Mükemmeliyetçilik

Merhabalar Sevgili Danışan,

Yaşadığını bu durum, birçok insanın yaşadığı bir mükemmeliyetçilik döngüsünün bir örneğidir. Mükemmel olmaya çalışmak başlangıçta motive edici olarak görünebilir, ancak uzun vadede kişiye tükenmişlik, stres ve tatminsizlik hislerini yaratabilir. Bu konuda daha iyi hissetmeniz adına neler yapabileceğinize birlikte bakalım istiyorum.

Öncelikle, bu mükemmeliyetçiliği fark etmeniz ve tanımlamanız gereklidir. Mükemmeliyetçilik hangi alanlarda sizi en çok zorluyor belirlemek önemlidir:

Hangi durumlarda mükemmel olmaya çalışıyorsunuz?

Kendi kendinize sıkça hangi eleştirileri yapıyorsunuz?

Şu cümleler sizi yansıtıyor mu? Bahsettikleriniz buna benzer şeyler midir?

”Çocukların her zaman düzenli olması lazım,”

“Evim misafirlik gibi görünmeli,”

“Hatalar yapamam,” gibi düşünceleri fark edin. Bu düşünceleri fark ettiğinizde, onları sorgulamak ilk adımız olacak.

Mükemmeliyetçiliğin en büyük zorluklarından biri gerçekçi olmayan hedefler koymaktır.

Kendinize şu soruları sormanızı istiyorum:

“Çocuklarımın mutluluğu için gerçekten ne gerekiyor?”

“Mükemmel bir ev yerine, sıcak ve sevgi dolu bir yuva benim için yeterli değil mi?”

Her gün her şeye yetişmek zorunda olmadığınızı kabul etmeniz çok önemlidir. Önceliklerinizi belirleyin ve önemli olmayan işleri erteleyin veya basitleştirin. Bunu gündelik olarak iş listesi yaparak deneyebilirsiniz. Her gün, uyandığınızda yapılacaklar listenize, o gün önem arz eden işlerinizi yazın, önemli olmayanları yapmayın. Bunu hayata geçirdiğinizde düzenli ve rutin işleriniz daha kolay geçecektir.

Mükemmel olmak yerine, “yeterince iyi olmak” tabirini kullanmak kulağınıza nasıl geliyor?

Kendinize sıkça şunu hatırlatmanızı istiyorum:

“Kusursuz olmak zorunda değilim. Yeterince iyi bir anne ve eş olmam, çocuklarım ve eşim için yeterlidir.” Bu düşünceyi tekrarlayın, dilerseniz bir not kağıda ya da telefonuza kaydedebilirsiniz. Sıkça görmek, sizi rahatlatabilir.

Her şeyin mükemmel olması, insan doğasına biraz aykırıdır.Özellikle her şeyi kontrol edemeyeceğimizi bilmemiz gereklidir. Örneğin, çocuklarınızın her zaman düzgün davranmasını veya evinizin her zaman kusursuz görünmesini kontrol edemezsiniz. Kontrol edemediklerinizle barışmak kaygıyı azaltan önemli bir detaydır. Kontrolünüzde olmayan şeyler için farkındalık kazanmalısın.

Kendinize her gün, “Bugün kontrol edemediğim bir şeyi kabulleniyorum,” deyin ve bu durumu gözlemleyin. Bakalım, kontrol edemediğiniz bir durumda neler düşünüyorsunuz?

Mükemmel olmaya çalışırken kendinizi sert bir dille eleştirmeyiniz, daha şefkatli bir yaklaşımız olmalıdır. Kendi iç sesinizi geliştirmeyi deneyin.

Örneğin: “Bunu yapamadım, ama elimden gelenin en iyisini yaptım.” ya da “Yorgunum ve dinlenmeyi hak ediyorum.” gibi cümleler kullanabilirsiniz.

Günlük yapılacaklar listenizi yaparken şu detaylara dikkat edin. En fazla “3 tane” öncelik sıranız olsun.

Ve haftanın bir gününü tamamen dinlenmeye veya kendiniz için keyifli olan bir aktiviteye ayırın.

Çocuklarınızın ve eşinizin mükemmellikten çok, sevgiye ihtiyaç duyabileceğini hatırlayın.

Bu liste, hayatınıza iyi gelebilir. Düzenli olarak uygulamayı ihmal etmeyiniz.

Sevgili danışan, tüm sorumlulukları tek başınıza üstlenmeye çalışmak sizi yorabilir. Eşinizden ve çevrenizden destek istemeyi, unutmayın. Paylaşmak bir zayıflık değildir, sağlıklı bir ihtiyaçtır.

Mükemmeliyetçiliğinizi yönetmeyi öğrenilebilirsiniz. Bu süreçte Kendinize karşı nazik davranmanız ve beklentilerinizi yeniden düzenlemeniz, daha huzurlu ve dengeli bir yaşam sürmeniz için size yardımcı olacaktır. Sağlıkla kalın…

Sevgiyle,

Psikolog İrem Bor