Melda Kaya

Psk. Melda Kaya

Denizli

Bilişsel ve Davranışı Terapi, Kısa süreli Cözüm Odaklı Terapi, Online Terapi,

5.0
(2 Yorum)

Uzman Hakkında

Psikolog Melda Kaya lisans eğitimini TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde tamamlamıştır. Stajlar; Ankara Batı Adliyesi'nde ve çeşitli psikolojik danışmanlık merkezlerinde Stajyer Psikolog olarak çalışmıştır. Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimini (BDT) Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu’ndan almıştır. Çalışmalarını bu ile ekol ile sürdürmektedir. Yetişkin ve çocuk psikolojik tarama testlerini uygulama yetkinliğine sahiptir. Çocuklarda Byron Norton ve Nilüfer Devecigil tarafından aldığı Deneyimsel Oyun Terapisi ile çalışmalarını sürdürmektedir. Terapilerin yanı sıra Moxo Dikkat Testi uygulayıcısıdır. Şu an özel bir klinikte çalışmalarını sürdürmektedir.Psikolog Melda Kaya lisans eğitimini TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nde tamamlamıştır. Stajlar; Ankara Batı Adliyesi'nde ve çeşitli psikolojik danışmanlık merkezlerinde Stajyer Psikolog olarak çalışmıştır. Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimini (BDT) Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu’ndan almıştır. Çalışmalarını bu ile ekol ile sürdürmektedir. Yetişkin ve çocuk psikolojik tarama testlerini uygulama yetkinliğine sahiptir. Çocuklarda Byron Norton ve Nilüfer Devecigil tarafından aldığı Deneyimsel Oyun Terapisi ile çalışmalarını sürdürmektedir. Terapilerin yanı sıra Moxo Dikkat Testi uygulayıcısıdır. Şu an özel bir klinikte çalışmalarını sürdürmektedir.

Eğitim

  • TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi - Lisans

Seminerler / Konferanslar (Sertifikalar)

  • Bilişsel ve Davranışı Terapi
  • Deneyimsel Oyun Terapisi
  • Moxo Dikkat Testi Eğitimi

Uzmanlık Alanları

Depresyon
Panik Bozukluk
Travma ve TSSB
Anksiyete
Öfke Yönetimi
Stres
Travma ve TSSB
Yeme Bozuklukları
Uyku Bozuklukları
Çocuk ve Ergen Psikolojisi
Boşanma
Evlilik ve Evlilik Öncesi Konular
Duygusal Yeme
Sınav Kaygısı
Kardeş Kıskançlığı
Akran Zorbalığı
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite
Çift Terapisi
Narsistik Kişilik
Aile ve Çift Terapisi

Çalışma Ekolleri

  • Kısa Süreli Cözüm Odaklı Terapi
  • Bilişsel ve Davranışı Terapi

Cevaplar (5)

