Seslere karşı hassasiyetim oluştu
Üst kat komşum(yengem) la bir sürtüşme yaşadık ve bana kızıp küsmeyi seçti sonrasında(2yıldır) kadının sesine karşı, onun evinden gelen tüm seslere karşı hassasiyet geliştirdim. Aşırı gürültülü ve sürekli bağırarak konuşuyor, eşyaları sürtüyor ittirip kaktırıyor, ifade ettim rahatsızlığımı ama yok saymaya devam ediyor. Nereye gitsem kafamda onun sesini dinliyorum, kulak tıkacı ile uyuyorum ama gün içinde sürekli yukardan ses geliyor mu diye durmadan dinliyorum, ara ara saldırganlaşıyorum çıkıp kavga etmek istiyorum. Psikiyatr gittim bana boşandığım için tahammülün azalmış dedi beni dinlemedi bile😩ilaç verdi yolladı.
Bu soru 22 Mart 2025 18:15 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Yaşadığınız ses hassasiyeti gerçekten zorlayıcı bir deneyim gibi görünüyor. Üst kat komşunuzla yaşadığınız sürtüşme sonrasında, onun seslerinden duyduğunuz rahatsızlık, sadece dışarıdan gelen seslerin değil, aynı zamanda zihninizde sürekli yankı yapan bu seslerin de etkisiyle büyümüş ve yönetilemez hale gelmiş gibi görünüyor. Bir yandan komşunuzun gürültüsüyle baş etmeye çalışırken, diğer yandan bu durumun zihinsel ve duygusal yükünü taşımanız, sizi fazlasıyla yıpratmış olmalı. Anladığım kadarıyla, bu seslere karşı duyduğunuz hassasiyet, bir süre sonra sizi sadece fiziksel olarak değil, aynı zamanda duygusal olarak da etkiler hale gelmiş. Bu durum, kaygı seviyenizi artırarak, diğer günlük yaşam aktivitelerinizin de etkilenmesine neden olmuş olabilir.
Yaşadığınız bu hassasiyet, çevresel stres faktörlerinin bir sonucu olarak gelişiyor olabilir. Üst kat komşunuzla yaşadığınız gerginlik sonrasında, onun gürültüsü daha da rahatsız edici hale gelmiş ve her geçen gün bu durumu daha da fazla içselleştirmişsiniz. Bu noktada, seslerin sürekli olarak zihninizde yankılanması, kaygınızı ve stres seviyenizi artırarak sizi daha da huzursuz etmiş olabilir. Hemen hemen her ses duyduğunuzda, zihninizde o sesin sürekli olarak devam ettiğini düşünmek, gerçekten yorucu ve sıkıntılı bir durum yaratabilir. Bu tür seslere karşı duyarlı hale gelmek, aslında sizin çevresel faktörlere karşı daha hassas olmanızla ilgili bir durumdur. Seslerin bu kadar güçlü bir şekilde zihninizde yankı yapması, sizin için bir tehdit algısı yaratmış olabilir. Bu tehdit algısı, kaygı seviyenizin yükselmesine neden olabilir. Kaygı ise genellikle sürekli bir tetikte olma hali yaratır. Kendi güvenliğinizi sağlamak adına, dışarıdan gelen seslerin farkında olmaya, sürekli onları dinlemeye başlarsınız. Bu da gün geçtikçe daha fazla stres biriktirmenize yol açar.
Bahsettiğiniz gibi, sesleri dinlemekten kaçmaya çalıştığınız halde, kulak tıkacı kullanmak bile geçici bir çözüm olabilir. Aslında bu tür durumlarda, yalnızca dışarıdaki seslere odaklanmak değil, aynı zamanda içsel bir denge de kurmak gerekir. İçsel dengeyi kurmak, dışarıdaki rahatsızlık verici seslerin üzerinde daha az etkili olmasına yardımcı olabilir. Bununla birlikte, kulak tıkacı gibi araçlar bir süreliğine faydalı olsa da, uzun vadede çözüm sunmaz. Burada, zihninizin ve bedeninizin daha derin bir şekilde rahatlamaya ihtiyaç duyduğunu söylemek mümkündür. Zihinsel olarak rahatlama sağlamak, seslere karşı duyarlılığınızı azaltabilir ve bu da kaygınızı yönetmenizi kolaylaştırabilir. Anksiyete, stres ve kaygı gibi duygusal durumlar, vücutta fizyolojik olarak bir takım etkiler yaratır. Bu da sizin sinirli, gergin ve huzursuz olmanıza yol açar. Sık sık öfke duygusunu hissetmeniz ve agresifleşmek istemeniz de, bir yandan bu kaygı seviyenizin arttığının bir göstergesidir. Duygusal yüklerinizin zamanla artması, duygusal anlamda tükenmenize yol açabilir.
