Psikoloji

Rahatladığım an panik oluyorum direnç gösteriyorum ?

Gizli Kullanıcı26 Nisan 2025 16:51

Meditasyon yaptığımda , güzel bir şeyler okuduğumda , eğlenceli bir aktivite yaptığında , sakince uzanıp bir müzik dinlediğimde , gözlerimi kapatıp sessizce durduğumda , bi film izlediğimde yani insanlara iyi gelen aktiviteleri yaptığımda ruhumda bi daralma sıçrama kötü bir şey olacak hissi üzerimde bi baskı hissi dikkat dağınıklığı gerginlik tetikte olma durumları yaşıyorum sürekli tetikte olmakta hayattan zevk alamayıp şiddetlendiğinde ölüm korkusu derealizasyon ve depersonalizasyon panik atak gibi şeyler yaşatıyor bana hayat zehir olmaya başladı . Emdr tedavisi görüyorum travmalarımdan kaynaklı ve uzun zaman oldu özellikle iyileşme yolunda yaptığım bu şeyleri yaparken yaşıyorum bu durumu yani iyi gelecek şeyler yapmaya çalıştıkça direnç artmaya başladı ne önerirsiniz ?

Bu soru 6 Mayıs 2025 09:38 tarihinde Psikolog M. Çağla Karataş tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba sevgili danışan,


İyileşme, yani iyi olmayı isteme sürecindeki çabanız çok kıymetli ve takdire şayan. Bu süreci adımlara bölünmüş bir yol olarak hayal edebilirsiniz. Başlangıçta süreç, sizi hızlıca huzurlu bir yaşantıya döndürecek gibi hissettirse de zihniniz alışık olduğu düzeni bozmaya hazırlanıyor. Bu düzen değişimine ihtiyaç duyduğunuzu fark etmek ve alışılmış olandan uzaklaşabilme gücünü kendinizde bulmanız, sürecinizi başarıyla tamamlayarak sizi istediğiniz yöne döndürebileceğinizin işaretidir.


Başlangıç adımı güçlü bir adımdır ve siz, bugününüze etki eden durumları fark edip bunları geride bırakmak istediğiniz için EMDR terapisine başlamışsınız. Öncelikle, eğer terapiniz hala devam ediyorsa, yaşadığınız sıkışmışlık hissini ve beraberinde gelen tepkileri terapistinize içtenlikle anlatmanız ve süreciniz hakkında bilgi almanız sizin için çok kıymetli olacaktır.


Meditasyon yaptığınızda, güzel bir şeyler okuduğunuzda, eğlenceli bir aktiviteyle meşgul olduğunuzda yani zihninizi akışa bırakıp anın güzelliğini yaşamaya çalıştığınızda, bu durum zihninizde alarmların çalmasına neden olmuş olabilir. Zihniniz, bu düzene alışık olduğu için onu korumaya çalışabilir ve bir savunma sistemi devreye girebilir.


Sevgili danışan, zihninizi kıyafet dolu bir dolap gibi hayal edebilirsiniz. İçinden bir parçayı çekip çıkardığınızda, diğer parçaların da düzeni ister istemez bozulabilir. Bu da başlangıçta karmaşık ya da huzursuz hissettirebilir. Ama unutmamak lazım, dolabın düzenlenebilmesi için bazen bu karışıklık gereklidir. Bu savunma tepkisi, aslında size zarar vermeye değil, sizi korumaya çalıştığı için devreye girer. Siz artık eski düzenden çıkmak ve yerini daha huzurlu bir düzene bırakmak istiyorsunuz. İşte bu yüzden gösterdiğiniz her çaba çok kıymetli. Kendinize anlayış göstermek hakkınız.

Travmatik deneyimler, güvenli ve keyifli durumlarda bile tetiklenmelere neden olabilir çünkü zihin rahatlama halini bir “kontrol kaybı” gibi algılayabilir. Sizin durumunuzda da bu tetiklenmelerin; depersonalizasyon, derealizasyon, panik gibi yoğun tepkilere dönüştüğünü düşünebiliriz. Yani zihin “alışık olmadığı bir huzuru” tehlike olarak yorumlayabilir ve direnç gösterebilir. Panik ve benzeri belirtiler çoğunlukla “şu anın dışına çıkma” ve zihinsel olarak geçmiş ya da gelecekte kaybolmasıyla ilişkilidir.


Bu durumda yapabileceklerinize dair birkaç öneride bulunmak isterim:

Huzurlu hissedebilmek için neler yapabileceğinizi bir kâğıda listeleyin. Bu aktiviteleri kolaylık derecelerine göre sıralayın ve en kolay olanın en kolay seviyesiyle başlayın. Örneğin, meditasyonlarınızı yaparken derin gevşemeler yerine sadece birkaç dakikayla başlamak faydalı olabilir. Bu anlarda bedeninizde bir tehdit hissederseniz, “Şu an beynim bir tehdit algısı yaratıyor ama bu bir alışkanlık tepkisi. Gerçekte bir tehlike yok.” gibi bir telkin cümlesi geliştirmek, bunu kendinize hatırlatmak aslında zihnin adım adım alışmaya başlamasına da yardımcı olabilir. Seçeceğiniz cümleyi kendinizin oluşturduğu, sizi de ikna eden bir cümle olması zihnin daha kolay inanmasına ve sakinleşmesine yardımcı olacaktır.

Ayrıca 5 duyu egzersizinin de faydasını görebilirsiniz. Bu egzersizi her gün 1birkaç dakikanızı ayırıp alıştırma olarak yapmanız, kriz anınızda kontrolü elinize almanızı kolaylaştırabilir ve zihninize kontrolü kaybetmediğinizi hızla kabul ettirmeye yardımcı olabilir. Çünkü zamanla zihin kendinden uzaklaştığında kendine dönmenin kısa yoluna adapte olmuş olacaktır:


Kendinizi rahat hissedecek bir konuma geçin. İyi bir nefesle adımları sıralayın.


  1. 5 şey gör: Etrafınızda gördüğünüz 5 nesneye dikkatlice bakın. Renklerine ve şekillerine odaklanın. Başlangıçta her biri için sadece birkaç saniye yeterli olabilir.
  2. 4 şey hisset: Fiziksel olarak teninize değen 4 şeyi fark edin (örneğin oturduğunuz sandalye, üzerinizdeki kıyafet, ayağınızın yere teması).
  3. 3 şey duy: Ortamda duyabildiğiniz 3 sesi fark edin. Bu, uzaktaki bir kuş sesi ya da odadaki bir tıkırtı bile olabilir.
  4. 2 şey koklayın: Eğer çevrenizde belirgin bir koku yoksa kolunuzu koklamak bile yeterli olabilir.
  5. 1 tat fark edin: Ağzınızdaki nötr bir tat ya da bir yudum içeceğin tadı olabilir.



Eğer bu alıştırmaların herhangi bir aşamasında zorlandığınızı hisseder ve sürecinizi tek başınıza yönetemediğinizi düşünürseniz, bu süreci bir uzman eşliğinde sürdürmeniz sizin için daha faydalı olacaktır. Lütfen bunu göz ardı etmeyin.

İyileşme bir süreçtir; bazen zorlayıcı, bazen duraksamalı ama her adımı kıymetlidir. Zorluklar dönüşümün bir parçasıdır, değişim sancısı ise iyileşmenin doğal bir aşamasıdır. Lütfen kendinize nazik olun ve ve unutmayın sevgili danışan: İlerlemek istemeniz bile, ilerlemekte olduğunuzun bir kanıtıdır.


Sevgilerle…