Merhaba sevgili danışan,Yaşadığınız zorluğu çok iyi anlıyorum. Hayatta birçoğumuzun iyi ve kötü deneyimleri oluyor. Özellikle de çocukluk yaşantılarımızdaki deneyimler zaman zaman yetişkinlikte de önümüze çıkmaktadır. Çocukluk döneminde büyüdüğümüz aile ortamı ve ebeveynlerin tutumunun da önemi çok büyük. Aile bireylerinizle olan özellikle annenizle olan bağınız değerli, ancak onun yaşadıkları sizin kontrolünüz dışında gelişmiş olaylardır. Sizin kendi yaşamınızı sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeniz, annenize olan sevginizi azaltmaz; aksine, uzun vadede her iki taraf için de daha sağlıklı bir ilişki zemini oluşturur. Çevremizdeki insanların iyi oluş halini önemsemek, doğal bir davranış olsa da, bunu sağlarken kendimizden fazlasıyla ödün vermek hem bizi hem de çevremizdekileri zorlayabilir. Bu nedenle, başkalarına destek olabilmek için öncelikle kendi iyilik halimize özen göstermeliyiz. Bu süreçte neler yapabilirsiniz bunlara değinelim, annenizin geçmişte yaşadığı şiddet ve sizin bu olaylar karşısındaki rolünüz, bugünkü düşünce ve davranışlarınızı etkiliyor. Bu durum, travmatik bir bağlanma ve aşırı koruma ihtiyacı ile birleşmiş gibi görünüyor. Annenizin yaşadığı şiddet, çocukluk ya da gençlik yıllarınızda sizin için hem korkutucu bir tehdit hem de annenizi koruma çabasına iten bir durum olmuş olabilir. Bu yüzden o zamanlar farkında olmadan "koruyucu" rolünü üstlenmişsiniz. Bu durumda kendi bireysel sınırlarınızı korumanız önemli rol oynuyor. Bu bağlamda, öncelikle duygusal yükünüzü anlamak ve yönetmek için bazı temel adımlar üzerinde durabiliriz. Duygularınızı anlamlandırmak ve yönetmek, hem sizin için hem de annenizle ilişkiniz için daha sağlıklı bir yol açabilir. Unutmayın, annenize en iyi şekilde yardımcı olabilmeniz için önce kendinizi duygusal olarak güçlendirmeniz gerekir. Bugün, şunu hatırlamak önemli: annenizin yaşadıkları sizin sorumluluğunuz değildi ve hala da değil. Kendinize, annenizin yükünü tamamen üstlenemeyeceğinizi hatırlatmak önemli olabilir. Annenizle fiziksel olarak uzak olduğunuz bir dönemde, onun ihtiyaçlarını başka yollarla desteklemek, bu duygusal yükünüzü hafifletebilir. Anneniz için bir destek ağı oluşturmayı düşünebilirsiniz (aile bireyleri, sosyal hizmetler veya destek grupları). Onunla düzenli ama yönetilebilir bir iletişim şekli kurabilirsiniz (örneğin belirli aralıklarla telefon görüşmeleri) şeklinde destek olabilirsiniz. Şu anda ona sevgi, şefkat ve destek vermeniz yeterli olabilir. Bir diğer durum ise "Ya anneme bir şey olursa?" düşünceleri ve geçmiş olayları tekrar tekrar zihninizde canlandırmanız, kaygının sizi yönetmesine neden oluyor. Bu, sizin hem annenizle olan bağınızı hem de bireysel yaşamınızı sağlıksız bir şekilde etkileyen bir döngü yaratabilir. Şu ana odaklanmak, geleceğe dair olumsuz senaryolar üretmeyi azaltabilir. Bunun için mindfulness (bilinçli farkındalık) tekniklerini deneyebilirsiniz. Ayrıca nefes egzersizleri, aşamalı gevşeme egzersizleri ve beden farkındalığı gibi çalışmalarla da kaygınızı yönetmenize yardımcı düzenli çalışmalar yapabilirsiniz. Kendi hayatınızı yaşamanın annenizden kopuş anlamına gelmediğini fark etmek de iyi gelebilir. Evliliğinizdeki pozitif yönlere odaklanmak ve eşinizle açık bir iletişim sürdürmek, duygusal destek sisteminizi güçlendirebilir. Bu süreçte bireysel bir psikoterapi süreci sizin için çok faydalı olabilir. Bir terapistle çalışarak, annenize yönelik duygularınızı ve kendi bireysel ihtiyaçlarınızı daha iyi anlamlandırabilirsiniz. Sevgiler,Psikolog Melda Kaya4o

Devamını Oku...

