kendine güven eksikliği yaşıyorum, ne yapacağım?
merhaba sevgili psikologlarım ben 12.sınıf bir öğrenciyim bu yıl okulda çok fazla kaygı yaşıyorum. Bu zamana kadar çoğunlukla çekingen biriydim ama hiç bu sene olduğu kadar kendimi kötü hissetmemiştim kasılıyorum böyle kasıntı bir şekilde davranıyorum ve bende bunun farkındayım bazen çok komik gözüktüğümü hissediyorum. çıkıp bir konuşma yapmak veya sınıfla irtibata geçmek bana çok zor geliyor ben bunu nasıl aşabilirim yani bu yıl okulum bitiyor hayatımın geri kalanında yada üniversitede böyle olmak istemiyorum. Çok garip gelebilir size ama kendimi bazen aptal da hissediyorum gerek dışarıdan hissettirenler gerek kendi içimden. Kendimi beğeniyorum ama genelde ekstra çaba göstererek makyaj yaparak. çoğunluklada beğenmiyorum işte yüzümdeki bazı yerlerim olsun dışarıdan kötü gözüktüğümü düşünüp odaklanamıyorum bir şeye. Bu duyguyu nasıl yenebilirim 🥺 ayrıca haziran temmuz arası mezuniyetim olacak onun içinde öneri verebilir misiniz nasıl daha iyi hissederim teşekkürler
Bu soru 2 Mayıs 2025 17:33 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar Sevgili Danışan,
Kendinizi dürüstlükle ifade etme cesareti gösterdiğiniz için sizi tebrik ediyorum. Öncelikle belirtmeliyim ki hayatınızın geçiş döneminde böyle duygu ve düşüncelere sahip olmanız oldukça anlaşılır ve yaşadıklarınıza yönelik farkındalığınızın yüksek olmasıyla birlikte hayatınızın geri kalanı için değişime yönelik yeni adımlar atmanız mümkün. Özellikle lise son sınıfta olmak, üzerine bir de mezuniyetin yaklaştığını bilmek… Düşüncelerin üst üste bindiği, bir yandan gelecek kaygısı, bir yandan da “Nasıl görünüyorum, insanlar ne düşünüyor?” ikilemiyle baş başa kaldığınız bir dönem olabilir. Bu noktada yaşadığınız duruma ve bu durumda neler yapabileceğinize birlikte bakalım.
Sevgili danışan belirttiğiniz ifadelere daha yakından bakacak olursak içinde bulunduğunuz dönemi şu şekilde açıklayabilirim. Bazen insanlar tarafından nasıl göründüğümüzü çok fazla düşünmek, içimizi kemiren bir kaygıya dönüşebilir. Sanki herkes bizi izliyormuş, sanki yanlış bir şey söylersek hemen yargılanacakmışız gibi… Bu durum sizin gibi hassas, farkındalığı yüksek kişilerde daha sık olur. Ve bu da kişileri ‘kasıntı’, ‘komik’ ya da ‘eksik’ hissettirebilir. Ama bilmenizi isterim ki bu hisler bir gerçeği değil, o anki kaygılı zihninin sesini yansıtıyor. Aslında bu sizin kusurunuz değil; sadece şu anda zihniniz, ‘nasıl görünmeliyim?’ baskısına karşı çok tetikte. Bu noktada bunu yönetmeyi, bu sesi biraz kısmayı, içinizdeki gerçek seni daha rahat ifade etmeyi öğrenebilirsiniz. Ve bu zamanla adım adım mümkün olur. Peki hayatınızın geri kalanı için neler yapabilirsiniz?
İlk olarak "Kendimi aptal gibi hissediyorum." "Kendimi beğenmem için makyaj yapmam lazım." gibi ifadeleriniz üzerine konuşalım. Sevgili danışan bu noktada size sormak istiyorum. En yakın arkadaşınız kendi için böyle söylemlerde bulunsa ona ne derdiniz? Sanıyorum ki arkadaşınıza kendisine böyle davranmaması gerektiğini, sahip olduğu özelliklerle çok değerli olduğunu söylerdiniz. Peki siz kendinize karşı neden bu kadar acımasız ve eleştirelsiniz? Bu noktada sürecin her adımında kendinize karşı nazik olmanızı rica edeceğim. Böyle anlarda şefkatli iç sesinizi kendinize hatırlatmaya çalışın. “Kendimi güzel hissetmediğim anlar olabilir. Bu beni değersiz yapmaz. Sadece şu an kırılgan hissediyorum ve bu anlaşılabilir bir şey.” “Dış görüntüm, ruh hâlimi etkiliyor olabilir. Ama öz-değerim sadece makyaja ya da başkalarının beğenisine bağlı değil.” gibi.
İkinci olarak sınıfla irtibata geçmekte, konuşma yapmakta kaygılanmanız üzerine konuşalım. Sevgili danışan kendinizi olduğunuz halinizle, sahip olduklarınızla kabul edip şefkatle yaklaştıktan sonra kantinde sırada beklerken birine “merhaba” diyerek, sınıfta öğretmenin sorduğu kolay bir soruya gönüllü cevap vererek, en az 1 kişiye göz temasıyla teşekkür ederek günlük hayatınızda küçük girişimlerle aktif olmayı deneyebilirsiniz. Burada amaç sosyal ortama küçük dozlarla maruz kalmak ve beynin “korkulacak bir şey olmadığını” öğrenmesini sağlamaktır.
Kaygılandığınızda içinizden tekrar edebileceğiniz bir kısa cümleler oluşturabilirsiniz. “Şu an zihnim beni korkutuyor ama ben bu anı atlatabilirim.” ya da “Ben bu düşünceye sahip olabilirim ve yine de devam edebilirim.” Burada amaç duyguyla savaşmak yerine ona alan açarak işlevsel kalmaktır.
Son olarak mezuniyetinize değinmek isterim. Orada bulunma sebebinizi, yaşadığınız kilometre taşını ve geride bıraktıklarınızı kendinize hatırlatın derim. Hatta isterseniz, o geceye özel bir küçük ritüel oluşturabilirsiniz: Belki kendinize hoş bir not yazarsınız mezuniyet günü, “Buraya kadar gelen kendimle gurur duyuyorum” gibi. Belki de seveceğiniz bir aksesuarı takarsınız ve her baktığınızda “Bu gece bana ait” dersiniz. Önemli olan orada “kusursuz” olmak değil; bir an, bir bakış, bir gülümseme ile kendinizi kutlayabilmek.
Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum. Değerlendirilmesini istediklerinizi yeni bir soru ile sorabilirsiniz.
Psikolog Fatma Gizem Bitgen