İş Hayatı

Haksızlık karşısında nasıl dik durabilirim?

Gizli Kullanıcı10 Ağustos 2025 13:34

Sayın hocam uzun zamandır yazamadım çok yorgun ve mutsuzdum çalıştığım ortamı ve mucadelimi birazda olsa anlatmıştım 8 ağustosta kadin patronumula tartışmak zorunda kaldım aslında tartışmasında hakkımı savunmak istedim. Paketleme masasının başında personellerler beraber sevkiyata ürün yetiştirmeye uğraşırken patronum yeni depocu alımı oldu onun hakkında konuşmaya başladı istemedigini ve eşi olan diğer patronun kimseyi beğeniyorsunuz siz kendinizi ne sanıyorsunuz dediğini şöyle bende gayri ihtiyari şaşırdım ve sordum bunu ziya beymi söyledi diye bana öfkelenerek aaaaa Hanife abla ne uzatiyorsun sorup duruyorsun vik vik yapma bana dedi bende sakin bir şekilde Nuran hanim ben vik vik yapmıyorum siz ortaya konuştunuz bende şaşırdım ve sordum sizin rahatsız olacağınızı bilseydim sormazdım dedim bana cevaben aaaaa çok uzatiyorsun buralar çok cevap veriyorsun Nuran hanım uzattigimi düşünmüyorum size 2 senedir en ufak saygısızlık ve terbiyesizlik yapmadım yaptığımıda düşünmüyorum bu söylediniz kabul etmiyorum dedim bunun üzerine bana bilendi herkes işine devam etti Sonrasında sevkiyat başladı yeni depocu boş boş geziyor bana diğer çalışanı soruyor bende sabahtan beri sen onunla çalışıyorsun nerede olduğunu babamı soruyorsun dedim tabi biraz sinirliydim ama o an sevkiyat i ben hazırlıyorum biyanda patorunumun söyledikleri beni üzdü ve iki farklı ürünü yan yana koymuşlar onuda karistirdilar filan patronum vay efendim sen benim elemanima kizamassin onun daha ilk günü sürekli bunları söyledi bana bende ozaman bana sormasın depo benim sorumluluğunda değil beni ilgilendirmiyor dedim sen kendidemisin benim personelime nasıl bagirirsin devam ediyor susmuyor bende artık dayanamadım iki sene burnumdan getirdi başladık karşılıklı atismayaikimizinde sesi yükselmeye başladı bana sesini yukselemezsin ben patronum vesayre susmuyor bendesizdebana sesinizi yukseltemezsiniz bende buranın sorumlusu yum dedim bu daha çok coştu ama beni yiyebilse yiyecek 😊ben ona buzamana kadar tek cevap vermedim iş ilerlesin Kötülük olmasın değer verdim sevdim saydım çekindim ne derse hemen yapmaya çalıştım masajina kahvesine esktira onunla ilgili bir işini onu yaptığı yanlış işleri personele bagirmasin diye herşeyi idare ettim o gün susmadim ama sonrasında kendime ben bile şaşırdım neyse patronum bana sözlü saldırmaya tahrik etmeye devam ediyor herkesin içinde ben aldım elime sazı misali Seni başıma taç ettim önünde elpence divan durdum daha sana neyapacaktim sana verdiğim değeri kimseye vermedim ne dediysem yaptım daha ne yapayım dedim senin karşında patronun var benimle böyle konusamazsin senin derdin çıkmak ben bilmiyomuyum ben kimseyi zorla tutmuyorum gitmek isteyen gider kapı orda vesayre bende o öfkeyle öylemi ozaman ver haklarım gideyim dedim buseferde sen onun için yapıyorsun zaten bütün buunlar tazminat alabilmek için demeye başladı bende Allah'ı şahit tutrimki aklımda asla öyle birşey yoktu eve gitmek nasip olmasın ki beni bu hale sen getirdin dedim beni birkere insan yerine koyup odana çağırıp toplantı yaptinmi bu işler neden ilerlemiyor o neden öyle bu neden böyle sordummu dedim bana sürekli kendi yaptığı kötülükleri ben yapiyormusum gibi söylemeye başladı bama 50 tane personel getirmiş yine olmuyormuş ben kimseyi begenmiyormusun benim için kactane insan çıkartılmış bend sordum Allah aşkına benim için kişi çıkardın say dedim herisimizi o yapıyormuş vesayre ben çok üzüldüm ve hem ağladım hep cevap verdim sizce ben burda yanlismi yaptım son olarak çıkışta tekrar geldi ve bana yeniden bağırmaya başladı sen benim yanimda personelime bagiramazsin sizde bana vagiramazsiniz dedim sizden öğrendim beni siz yetiştirdi biz bize bağıra bağıra herşeyi senden öğrendim dedim ve beni şef yaptiklarinda beni çok sıkıştırıyor du bagirsana kizsana diye sürekli üzerimde baskı kuruyordu kendinide millete şirin göstermeye çalışıyordu bana herkesin içinde çok rahat bağırıyordu da hocam hiç pişman değilim. yanlismi yaptım ben kötü ayrılmak asla istemedim benim aklimla psikolojiyle oynadılar sürekli bı aşağılama alay lama küçümseme kaç defa yoruldum olmuyorsa ben yetersiz sen ben çıkayım dedim ozamada yok asla olmaz küfürlü elharaketlerile reddedi simde ben insan gibi çıkmak istiyorum dememisim oldu