Merhaba Sevgili Danışan,İlk olarak bu yaşadığınız yaşadığınız duygusal yükleri ve zorlukları fark ediyorum. Hem boşanma süreci, hem de sonrasında yeni bir ilişkinin başlangıcı, çok derin ve karmaşık duygusal yükler yükleyebilir. Evliliğinizde yaşadığınız travmalar ve duygusal yükler, şu anki ilişkinize ve kişisel ruh halinize etki ediyor olabilir. Yeni bir ilişkiye güven duymak gerçekten de zorlayıcı olabilir ve kaygılar, değersizlik hissi ve güvensizlik duygusu bir süre sonra davranışlarınızı yönetmek konusunda sizin icin cok zor bir hal alabilir. Burada sizlere hayatta başınıza gelen olaylar karşısında vereceğiniz tepkilerin sizlerin elinde olduğunu hatırlatmak isterim. Yani hayatınızın kontrolünü ne kadar zaman zaman kaybetmiş gibi hissetsek de yeniden kontrolü elimize almamız mümkün. Bu sağlayabilmek adına ; Kaygı ve korkularınız arttığında, bunları daha derinlemesine incelemek faydalı olabilir. Örneğin, partnerinizin bir davranışını ya da bir sözünü duyduğunuzda hissettiğiniz ilk duygulara odaklanın. Bu duygular hangi travmalardan kaynaklanıyor olabilir? Bu duyguyu daha önce ne olduğunda hissetmiştiniz, size tanıdık geliyor mu? Önceki ilişki deneyimleriniz, sizi şu anki ilişkinizde daha temkinli olmaya mı itiyor? Bu soruların yanıtlarına bakmak, duygusal tepkilerinizi anlamanızı sağlar. Her an aslında yeni bir başlangıclar demek bizim icin yani her bitiş bir başlangıctır aslında. Bunu hatırlatmak isterim. Boşanma sonrası yaşadığınız hayal kırıklığı ve güvensizlik duyguları, şu anki ilişkiye taşınmış olabilir. Bu çok yaygın bir durumdur, ancak geçmişin etkileriyle şu anı karıştırmak, yeni ilişkinize zarar verebilir. Her insan farklıdır, her ilişki de farklıdır. Geçmişte yaşadığınız sürec şu anki partnerinizin de aynı şekilde davranacağı anlamına gelmez. Geçmişin travmalarından özgürleşmek, mevcut ilişkinizin sağlıklı bir şekilde ilerlemesini sağlar. Partnerinizle acık iletişim kurmayı deneyebilirsiniz. İlişkilere dair korkularınızı partnerinizle paylaşmak, ilişkinin sağlıklı bir şekilde devam etmesine yardımcı olabilir. Ancak bunu yaparken, suçlayıcı veya saldırgan bir dil kullanmamaya özen gösterin. Duygularınızı açıkça ifade etmek ve "Ben" dili kullanmak çok kıymetlidir, ama bunu "Böyle olduğunda ben böyle hissediyorum ?" gibi bir yaklaşımla dile getirmek daha yapıcı olacaktır. Bu yaklaşım, hem karşı tarafın sizin duygularınızı anlamalarına yardımcı olur hem de partnerinizin savunma mekanizmalarını harekete geçirmez. Bir diğer tavsiyem ise; kendinize ve duygularınıza alan acmak. Yani kendinizi anlamak ve sakinleşmek için biraz zamana ihtiyacınız olabilir. Duygusal tepkiler bazen bizi, hiç olmadığımız birine dönüştürebilir. Hayalkırıklığı, korku, kaygı ve güvensizlik duyguları, bazen hem kendi kendimize hem cevremizdeki insanlara zarar vermemize neden olur. Bu duyguları kabul edin ama onlara teslim olmayın. Kendinizi rahatlatacak aktiviteler bulmak bu sürecte size iyi gelecektir, bir süre için duygusal mesafe yaratmak faydalı olabilir. Örneğin, yürüyüş yapmak, meditasyon, yoga veya günlük tutmak gibi yöntemler kendinizi daha sakin ve net bir şekilde hissetmenizi sağlayabilir. Bütün bu duygusal yükler ve endişeler zamanla daha yönetilebilir hale gelebilir, ancak bir terapist ile çalışmak, bu duyguların üstesinden gelmek için çok önemli bir adım olabilir. Bazen profesyonel bir destek almak, duygusal olarak iyileşme sürecinizi hızlandırabilir ve daha sağlıklı bir yaklaşım geliştirebilirsiniz. Sevgilerimle,Psikolog Melda Kaya

Devamını Oku...

Merhaba Sevgili Danışan,Görünüşe göre, ilişkinin içindeyken de güven duygusuyla ilgili sizi yıpratacak bir süreç yaşanmış. Anladığım kadarıyla hem ilişkinizin bitişi hem de sonrasındaki iletişimde kopukluklar sizi oldukça duygusal bir karmaşanın içine sokmuş. Sanırım hala bir yandan onunla yeniden bir şeyler yaşama ihtimaline dair bir umut taşıyorsunuz, diğer yandan ise bu belirsizlik sizi hem üzmüş hem de öfkelendirmiş. Öncelikle, bu durumun sizde yarattığı karışık duyguları kabul etmek çok önemli. Bu ilişkiye karşı hem özlem hem de hayal kırıklığı yaşamanız son derece doğal. Belirsizlik, birçok insanda kaygı ve kafa karışıklığı yaratabilir. Bu hislerinizi bastırmak yerine kendinize “Bunları yaşıyorum, çünkü bu ilişkiye emek verdim ve şu an net bir kapanış göremiyorum” diyerek bu duruma bakış açınızı değiştirmek daha iyi olabilir. Yaşadığınız bu belirsizliği kendiniz netleştirebilirsiniz. Onun davranışları sizi bir “bekleme” pozisyonunda tutmuş gibi görünüyor. Bu tür belirsizlikler, zihinsel olarak yorabilir ve sizi daha fazla karmaşaya sürükleyebilir. Ona mesaj atıp “Neden böyle yaptın?” diye sormadan önce şunu düşünün: "Bu soruyu sorduğunuzda gerçekten net bir yanıt alacak mısınız, yoksa belirsizlik devam edecek mi?" Eğer cevabını alabileceğinize dair bir güvence yoksa, kendinizi daha fazla yormamak daha sağlıklı olabilir. Onun size dönüp dönmemesi sizin elinizde olan bir şey değil. Ama sizin bu durumu nasıl değerlendireceğiniz tamamen sizin kontrolünüzde olan bir şeydir. Bunu yaparken şunları göz önünde bulundurabilirsiniz:Başkalarının size olan davranışları, sizin değerinizi belirlemez. Bu ilişki içinde hissettiğiniz değersizlik duygunuzun nedeni ise onun size olan davranışlarının bir yansıması aslında, sizin gerçek değeriniz ve kim olduğunuz değildir. Kendinize odaklanın. Sosyal medyadan takip etmek, hayatında neler olduğunu merak etmek sizi bu döngüye daha fazla bağlar. Bu bağı zayıflatmak için bir süre onunla ilgili bilgilere kendinizi kapatmayı düşünebilirsiniz. Eğer olursa bir gün döneceğine dair bir umudunuz olduğunu belirtmişsiniz, size tavrınızda net olmanızı öneririm. Çünkü anladığım kadarıyla bu ilişki yaşadığınız kişi de neyi isteyip neyi istemediğinden pek emin değil ancak önceliğiniz sizin kendinizden emin olmanız, kendi ruh sağlığınızı ve ihtiyaçlarınızı önemsiyor olmanız. Eğer bunu tek başınıza başarmakta zorlanıyorsanız, bir profesyonelden destek almayı düşünebilirsiniz. Sevgiler,Psikolog Melda Kaya

