• Anasayfa
  • Sorular
  • Yetersizlik hissi ve mükemmeliyetçi olma duygularıyla başetmek için ne yapmam gerekiyor?
Psikoloji

Yetersizlik hissi ve mükemmeliyetçi olma duygularıyla başetmek için ne yapmam gerekiyor?

Gizli Kullanıcı21 Eylül 2024 07:45

Merhaba. 2 çocuk annesiyim. Çocuklarıma yetme konusunda problem yaşıyorum ve sürekli herseyi mükemmel yapmaya çalışıyorum bu beni çok yoruyor. Sürekli kaygılı ve stresli hissediyorum tahammül seviyem çok düşük. Bazen nefes alamadığımı hissediyorum. Desteksizim ve son zamanlarda ara ara atak gibi boğulma, nefes alamama ve aniden bişey olacakmış korkuları yaşıyorum.Sürekli mutsuz umutsuz ve çaresizlik hisleriyle boğuşuyor gibi hissediyorum. Cevaplarınız benim için çok önemli teşekkür ediyorum.

Bu soru 22 Eylül 2024 20:26 tarihinde Psikolog Şevval Aydın tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar. Verdiğiniz bilgiler kısa ancak öylesine öz bilgiler içeriyor ki sorununuza dair sizi anlayabilmem için oldukça faydalı oldu. Yaşadığınız sorun günlük yaşamı zora sokan ve kişiyi depresif düşüncelerle uğraştıran bir sorundur. Yaşamda neredeyse herkes zaman zaman aklına gelmesini istemediği düşüncelerle ve mutsuzluk hissiyle savaşmak zorunda kalmıştır. Bu hislerle her zaman başa çıkamamamız ise çok normal, başa çıkabilmemiz için öncelikle fark etmemiz gerekir. Şimdi yetersizlik hissinizi sorgulayarak başlayabiliriz.

Öncelikle size şunu söylemek istiyorum ki kendini yetersiz hisseden insanlar genellikle yaşamda belli yetkinlikleri olan insanlardır. Gerçekten yetersiz olanlar kendilerinin farkında değildir. Sizin yetersiz hissetmeniz ise gerçek yaşamda yetersiz olmanızla alakalı değildir. Buna neden olarak sıklıkla kişide var olan eksiklik duygusu ve yüksek standartları görüyoruz.

Eksiklik duygusu çocukluktan gelir, çocuklukta yeterince ilgi veya şefkat almayan, eleştirilen çocuklar yetişkin yaşamlarında da kendilerini beceriksiz olarak görmeye devam ederler ve her yaptıklarını sorgulayabilirler.

Yüksek standartlar ise kişinin çocukluk döneminde aşırı otoriter ve koruyucu ebeveynlerle büyümesinden kaynaklanabilir. Çocukluğunda %100 olması beklenen çocuk büyüdüğünde de %100 olması gerektiğini düşünür.

Tüm bu olası nedenleri fark edebilmek önemlidir.

Kendinizin iyi taraflarını fark etmekle işe başlayın, olumlu yanlarınız neler ? eksikliklerinizi kapatacak artılarınız var mı ? Buraya bu soruyu soruyor olmanız dahi kişisel farkındalığa erişmiş olduğunuzu gösteriyor.

Standartlarınızı %25 düşürseniz ne olur ?

Örneğin bir gün planlayın ve o gün neler eksik kalırsa sorun olmaz diye düşünün ve o şeyi hayatınızdan çıkarın. Çevrenizdeki insanlardan beklentilerinizi düşürün, çünkü bu beklentiler makul olmayabilir.

Kaygı sizi ziyarete geldiğinde bahsettiğiniz durumlar yaşanır, nefes alamama, kötü bir şey olacak hissi vs. Kaygıyla ilişkili bedensel duyumlarda size bir zarar gelmeyecektir, kaygı öldürücü bir hastalık değildir. O an nefesinizi kontrol etmeye çalışmanız işinize yarayacaktır. Sizi nelerin tetiklediğini fark edin, tetikleyicilerden ne olursa olsun uzak durun. Tetikleyicileri anlamak adına bahsettiğiniz atak gibi gelen durumları hissettiğinizde neler düşündüğünüzü, aklınızdan neler geçtiğini, hangi ortamda bulunduğunuzu fark etmekle başlayabilirsiniz.

Kaygılar zihni oldukça meşgul etmeleri yanında başa çıkmakta en zorlanılan sorunlardan biridir. Bu sorunla tek başınıza mücadele etmek zorunda değilsiniz, terapide kişilerin kaygıya ilişkin nedenleri, sorunu sürdüren faktörler ve çözüm yöntemleriyle sorunun üstesinden gelinebilir.

sevgiler.

Cevaplanmış benzer sorular

Psikoloji

Kendimde Hastalık Arıyorum

Sürekli kendimde psikolojik ya da fiziksel hastalık arıyorum. Bunu dışa yansıttığım zamanlar da oluyor elbette ama genelde kendi içimde bu durumu yaşayıp olumsuz düşüncelere kapılıyorum. Dışa yansıttığımda insanların bana hastalık hastası gözüyle bakmasını istemiyorum (çünkü öyleyim). Ama aynı zamanda gerçek sağlık problemlerimi (mesela midem rahatsızlandığında, başım ağrıdığında ya da salgın hastalık geçirirken) "ilgi çekmeye çalışıyor" diye düşünmemeleri için hiçkimseye söylememeyi tercih ediyorum. Hastaneye gitmeyi sevmiyorum ama sürekli hastaneye gidiyorum. Büyük bir ikilemin içindeyim. Hem hasta değilmiş gibi davranıp hem hasta olduğumu düşünmek rahatsız ediyor. Buna benzer olarak ailevi problemlerim hemen hemen herkeste olabilecek bir düzeyde (çok şükür büyük bir şey yaşamadım) ama sanki büyük problemim varmış gibi yansıtıyorum insanlara. Bunu tamamen farkında olmadan yapıyorum. Bana ailem hakkında soru sorulduğunda konuşmak istemiyorum. Biriyle flörtleşirken aile mevzusu açıldığında derinlere dalıyorum. O da zannediyor ki büyük bir sorunum var??Ama yok işte. Ailemi seviyorum onlarla mutlu olduğum anlar da oluyor. Böyle davrandığımda onlara nankörlük yapıyormuş gibi hissediyorum. Ya da hiçbir derdim yokken bir anda modum düşüyor ve insanlar bana ne olduğunu sorduğunda cevap veremiyorum çünkü cidden yok sadece varmış gibi yapıyorum. Tamamen ilgi açlığı olduğunu düşünüyorum çünkü başka bir sebep gelmiyor aklıma. İlgiyi herkes sever ama bu biraz "bana acısınlar ve acıdıkları için bana ilgi versinler" gibi oluyor. Bu durumdan aşırı rahatsızım. Düzeltemiyorum çünkü dediğim gibi farkında olmadan yapıyorum ve aşırı (fazla aşırı) düşünen bir insanım bu davranışlarımı gün değerlendirmesi yaparken fark ediyorum. Her kelimemi, her harketimi hatta mimiğime kadar tekrar edip bunun üzerinde saatlerce düşünüyorum. Uyku ilacı kullanıyorum (Desyrel) ama onun bile fayda etmediği günler oluyor. Ne yapacağımı bilmiyorum. Konu konuyu açtı bambaşka yerlere geldim ama içimi dökesim varmışşş.