Psikoloji

Ağlamamak için ne yapmalıyım

Gizli Kullanıcı28 Haziran 2024 16:15

Merhaba, özellikle ailemle bir tartışma yaşadığımda kendimi ne kadar tutsam da ağlarken buluyorum. Sonrasında da haklı da olsam tartışmaya gücüm olmuyor, bu halime sinir olduğum için görmesinler diyerek de kaçıyorum zaten. Görseler de tartışma isteğimi bu halim sebebi ile baskılıyorum.

Bu duygudan nasıl kurtulabilirim? Yani kendimi belli başlı duygularda baskilamayi yapabiliyorum (duyguları baskılamamam gerektiği halde) fakat bunda denediğim her şey elimde kalıyor. O anki o duygu boşalması beni güçsüz hissettiriyor.

Baskiladiğım düşünce ve duyguların birikmiş hali belkide bu şekilde oluyor ama diğer türlü kin, öfke, üzüntü, sevgi hepsi karışıyor ve sonunda yine duygularımı baskılıyorum. Belkide kendimi yetersiz güçsüz gördüğüm için bilmiyorum. Ama ağlama şeklinde açığa çıkması beni yoruyor, güçsüz gösteriyor... Nasıl kurtulabileceğimi bilmiyorum... Sizce ne yapmalıyım bu konuda?

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba, 


Duygularınızı yaşamanız, tartışmalarda ifade etmeniz en doğal hakkınız. Ancak duygularınızı yaşarken bir yerden sonra kontrol etmekte zorlandığınız, duygularınızı durduramadığınız deneyimler yaşamışsınız. Duygulardan kaçındıkça daha çok duygulara yakalanıyor olabilir misiniz? Duygulardan kaçınmadan onları yaşamaya, kendinize öz şefkat göstermeye ihtiyacınız olabilir. Mesela eliniz kanadığında nasıl gidip yara bandı alıp yapıştırıyorsanız duygusal olarak yaralandığımızda öz şefkate başvurabilirsiniz. 


Duygulardan kaçınmanızı tanımlayabilmek için pembe fil metaforunu uygulamalı anlatmak istiyorum. 


•Gözlerinizi kapatıp pembe bir fil hayal etmenizi istiyorum. 


•Hayal ettikten sonra yine gözleriniz kapalı bir şekilde bu sefer pembe fili düşünmemenizi istiyorum. Gözünüzün önüne gelmeyecek, hiçbir şekilde pembe fili hissetmeyin. Pembe fil haricinde her şeyi düşünebilirsiniz. 


•Gözlerinizi geri açabilirsiniz. 


Pembe fili düşünmemek epey bir rahatsız edici oldu dimi? Ne kadar düşünmemeye çalışsanızda hissi hep vardı, rahatsız edici bir şekilde. 


Duygulardan kaçınmanız da tıpkı bu örnekteki gibi. Siz ne kadar çok duygulardan kaçınır, onları bastırırsanız size rahatsız edici haliyle mutlaka yansıyacaktır. 


Duygularınız tek başlarına değillerdir. Duygularınıza eşlik eden davranışlar ve düşünceler de vardır. Düşünceler ve davranışlar birbiriyle etkileşim halindedir. Düşüncelerinizi değiştirmeniz davranışlarınızı da değiştirecektir aslında. Düşüncelerinizi gözlemleyerek çözüm odaklı yaklaşmayı deneyebilirsiniz.Örneğin, ağlamadan tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? 


Yaşadığınız tartışmalarda duygudurum kaydı tutabilirsiniz. Duygu, düşünce ve davranış başlıkları altında değerlendirebilirsiniz.


Örneğin, 

•Duygu

Üzüntü, mutsuzluk.

•Düşünce

Kendimi yetersiz görüyorum.

•Davranış 

Ağlamak. 


Kendinizi yetersiz görmenize dair kanıtlarınız neler? Yetersiz olduğunuzu düşündüren deneyimleriniz neler? 


Bir de böyle bakarak bakış açınızı değerlendirebilirsiniz.


Duygularınızı baskılamamak, yönetebilmeniz için duygularınızı döktüğünüz bir günlük tutabilirsiniz. Duygularınızdan bahsedebilirsiniz. Tam olarak çözüm olmasa da rahatlamanızı sağlayabilir. 


Problemlerle baş edebilmemiz için zaman zaman sosyal desteğe başvurabiliriz. 

Güvendiğiniz bir yakınızla, arkadaşınızla duygularınızı paylaşabilirsiniz.


Son olarak, başa çıkmadığınızı düşündüğünüz bu süreçte psikoloğa başvurarak psikolojik destek alabilirsiniz. 


Sevgiler. 


Klinik Psikolog Pınar Özdemir.

Cevaplanmış benzer sorular

Aile

Eşimin bana karşı negatif yöndeki değişimi

Ben evleneli 9 ay oldu. Evlenmeden önce tüm ilgisi bende olan eşimin evlilikten sonra bana karşı olan tavırlarında değişimler fark ettim zamanla, bana karşı daha rahat, duyarsız, kırıcı ve bana eskisi kadar değer vermeyen birine dönüştü.Ailesi çok sorumsuz ve saygısızca davrandılar ikimize de. Evlendiğimiz zaman bunları sorun etmemeye, ailesini ilişkimizin dışında tutmaya çalıştım bize yaşattıklarından eşimi sorumlu tutup eksiklerini koz olarak kullanmadım. Kısacası ailelerden bağımsız kendi iç huzurumuzu daha ön planda tuttum ama yine bize sarsan ilk konulardan biri oldu, daha konu bunun dışına çıktı ve bizim içimizde ciddi öfke sorunlarına yol açtı.Evlendikten sonra eşimin ciddi bir manipülatör ve narsist bir kişilik olduğunu fark ettim... çocuk sahibi olmak istedi, bizim için bir şans olabileceğine inandım ben de. Şu an 5 aylık hamileyim bir bebeğimiz olacak ve hamileliğimin ilk gününden beri hayal kırıklığı ve stresle dolu günler geçiriyorum bu durumdan bebeğimin de üzerinde kalıcı hasarlar bırakması konusunda çok endişeleniyorum. Son 5 ay içerisinde eşimin beni aldattığını Hayatında samimiyetinin olduğu başka kızlar olduğunu öğrendim ( daha önce prensip olarak çok asosyal ve kadınlarla hiçbir yakınlığının olmadığını belirtmişti).Şu an bebek olması bu sorunları çözmek daha kolay olurdu ama henüz yeni, doğmamış bir bebek varken şimdiden onu bu travmalara maruz bırakmamak için her yolu denedim ama düzelmedi her şey daha kötü oldu daha çok açıldı aramız, hiçbir duygumunun, çabamın karşılığını alamıyorum. 3 haftadır ayrı şehirlerdeyiz 4 gün önce kafasını toparlaması ve biraz durulup düşünmesi için ona zaman tanıdım ve hâlâ benimle konuşmak istemiyor.Ben bu durumun içinden çıkamıyorum ve çok zorlanıyorum ne yapmam gerektiği konusunda hiçbir fikrim yok artık. Bana yardımcı olursanız çok mutlu olurum 🙏