Gözden kaçmaması gereken bir diğer önemli nokta da, yaşadığınız bu zorlayıcı durumun, sizi daha da yalnızlaştırması olabilir. Üst kat komşunuzla yaşadığınız sürtüşmeler ve bu kişinin sizin rahatsızlıklarınızı görmezden gelmesi, kendinizi yalnız ve anlaşılmamış hissetmenize neden olabilir. Bu tür yalnızlık duyguları da kaygıyı ve stresi artırabilir. Bir psikiyatristten aldığınız ilaç tedavisi, durumu sadece geçici bir şekilde rahatlatmış olabilir. Ancak, bir tedavi süreci boyunca, sizin duygularınızı anlamaya çalışan bir terapist desteği almak daha derin bir çözüm sağlayabilir. Terapistler, yaşadığınız ses hassasiyetinin altında yatan duygusal ve zihinsel yükleri anlamaya çalışarak, size uygun bir tedavi planı oluşturabilir. İlaç tedavisi bazı durumlar için gerekli olsa da, bunun yanında psikoterapi desteği almak, bu duygusal yüklerle başa çıkmanıza daha etkili bir şekilde yardımcı olabilir. Seslere karşı duyduğunuz hassasiyetin, yalnızca çevresel faktörlerden kaynaklanmadığını, aynı zamanda duygusal ve zihinsel bir reaksiyon olarak da görülebileceğini unutmamalısınız.
Bu tür bir durumla başa çıkabilmek için, seslere karşı duyduğunuz hassasiyeti yönetmenin birkaç yolu vardır. Birincisi, farkındalık ve nefes egzersizleri yapmaktır. Kaygı ve stres anlarında, nefes alıp vermek, bedeni ve zihni sakinleştirmenin en etkili yollarından biridir. Derin nefes almak, vücudunuzun rahatlamasına ve zihninizin sakinleşmesine yardımcı olabilir. Bu şekilde, seslere karşı duyduğunuz hassasiyet azalabilir ve kendinizi daha kontrollü hissedebilirsiniz. Ayrıca, zihninizde sürekli olarak sesleri düşünmektense, dikkatinizi başka bir aktiviteye yönlendirmek de faydalı olabilir. Sevdiğiniz bir hobiyi yapmak ya da rahatlatıcı bir müzik dinlemek, zihninizin başka bir şeye odaklanmasını sağlayarak, seslerin etkisini azaltabilir. Bu tür pratikler, kaygı seviyenizi düşürebilir.
Bir diğer önemli nokta, duygularınızı doğru bir şekilde ifade etmektir. Yaşadığınız öfke, aslında büyük bir duygusal yük taşıyor olabilir. Bu duyguları sağlıklı bir şekilde ifade etmek, hem duygusal olarak rahatlamanızı sağlar hem de başkalarıyla sağlıklı bir iletişim kurmanıza yardımcı olabilir. Çevrenizdeki insanlar, yaşadığınız kaygıyı anlamayabilir, ancak kendi duygularınızı ifade etmek, bu tür durumlarla başa çıkmanın önemli bir parçasıdır. Eğer bu süreçte yalnız hissediyorsanız, bir terapistle görüşmek, duygusal yükünüzü hafifletmeye yardımcı olabilir. Terapistler, yaşadığınız zorlayıcı durumları ve ses hassasiyetinizi anlamaya çalışarak, size uygun stratejiler geliştirebilirler.
Son olarak, destek almayı ihmal etmemeniz gerektiğini vurgulamak istiyorum. Yaşadığınız bu hassasiyet ve duygusal yüklerle başa çıkmak, yalnızca kendi başınıza üstesinden gelebileceğiniz bir süreç olmayabilir. Profesyonel bir destek almak, bu süreci daha sağlıklı bir şekilde yönetmenizi sağlayabilir.
Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğiniz farklı bir soru veya aklınıza takılanları sorabilirsiniz.
Sevgiler,
Psikolog Betül Canbel