Psikoloji

OKB tanısı aldım ama kontrol etmelerimi durduramıyorum

Gizli Kullanıcı5 Mayıs 2025 18:45

kendimde uzun zamandır OKB den şüphe ediyordum ve bu durum artık benim günlük yaşamımı da etkiliyordu yaşadığım şeyleri not aldım ve psikyatriye gittim ve yaşadığım durumu söyledim bana test yapmadan beni dinleyip OKB olduğumu söyledi ve yaşadığım durumları örnek göstererek bu durumları yaşıyorsan sende okb var dedi ilaç falan verdi ve bunun yanında kontrol hissini azaltmamı söyledi ama bunu yapamıyorum ve zaten yapamadığım için ona gittim ? bunu ona da anlattım ama anlamıyor verdiği ilaçları kullanıyorum ama bu kontrol etme durumunu durduramıyorum bana ne kadar durdur dese de ilaç bunda bir etki etmedi sizce ne yapabilirim gerçekten gündelik durumumu çok zorluyor o içimdeki durum susmuyor

Bu soru 7 Mayıs 2025 15:46 tarihinde Psikolog Aysel Kacak tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Sevgili danışanım,

Merhabalar.Yaşadığınız durumu anlatma biçiminiz, bu süreçte ne kadar içsel bir çatışma yaşadığınızı açıkça gösteriyor diyebilirim. Bir yandan o bastırılamayan kontrol etme dürtüsü, diğer yandan "artık bitsin" diyen bir taraf… Zihninizin içinde susmayan bir sesin olması, gerçekten çok yorucu ve yalnız hissettirebilir.

Siz bu süreci oldukça bilinçli ve dikkatli bir şekilde ele almışsınız. Kendi yaşadıklarınızı gözlemlemiş, bir uzman desteği alma cesaretini göstermişsiniz. Bu başlı başına çok kıymetli. Ne var ki, yardım almak bazen hemen bir rahatlama getirmeyebilir — özellikle de size verilen öneriler “kontrol etme, bırak gitsin” gibi kulağa kolay gelen ama uygulamada oldukça zorlayıcı gelen ifadelerse.

Size birazda OKB ve bahsettiğiniz kontrol dürtüsü hakkında bilgi vermek isterim sevgili danışanım:Zihninizdeki bu kontrol dürtüsü, sadece bir alışkanlık değil; beynin, güvende kalmak için geliştirdiği ama zamanla sizi zorlama noktasına gelen bir koruma mekanizması. OKB’de bu mekanizma biraz “bozulmuş bir alarm sistemi” gibi işler. Tehlike yokken bile tehlike varmış gibi hissettiren bir durum… Bu yüzden bir şeyleri kontrol ettiğinizde ya da tekrar tekrar düşündüğünüzde bir süreliğine rahatladığınızı hissetmeniz çok anlaşılır — çünkü beyniniz o anda kısa vadede “rahatlama” sinyali verir. Ama bu geçici olur ve aynı döngü tekrar başlar.

Psikiyatristinizin size ilaç önerisi, biyolojik düzeyde bu döngüyü kırmak için önemli bir adımdır. Ancak araştırmalar bize gösteriyor ki OKB yalnızca ilaçla değil, davranışsal müdahalelerle birlikte çalışıldığında daha etkili şekilde yönetilebilir. Yani “kontrol etme”yi bırakmak, sadece bir temenni değil; adım adım çalışılması gereken bir beceridir. Bunun için özellikle Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) çok etkili bir yöntemdir. Bu terapi yönteminde, sizi zorlayan düşünceyi tanımak, onu hangi durumların tetiklediğini fark etmek ve sonra küçük adımlarla bu döngüyü kırmak amaçlanır. Örneğin, bir şeyi normalde 5 kez kontrol ediyorsanız, önce 4’e indirmek ve bu sırada ortaya çıkan huzursuzluğu gözlemlemek gibi küçük ama yapılandırılmış denemeler yapılır. Bu, yalnızca “bırak” demekle değil, birlikte deneyimleyerek ve o duygularla baş etme yollarını geliştirerek olur.Size ilaç+bilişsel davranışı terapinin etkililiğine dair birkaç bilgi daha vermek istiyorum: OKB (Obsesif Kompulsif Bozukluk) konusunda yapılan birçok bilimsel çalışma, ilaç tedavisi ve Bilişsel Davranışçı Terapi’nin (BDT) birlikte kullanıldığında en etkili sonuçları verdiğini göstermektedir.