Bu soru 10 Ağustos 2025 22:49 tarihinde Klinik Psikolog İrem Aşıkkutlu tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Anlattığınız olay, iş yaşamında sıkça karşılaşılan ama psikolojik olarak yıpratıcı etkileri olan bir durumu gösteriyor. Burada yaşadıklarınızı hem duygusal hem de iletişimsel açıdan değerlendirdiğimizde birkaç önemli nokta öne çıkıyor:

1. Güç ilişkileri ve sınır ihlali:

Çalıştığınız ortamda açık bir hiyerarşi var ancak bu hiyerarşinin iletişim dili, sağlıklı bir yönetim yaklaşımına dayanmıyor. “Vık vık”, “sen kimsin”, “patron benim” gibi ifadeler, kişiliğinize yönelik değersizleştirici söylemler içeriyor. Bu tür sözler, hem iş motivasyonunu hem de psikolojik güven ortamını zedeler.

2. Biriken stresin patlama noktası:

Anlattıklarınızdan, uzun süre idare eden, karşı tarafı kırmamak için sessiz kalan, hatta fazladan emek gösteren bir tutumunuz olduğunu görüyorum. Ancak bu tarz uzun süreli “fazla uyum” (fawning) davranışı, sınırlar sürekli aşıldığında bir noktada yerini öfke ve savunmaya bırakabilir. Bu, insan doğasında doğal bir tepkidir ve sizin durumunuzda da anlaşılırdır.

3. Hak arama ile yöntem farkı:

Hakkınızı savunmanız ve “bana böyle konuşamazsınız” demeniz sağlıklı bir sınır koyma davranışıdır. Burada yanlış olan, sizin kişiliğiniz değil; sağlıklı iletişimin kurulamadığı bir ortamda konuşmanın karşılıklı ses yükseltme noktasına gelmesidir. Bu noktada, konuşmayı durdurup yazılı iletişim ya da üçüncü bir kişinin şahitliğinde devam ettirmek, duygusal yükü azaltabilir ve sizi gereksiz yıpranmadan koruyabilirdi.

4 Psikolojik etkiler:Sürekli eleştirilmek ve küçümsenmek, zamanla “yetersizlik” duygusunu tetikler.

Kamu önünde azarlanmak, sosyal onur duygusunu zedeler.

Haksız suçlamalar, gerçek sorunu çözmek yerine savunma pozisyonunda kalmanıza neden olur, bu da tükenmişlik riskini artırır.

Sonuç olarak:

Bu olayda hakkınızı savunmanız yanlış değildir. Ancak iş ortamı sağlıklı bir iletişim zeminine sahip olmadığı için, sorun kişisel bir çatışmaya dönüşmüştür. Sizin yapabileceğiniz en sağlıklı adımlar; sınırlarınızı korumak, mümkünse duygularınızı daha sakin bir anda ifade etmek ve iş ilişkisini profesyonel zeminde tutmaktır.

Duygusal olarak ise, yaşananların sizin değerinizi belirlemediğini bilmeniz çok önemlidir. Bu tür durumlar, çoğu zaman kişinin yetersizliğinden değil, yönetim biçiminin problemli olmasından kaynaklanır.

Çözüm Önerileri:

-Sınır Koyma Stratejisi:

Sakin bir ses tonuyla “Bu şekilde konuşulması beni rahatsız ediyor, konuyu daha sonra ele almak isterim.” gibi cümleler kullanmak, hem sınırınızı net çizer hem de tartışmanın büyümesini engeller.

Gerektiğinde “Şu anda konuya sağlıklı yaklaşamayacağım, sakinleşince konuşabiliriz.” diyerek duraklatma yapmak.


-Yazılı İletişime Geçmek:

Tartışmalı veya yanlış anlaşılabilecek konuları mümkün olduğunca yazılı ortamda iletmek. Bu hem kayıt oluşturur hem de duygusal yükü azaltır.


-Kendi Psikolojinizi Korumak:

İş dışında duygularınızı boşaltabileceğiniz güvenli alanlar yaratın (terapi, yakın dost, yazma alışkanlığı).

“Ben yetersizim” düşüncesi yerine “Bu durumun nedeni, yönetim tarzındaki sorunlar” bakış açısını hatırlatın.


Sağlıcakla kalınız.


Klinik Psikolog İrem Aşıkkutlu

alinti

Teşekkürler