Konfor anlanından çıkamamak

Sevgili danışan,

Konfor alanı can simidi gibidir. Okyanusun derinliği konfor alanı dışı olarak tanımladığımızda sadece can simidinizle durmak istemeniz, can simidinizle dalmaya çalışmanız size konfor alanınızdan çıkmanızı engelliyor aslında. Okyanusun derinliğinde rahatsız edici yosunlar, dikenli bitkiler var olabilir ancak bunlarla birlikte deniz kabukları, inci taneleri ya da renkli balıkların olduğunu da unutmamak gerekiyor. Okyanusun derinliğini sadece olumsuzluklarıyla hatırlarsak can simidimizi hiç çıkartmamak istememize neden olur.

Konfor alanınızdan çıkmama hali yaşamınızda zorunlu olan ve hoşlanmadığınız çevresel faktörlerle ilgili bir tür kaygı ve rahatsızlık hali olarak tanımlayabiliriz. Tatillerin bitişiyle yaşadığınız endişe ve sıkıntı hali belki de zorunlu ve hoşlanmadığınız ortamlarla ilgili derin bir rahatsızlığınızı simgeliyor olabilir. "Tünel psikolojisi" olarak adlandırdığınız his, belirli bir durumun size sadece olumsuz yönlerini gösterdiği, daha geniş bir bakış açısıyla göremediğiniz durumlar olduğu anlamına gelebilir. Bu duygularınızı tetikleyen olumsuz inançlarınızı, düşüncelerinize daha yakından farkında olmak, bu sürecinizle başa çıkmanıza destek olabilir. Olumsuz duygularınızla, inançlarınızla başa çıkabilmek için yeniden yapılandırmanız gerekebilir. Yeniden yapılandırmadan önce farkındalık oluşturmanız size yardımcı olabilir.

-Tatilin bittiğini fark etmeden tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?

-Okula ya da işe gitmek zorunda olduğunuzu fark etmeden tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?

-Zorunlu kurumlara ya da tatillerin bitişin dair hatırladığınız en eski deneyiminiz (yoğun olumsuz duygular hissettiğiniz) nedir?

-Nasıl baş ettiniz ya da nasıl baş edemediniz?

Bu sorular çerçevesinde düşüncelerinizi yeniden yapılandırarak duygularınızın yoğunluğunu ve tetiklenen davranışlarınızı azaltabilirsiniz.

Zorunlu olan ortamlara alışmak için küçük adımlar atabilirsiniz. Okul veya iş gibi ortamlarda kendinizi daha iyi hissetmek için, küçük hedefler koyarak ve bu hedeflere ulaşmayı deneyerek, zamanla bu ortamlara alışmanız veya bu ortamlara olan bakış açınızı, düşüncelerinizi değiştirmeniz mümkün olabilir. Örneğin, okulda belirli bir sosyal etkinlikte bulunmak ya da iş yerinde küçük bir projede yer almayı deneyebilirsiniz. Zorunlu çevresel faktörlerle hoşlandığınız, sevdiğiniz faktörleri birleştirmenin yollarını düşünebilirsiniz. Bu koşullarda insanlarla kurduğunuz iletişimin de yönü değişebilir, daha da kolaylaşabilmesine yardımcı olacaktır.

Sevgili danışan, sürecinizle ilgili baş etmekte zorlanıyorsanız bir psikoloğa başvurarak psikolojik destek alabilirsiniz.

Sevgiler.

Klinik Psikolog Pınar Özdemir.