aklıma gelen düşünceler OKB ilişkili olabilir mi?
Merhaba ben 18 yaşındayım yaklaşık 5 yıldır belki daha fazladır düşünmek istemediğim topluma ve benim ahlakı normlarıma göre yanlış olan düşünceler aklıma geliyor önce dini konularla başladı ya Allah yoksa ya yanlış dindeysem ya namaz kılarken yanlış yaptıysam gibi düşünceler aklıma gelmeye başladı.Zaman içinde sürekli konusu değişti bazen gece uyuyamadım bazen aylarca bir soru hakkında kendime cevap bulmaya çalışıp durdum. Dini konularda kendimce internetten beni rahatlatacak video izlemeye çalıştım kendimi dinden çıkmadığıma düşüncelerin bana ait olmadığına inandırmak istedim daha doğrusu kanıtlamak. Şuan da bi ilişkim var ve çok değer veriyorum çok seviyorum. Ama aklıma yine kötü kötü düşünceler geliyor aklıma gelmesini istemiyorum ama geliyor kontrol edemiyorum. Ya sevgilime geçmişte yanlış bi şey yaptıysam ya yalan söylediysem fark etmeden(dürüstlüğe sevgilim de ben de çok önem veririz o yüzden kelimesi kelimesine hep dikkat ederim) ya üzdüysem veya fark etmeden üzecek bi şey yaptıysam diye geçmişi düşünürüm. Biriyle göz göze geldiğimde ya yakışıklı bulduysam ya hoşlandıysam sevgilimi aldattıysam şeklinde şeyler düşünüyorum. Bir kere göz göze geldiysem o tarafa bakmamak için uğraşıyorum ama sonra aklıma bakmamak içim uğraştın yoksa bakmak mı istiyosun tarzında düşünceler geliyor.
Durup kalbimi dinliyorum en ufak bi kıpırtı oldu mu bi şey hissettim mi diye ve karşımdaki kişinin yakışıklı olmadığına kanıt arıyorum ki karşımdaki kişi sevgilim yokken başka gözle baksam bile beğenmeyeceğim dış görünüşe sahip olabiliyor yani yakışıklı olmayabiliyor bana göre. sonra kalbimi yokluyorum sevgilimi hala seviyor muyum ne kadar seviyorum şeklinde kalbimi sorguluyorum sevmesem şunu yapmazdım başkasından hoşlansam şöyle olmazdı şeklinde kendime yine kanıt arıyor içimi rahatlatmaya çalışıyorum bir nevi kendimi sınıyorum denebilir. kafamda başka senaryolar kuruyorum istemsizce daha doğrusu bunlar da soru şeklinde aklıma geliyor şartlar şöyle olsaydı o kişiden hoşlanır mıydın sever miydin vs diye günümüzdeki koşulları istemsizce bambaşka koşullara çevirip kendime yine “hayır yapmazdım” cevabını vermeye çalışıyorum. kendime verdiğim cevaplar beni anlık olarak rahatlatmaya yetse de kısa süre sonra yine aynı soru hayatımın ortasına oturuyor diyebilirim bu durumun okb ile bi ilgisi olabilir mi destek almaya ihtiyacım olduğunu hissediyorum almalı mıyım kendim çözebilir miyim?
Bu soru 7 Kasım 2025 05:39 tarihinde Psikolog Semiha Melisa Üzmez tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Yazdıklarınızı okurken, kafanızın içinde adeta hiç bitmeyen bir soru-cevap döngüsünün, sizi ne kadar yorduğunu hissetmemek elde değil. Bir çeşit zihinsel sonsuz döngü gibi… Her defasında cevap verince birkaç dakika/kısa süre rahatlıyorsunuz ama sonra aynı huzursuzluk yine kapınızı çalıyor. İnsan bazen kendi aklıyla, kalbiyle bile mücadele ediyor gibi hissedebiliyor. Şaşırtıcı derecede detaylı analizleriniz var; bir yandan kendinizi test ediyor, diğer yandan “ya şunu atladıysam” korkusuyla tekrar tekrar incelemeler yapıyorsunuz. Bu kadar yoğun bir içsel denetimin hem yorucu hem de korkutucu olabileceğini tahmin edebiliyorum…
Birkaç noktada, özellikle dini konulardan başlayıp ilişkilere ve kişisel ahlaka kadar farklı temalarda benzer bir düşünce yapısının kendini tekrar ettiğini görebiliyorum. Yani, konu değişiyor ama hissettiğiniz içsel huzursuzluk, “kendimi kanıtlamak” ihtiyacı sabit kalıyor. Bazen insanlar böyle düşüncelerle karşılaşınca kendine çok ağır gelebiliyor; hatta “ben kötü biriyim” ya da “bu düşünceler bana ait, demek ki gerçekten istiyorum” gibi suçluluk duyguları yaşayabiliyor. Ben buradan, kendinize karşı epey titiz, yüksek bir dürüstlük standardınız olduğunu fark ediyorum. Adeta, kendinizi hep sözlü ya da yazılı bir sınavdaymış gibi test ediyor gibisiniz. Sizden beklenen, içinizde en ufak bir ‘yanlış’ duygunun, davranışın ya da düşüncenin dahi olmaması sanki…
Bu kadar detaylı tekrarlayan ve irdelemeci düşünceler, psikolojide bazen obsesif-kompulsif yapı* (OKB) olarak adlandırılır. Tabi ki burada etiket koymak yerine şunu da sormam gerekir: Bu düşünceler ne kadar zamanınızı alıyor? Gündelik hayatınızı, ilişkilerinizi, huzurunuzu ne ölçüde etkiliyor?
