Aile

Ailemle eşim arasında kaldım

sinemyavuz28 Eylül 2025 13:22

Merhabalar 23 yaşındayım eşim yanlışlar yaptı annem başından beri istemedi hep beni düşündü biliyorum ama o şunu anlamadı kızım iyi olursa bende iyi olurum demiyor sürekli ağlıyor bayılıyor çok yıpranıyorum o bittikçe bende bitiyorum artık tükendim. Arada kalmaktan başından beri istemedi 2 senelik evliyim geçenlerde eşim annemin kapısının önüne bıraktı gitti bosanma asamasına geldik annem yüzünden tartıstık ve ben geri evime döndüm ama annem kendini bitirdi çok üzülüyorum çok aradayım vicdan azabı çekiyorum eşimin haksız yönleri çok biliyorum öfkelendiginde gözü kimseyi görmüyor zamanında saygısızlıkta etti anneme . Ama anneme zar zor affettirmiştim onu konuşmaya başlamışlardı ama her sohbette annem onu küçümsüyor ve eşimde dolup dolup bana patladı en sonunda ve para konularına kadar girdi işte paramı at demeler bana annene paramı yedirmem demeler . Ben tamamen arada kaldık ve çok kötüyüm.

Bu soru 29 Eylül 2025 18:03 tarihinde Uzman Klinik Psikolog Elif Kızılkaya tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Yaşadığınız durumun duygusal olarak son derece zorlayıcı ve yıpratıcı olduğunu görüyorum. Bir yanda evliliğinizin getirdiği sorumluluklar, diğer yanda annenizin bu süreçteki yoğun duygusal tepkileri arasında kalmanızın sizi derin bir tükenmişliğe sürüklemesi son derece anlaşılır bir durum. Bu kadar karmaşık bir tabloda kendinizi çaresiz, yorgun ve vicdan azabı içinde hissetmeniz zayıflığınızın değil, koşulların ağırlığının bir yansımasıdır.


Eşinizle yaşadığınız öfke patlamaları, saygı sınırlarını zorlayan davranışları ve annenizin kaygı ile tepkiselliği sizin üzerinizde çift yönlü bir baskı yaratıyor. Bu baskı, çoğu zaman “arada kalmışlık” duygusunu güçlendirir. Siz hem annelik sevgisiyle sizi korumak isteyen bir annenin kızısınız, hem de bağımsız bir evliliği sürdürmeye çalışan bir eşsiniz. Bu ikili rol çatışması, doğal olarak yoğun bir stres ve suçluluk duygusu oluşturur.


Bu noktada ilk adım, kendi duygularınızı fark etmek ve onlara alan tanımaktır. Yaşadığınız suçluluk aslında annenizi ve eşinizi önemsemenizin bir göstergesidir, fakat sınırlar netleşmediğinde bu duygu sizi tüketir. Sınır koyma sürecinde annenizle ve eşinizle ayrı ayrı, sakin bir zamanda konuşarak kendi ihtiyaçlarınızı nazik ama net bir biçimde ifade etmeniz önemlidir. Örneğin annenize “Senin kaygını anlıyorum ama kendi evliliğimle ilgili kararları ben vermek istiyorum” diyebilmek, hem empatiyi hem de sınırı aynı anda içerir.


Aynı şekilde eşinizle iletişimde öfke anlarını beklemek yerine, sakin bir zamanda “Ben” dilini kullanarak konuşmak faydalı olabilir. “Annemle ilgili söylediğinde kendimi baskı altında hissediyorum” gibi cümleler, suçlamadan çok duygu paylaşımını öne çıkarır. Bunun yanında tartışmaların büyümemesi için ara vermek, duygular sakinleştiğinde yeniden konuşmak da iletişimi korur.


Duygularınızı düzenlemek için günlük tutmak, nefes egzersizleri yapmak ya da yürüyüş, kitap okuma gibi size iyi gelen küçük rutinler eklemek de psikolojik dayanıklılığınızı artıracaktır. Bu süreçte yakın bir dostla ya da profesyonel bir danışmanla düzenli konuşmanız, yalnız olmadığınızı hissettirir ve yükünüzü hafifletir.


Unutmayın ki önce sizin ruhsal olarak güçlenmeniz, hem annenizle hem eşinizle ilişkilerinize daha sağlıklı yaklaşabilmenizin temel koşuludur. Karar sürecinizde acele etmek yerine, duygularınız biraz yatıştığında “Benim için uzun vadede iyi olan ne?” sorusunu kendinize yöneltmeniz yol gösterici olacaktır. Bu yolda attığınız küçük adımlar bile kendi iç dengenizi yeniden kurmanıza yardımcı olabilir.


Uzman Klinik Psikolog Elif Kızılkaya

Cevaplanmış benzer sorular