Örneğin; Amerikan Psikiyatri Derneği’nin (APA) yayımladığı Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavi Kılavuzu’na göre, OKB tedavisinde altın standart, SSRI (selektif serotonin geri alım inhibitörleri) adı verilen antidepresan ilaçlar ile maruz bırakma ve tepki önleme (ERP) gibi teknikleri içeren BDT’dir. Bu kombinasyon, hem semptomların biyolojik temelini düzenlemeye yardımcı olur hem de davranışsal döngülerin yeniden yapılandırılmasını sağlar.

Yine çok bilinen bir araştırma olan Foa ve Kozak (1997) çalışmasında, BDT’nin özellikle maruz bırakma ve tepkiyi önleme (ERP) içeren biçimlerinin OKB semptomlarında ciddi ve kalıcı azalmalar sağladığı gösterilmiştir. Aynı zamanda, ilaç kullanan bireylerin, bu terapiyi de aldıklarında sadece ilaç kullananlara göre daha hızlı ve kalıcı ilerleme kaydettikleri vurgulanmıştır.

Tüm bu veriler bize şunu söylüyor: OKB bir anda “geçsin” denilecek bir durum değil, ama doğru destekle yönetilebilir. İlaçlar beynin kimyasal dengesini düzenlerken, BDT zihnin öğrendiği yanlış alarm sistemini yeniden eğitir. Yani sizde sorun yok, sisteminize farklı çalışan bir düzen yerleşmiş ve bu sistemi adım adım yeniden şekillendirmek mümkün.

Bu bilgiler, umarım sürecin neden “sadece ilaçla” geçmediğini anlamanıza biraz katkı sağlar. Sizin çabanız, bu süreci değiştirmek için oldukça değerli bir zemin hazırlıyor.

Ayrıca şunu da belirtmek isterim sevgili danışanım: “Yapamıyorum” demeniz, güçsüzlük değil. Tam aksine, bu cümlenin içinde farkındalık, mücadele ve yardım arayışı var. Bu da gösteriyor ki, siz bu sürecin farkındasınız ve yol almak istiyorsunuz. Bazen sadece yön biraz bulanık olabilir. Bu noktada sizi anlayan, dinleyen ve gerçekten bu döngünün nasıl çalıştığını bilen bir uzmanla(Bdt ile çalışan) görüşmek faydalı olabilir.

Bu süreçte kendinize karşı nazik olmanız çok önemli. Çünkü siz, sürekli tetikte olan bir zihnin yükünü taşıyorsunuz ve bu da başlı başına büyük bir çaba gerektirir. Şunu da ekleyeyim: Kontrollere direnemediğinizde, kendinizi eleştirmemeye çalışın. Bu, o an için zihninizin alışık olduğu bir yolu tercih etmesiyle ilgili; zamanla, başka yolları da öğrenmesi mümkün.

Dilerseniz, bu içsel kontrol ihtiyacı yükseldiğinde kısa bir nefes egzersizi deneyebilirsiniz: Gözlerinizi açık tutarak, yalnızca 1 dakika boyunca burnunuzdan yavaşça nefes alın, ağızdan yavaşça verin. Bu sırada yalnızca nefesinize odaklanın. Kontrol etmek isteği geldiğinde hemen müdahale etmeyin; önce nefesinize dönün, sonra tekrar düşünün. Bu egzersiz, kontrol dürtüsünü bastırmak değil; ona hemen tepki vermemeyi deneyimlemek için bir araç olabilir.

Bu süreçte yakınlarınızdan veya bir uzmandan destek almaktan lütfen çekinmeyin.


Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.


Değerlendirilmesini istediklerinizi yeni bir soru ile sorabilirsiniz.


Psikolog Aysel Kacak