İçimde şöyle bir izlenim oluştu; sürekli kendinizi ‘doğrulama’ çabanız aslında rahatlamak için mantıklı gibi gözükse de, uzun vadede sizi daha fazla içsel sorgulamaya, kuşkulara itiyor.
Böyle bir durumda, dışarıdan basit bir telkin ya da kendinizi ikna etmeye çalışmak değil de, bu düşüncelerin kafanıza neden geldiğini ve onlarla nasıl başa çıkabileceğinizi daha yapısal biçimde keşfetmek önemli olabilir. Küçük bir egzersiz olarak, Belki hemen cevap aramadan, sadece bu cümlenin kafanızdan geçtiğini fark edip biraz durabilirsiniz. Sonrasında, “bu bir düşünce ve illa gerçekliği yansıtmak zorunda değil” diye içinizden tekrarlayın. Birkaç dakika boyunca sadece düşüncenin gelip geçişini izleyin… Yani, düşüncelere hemen ‘doğru-yanlış’ etiketi yapıştırmadan. Kolay değil ama denemeye değer olabilir. 😊
Tüm bunlar sizin için sahiden yıpratıcı bir hal aldıysa, bir uzmandan destek almayı düşünebilirsiniz. Kimi şeyleri kendi kendimize çözmek isteriz; fakat bazen takıldığımız yerde dışarıdan profesyonel bir göz, sizi biraz rahatlatabilir ve başka bir pencere açmanıza yardım edebilir. Siz ilerledikçe, kendinize uygun ve sürdürülebilir çözüm yolları bulma yolculuğunuzda yanında olacağım. Akışın hızına kapıldığınızda ya da başka örneklerle karşılaştığınızda, buradan tekrar yazmak isterseniz, birlikte bakabiliriz. 🌿
gerçekten rahatlatıcı bir cevaptı beni anladığınızı hissettim teşekkür ederim
Yorumlar
Gizli Kullanıcı
Bazen düşünceyi kabul etmeye çalışıyorum örneğin tamam ya ben dinden ciktim diyorum anında pişmanlık duyuyorum nası böyle düşündüm gibisinden her yolu deniyorum böyle düşünmem öyle biri olduğum ve bunu istediğim anlamına mı geliyor
7 Kasım 2025 12:59Psk. Semiha Melisa Üzmez
Zihnimiz bazen bizim değerlerimizle, inançlarımızla, kimliğimizle tamamen çelişen düşünceler üretebilir. Bu düşünceler, aslında kişinin o şeyi istediğini ya da inandığını göstermez tam tersine, genellikle tam tersi değerlere sahip olduğu için bu kadar rahatsız eder. Yani senin örneğinde olduğu gibi “tamam ya ben dinden çıktım” gibi bir düşünce geldiğinde, hemen ardından “nasıl böyle düşündüm” diye yoğun bir pişmanlık hissediyorsan, bu aslında senin inancına ne kadar bağlı ve hassas olduğunu gösterir. Bu tür düşünceler genellikle: Kaygı ve kontrol ihtiyacından, “Ya gerçekten böyle düşünürsem” korkusundan, Ve zihnin “tehdit” algısına aşırı duyarlı hale gelmesinden kaynaklanır. Sen “her yolu deniyorum” diyorsun bu da çok tipik bir şey: kişi genelde bu düşünceleri bastırmaya, mantıkla yenmeye veya sürekli kendini test etmeye çalışır. Ancak bu çabalar düşüncenin geçmesini değil, daha sık gelmesini sağlar. Yani hayır, bu düşünceleri yaşaman öyle biri olduğun veya bunu istediğin anlamına gelmiyor. Bu sadece zihninin seni kaygıdan korumaya çalışırken aşırıya kaçması. Ne yapabilirsin? Düşünce geldiğinde “bu sadece bir düşünce” demeyi dene. Onunla savaşma, bastırma; fark et ama peşinden gitme. Eğer bu düşünceler çok sık geliyor ve yaşam kaliteni düşürüyorsa, bilişsel davranışçı terapi (BDT) desteği almak çok faydalı olur.
8 Kasım 2025 11:26