Devamını Oku...

Merhaba Sevgili Danışan, Öncelikle duygularınızın ve yaşadığınız durumun sizin için ne kadar zorlayıcı olduğunu anlıyorum. Böyle yoğun duygularla yaşamak, hele ki o kişiyle ilgili kafa karışıklığı ve hayal kırıklıkları varken, gerçekten sizin için çok yorucu olabilir. Ancak burada önemli olan, bu durumun sizi tanımlamadığını ve kontrol edilemez olmadığını anlamanız. Burada ilk fark etmeniz gereken; kendi duygu, düşünce ve sağlıklı ilişki kurma süreciniz. Birine aşık olmak, hem duygusal hem de zihinsel bir süreçtir. Bu süreçte, bazen karşımızdaki kişiyi gerçekte olduğu gibi değil, onun hakkında kendi yarattığımız ideallerle severiz. Kendi beklentileriniz, umutlarınız ve hisleriniz, onun gerçek davranışlarını gölgede bırakıyor olabilir. Örneğin, sizi üzmesine, başkalarına zarar verebilecek bir ilişki dinamiği içinde olmasına rağmen onu kabul edebileceğinizi hissetmeniz, aslında derin bir duygusal bağın yanı sıra bir bağlılık ihtiyacını da etkileyebilir bunu da göz önünde bulundurmanızı tavsiye ederim. İlişkilerde yaşadığımız ayrılıklar, duygusal anlamda yas sürecine benzerdir. Bu süreçte inkar, öfke, pazarlık, depresyon ve kabullenme gibi aşamalar yaşayabilirsiniz. Şu anda, hem depresyon hem de pazarlık aşamaları içinde sıkışmış gibi görünüyorsunuz: Hem onu geri kazanma isteği hem de onsuz bir yaşamın nasıl olabileceğini sorguluyorsunuz. Alında burada yaşadığınız durumu daha açık ifade etmek gerekirse; bazen tanıdık olan acı bile bilinmeyen mutluluktan daha güvenli görünebilir. Onunla yaşadığınız ilişki, her ne kadar bazı açılardan sizi üzse de, ona dönme fikri daha az belirsizdir. Çünkü bu, yeni birine açılma ya da yalnızlıkla başa çıkma korkusuyla yüzleşmenizi gerektirmez. Ancak gerçek gelişim, bu bilinmeyene adım atmayı seçtiğinizde başlar. Bu süreç için kendinize zaman tanımanızı öneririm ve sürecinizi kendinize olan şefkatli yaklaşımınızla destekleyebilirsiniz. Size tavsiye edebileceğim şeyler; kendi hayatınıza odaklanmakla birlikte kendi içsel kaynaklarınızı keşfetmek için hayatınızda yeni alanlar açmak olabilir. Ayrıca geçmişe bakmayı sınırlandırmak da iyi olacaktır. Onun yeni ilişkisiyle ilgili düşünceler, sizin canınızı en çok acıtan konular gibi görünüyor. Burada kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: "Bu düşünceler bana nasıl bir fayda sağlıyor?" Büyük olasılıkla hiçbir fayda sağlamıyorlar. Bu nedenle, bu tür düşünceleri fark ettiğinizde kendinizi başka bir şeye yönlendirmek (günlük tutmak, fiziksel hareket, bir hobiyle ilgilenmek gibi) bu döngüyü kırmada yardımcı olabilir. Bu süreçte bir terapistle çalışmak, duygularınızı daha iyi anlamanıza ve onları yönetmenize yardımcı olabilir. Kendinizi yalnız hissettiğinizde profesyonel bir destek almak, daha hızlı iyileşmenizi sağlayabilir. Unutmayın, bu süreç geçici ve siz bu durumun üstesinden gelmek için gereken güce sahipsiniz. Kendinize şefkatle yaklaşmayı ihmal etmeyin. Sevgilerimle, Psikolog Melda Kaya

Devamını Oku...