İpek Işcan

Psk İpek Işcan

Türkiye, izmir

Depresyon, kaygı bozuklukları, kişilik bozuklukları, fobiler, aile içi itelişim sorunları, çiftler arası iletişim sorunları, ergen psikolojisi ( bdt, şema terapi, emdr, aile terapisi)

5.0
(1 Yorum)

Uzman Hakkında

Merhaba. 2020 yılında acıbadem üniversitesi psikoloji bölümünden mezun oldum. Moodist psikiyatri hastanesinde 2 aylık staj deneyimim oldu. Daha sonrasında izmirde özel bir okulda 4 ay çalışma deneyimim oldu. Şu anda alsancakta bulunan ofisimde danışan görmekteyim.

Eğitim

    Cevaplar (4)

    Merhabalar güvenmediğiniz biriyle bir ilişkiye devam etmek zor bir durum olmalı. Özellikle de kopmak isteyip de kopamadığınız bir durum söz konusuysa. dogdugumuz andan itibaren ilk bakım verenimizle bir bağ kurarız. Bu aramızda oluşan bağ; kuracağınız ilişkileri nasıl geliştireceğimizi, bu ilişkilerde ne gibi tutum ve davranışlarda bulunacağımızı belirler. bağlanma teorisine göre 4 çeşit bağlanma tipi vardır; 1)Güvenli bağlanma 2kaygılı(güvensiz) bağlanma 3)kaçıngan bağlanma 4)düzensiz bağlanma siz eğer ilk bakım vereninize bu bağlanma tiplerinden 2. si yani kaygılı-güvensiz bağlanma tipiyle bağlandıysanız bugünki ilişkilerinizde de bu tipte bağlanacağınız kişilerle ilişki kurma eğiliminde olabilirsiniz. Yani sizde güven duygusu uyandırmayan, her an bırakıp gidebilecek bir potansiyeli olan, sizin duygularınıza önem vermeyen, değersizleştiren insanlara çekim duyabilirsiniz. Ve bu insanlardan herhangi biri hayatınıza girdiyse onu kaybetmemek için çabalayabilirsiniz. Burada önemli olan şey bakım vereninizle nasıl bir bağ kurmuştunuz bunu anlamak ve değer görmediğiniz bir ilişkide bulunmayı nereden öğrendiniz? Bu sizin hangi tarafınızı besliyor? Umarım cevabım faydalı olmuştur görüşmek dileğiyle 🌿

    Devamını Oku...

    Merhaba sevgili danışan, bazı kişiler çevreleri ne kadar kalabalık olsa dahi romantik ilişkisi olmayınca kendisini yalnız hissedebiliyor. Bunun sebebini anlamak çok önemli. Çünkü bir problemi ortadan kaldırmak istiyorsak ona neden olan şey her ne ise onu bulmamız gerekir. Hayatınıza aldığınız kişiden hangi ihtiyaçlarınızı karşılıyorsunuz, en çok ne sizi hayatınıza birini almaya itiyor ve yalnız kaldığınızda yani sevgili anlamında biriyle konuşmadığınızda o boşluk duygusunun barındırdığı şeyler ne? Size neyi çağırıştırıyor? Ve o anlarda aklınızdan ne gibi düşünceler geçiyor? Bu gibi soruları kendinize sormanız faydalı olabilir. aynı zamanda babanızla ve annenizle çocukluğunuzdan bu yana olan ilişkinizi de gözden geçirmeniz iyi olacaktır. Çünkü bazen babayla kopuk iletişime sahip olan kadınlarda erkeklere karşı sanki babanın dolduramadığı boşluğu doldurabilirmiş hissiyle yaklaşılabiliyor. Bu gibi durumlarda özellikle babaya çok benzeyen partner seçiliyor. Yani kişinin asıl yapmak istediği şey “babamdan alamadığım sevgiyi ve ilgiyi bir başka erkekten hem de babama benzeyen bir erkekten de alabilirim”. Umarım cevabım yardımcı olmuştur. Sevgiyle kalın 🌿

    Devamını Oku...

    Merhabalar. Zorlayıcı yaşam olayları sonrası boşluk duygusu sık karşılaşılan bir duygudur. Ve aslında bu boşluk duygusu beraberinde depresif belirtiler de doğurabilir. Bir işe başlama konusunda motivasyon eksikliği, eskiden zevk alarak yapılan eylemlerden artık zevk alamama, uykusuzluk veya çok fazla uyuma, iştahta artış veya iştahsızlık, geçmişe yönelik pişmanlık geleceğe yönelik umutsuzluk gibi depresyon belirtileri gösterip göstermediğinizi değerlendirebilirsiniz. Birinin bağırması karşısında tepkisiz kalmanızsa şundan kaynaklı muhtemelen; biz tehlike karşısında 3 tür tepki gösteriyoruz. Kaç, savaş veya donakal. Siz kendinizi korumak için donakalmayı tercih ediyor olabilirsiniz. Geçmiş deneyimlerinizden öğrendiğiniz budur belki de. Konuşmazsam güvende olurum, tepki vermezsem başım derde girmez gibi… aslında travmatik olaylar yaşamanıza rağmen hala kendiniz için bir şeyler yapmak istiyorsunuz ve bunun için çabalıyorsunuz. Bu çok değerli. Başınızdan bir hastalık geçti, annenizin eşi siddet uyguladı ve daha bir sürü şey belki. Ama şu an hepsi bitti kalan şey sizde bıraktığı izler ve deneyimleriniz. O izleri silmek mümkün olmuyor ama izlere karşı bakış açınızı değiştirmek mümkün. Boşluk hissinin en iyi ilacı zor da olsa bir şeylerle uğraşmak. Kendinizi zorlamaya çalışın ilk başlarda istemeyerek yapacaksınız ama göreceksiniz ki harekete geçtikçe o boşluk hissi de azalacak bitecek. İyi günler dilerim :)

    Devamını Oku...

    merhaba. Hoşlandığınız kişi aslında hayatınıza tam anlamıyla girmeden sizi epey incitmiş. Sizi arkadaş olarak bile sevmediğini söylemesi kırıcı bir davranış. Ama bir taraftan da bu kırıcılığı da hayatınızda istiyor gibisiniz. Neden böyle bir insanı hayatınızda istediğinize dair kendinize yönelik bir araştırma yapabilirsiniz. Size nereden tanıdık geliyor hoşlandığınız kişinin davranışları? Ailenizde sevgisini esirgeyen biri var mıydı? Bazen tanıdık olan duygulara yöneliyoruz tanıdık olan güvenli olanmış gibi geliyor. Belki de siz de tanıdık geldiği için bir çekim hissettiniz. Son olarak da gerçekten ne istediğinizi düşünmenizi öneririm. Çünkü bu kişinin sevgisi bitse bile içinizde belki bir başka benzer davranışta bulunan bir kişinin sevgisi belirecek. Asıl meseleyi anlamadığınız sürece bu motifin içinde kalabilirsiniz. Değer görmek, sevgiyi hissetmek sizin de hakkınız değil mi? Bunu alacağınız kişilere neden yönelmiyorsunuz?

    Devamını Oku...