirsiniz. İnsanlarla etkileşimi tamamen kesmek yerine, bu süreci küçük adımlarla yönetmek daha sağlıklı olabilir. İzolasyon kısa vadede rahatlatıcı gibi görünse de, uzun vadede sosyal kaygıyı artırabilir.
Eğer bu düşünceler günlük hayatınızı oldukça zorlaştırıyor ve sizi fazlasıyla yoruyorsa, bir psikologdan destek almak, kendinizi daha iyi anlamanıza ve iletişim becerilerinizi geliştirmeye yardımcı olabilir. Kendinize karşı nazik olmayı ve mükemmel bir iletişim kurmak zorunda olmadığınızı unutmayın lütfen. Önemli olan, kendinizi rahat hissedebileceğiniz bir iletişim tarzı geliştirebilmektir.
Size bahsedebileceklerim bu kadardı, umarım sizler için faydalı bir cevap olmuştur. Aklınıza takılan noktalar ya da sormak istediğiniz farklı konular olursa yeniden sorularınızı yönlendirebilirsiniz. Hoşça ve sağlıkla kalın…
Sevgiyle,
Psikolog İrem Bor