Aile

Aşırı tepki vermemek için ne yapmalıyım?

Gizli Kullanıcı28 Temmuz 2024 22:35

Çoğu insanla konuşurken karşı tarafı anlayıp dinlerim ve empati yaparak ince ince düşünürüm fakat annemi dinlerken aşırı bir tepki gösterdiğimi anladım. Bu tepkileri verirken de sinirlenme ve anlaşılmama duyguları beni boğuyor sanki. Ben ne dersem annem yanlış anlayacakmış ve beni kötüleyecekmiş gibi hissediyorum. Bana iyi bir şey söylese bile ona çıkışıyorum . Sonrasında çok sert konuştum diye içimden kendime kızıyorum. Ama aklıma travmalarım geliyor: Çocukluğumda derslerimi annem yaptırırdı ve çirkin yazarsam ellerime vururdu. Beni çoğu şeyi iyi yapamıyorum diye hep eleştirirdi. Çocukken dikişe merak sardığımda hep yapamazsın bırak diye hevesimi kırıp emekle diktiğim şeyleri ve biriktirdiğim kumaşları benden gizli yakmıştı. Ben bunu farkedince de ben aşırı tepki vermeye orada başladım ve zaten pek de güvenmediğim anneme hiç güvenmemeye başladım.

Ayrıca duygularımı da gizliyorum galiba belki de o görmüyor bilmiyorum. Mesela ben bu satırları yazarken gözlerimden yaşlar akıyor ama o bana mutfağı temizleyelim hadi kalk diyor. Yanıma gelip göz teması kuramadığı için ağladığımı bile farketmiyor. Benim yanımda küçük kardeşime ilgi gösterdiğinde örneğin önüne bir yiyecek koyduğunda istemsizce oraya bakıyorum. Küçük kardeşim dayanamayıp o yiyeceğin yarısını benim önüme koyuyor. Ama annem beni görmeyip anlamıyor. Ben mi abartıyorum acaba? Biraz kinci bir insan olduğumun farkındayım ve bunun için üzgünüm ama bu konuda ben kinci mi davranıyorum yoksa annem gerçek bir manipülatif mi?

Bu soru 29 Temmuz 2024 15:16 tarihinde Klinik Psikolog Pınar Özdemir tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Sevgili danışan,

İlişkiler içerisinde genellikle empati duygusunu kullanırken ya da duygularınızı kontrol altına alabiliyorken annenize karşı olan tutumlarınızda farklılık oluşuyor. Annenize karşı tahammülsüzleştiğiniz, öfke duygusunu –her ne kadar bastırmaya çalışsanız da- yoğun yaşadığınız durumlarda tutumlarınızı kontrol altına alamadığınızı görüyorum. Annenize karşı sinirlendiğinizde ortaya çıkan öfke duygusu anlaşılmamaktan, kendinizi anlatamadığınıza dair olumsuz düşüncelerden oluşuyor olabilir. Bu düşüncelerinizi netleştirmek, fark etmek için;

-Annenize karşı öfkelenmeden tam öncesinde ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?

-Annenize karşı öfkelendiğiniz o esnada ne düşünüyorsunuz? Ne hissediyorsunuz?

Bu sorulara verdiğiniz cevaplar çerçevesinde öfkenizi tetikleyen olumsuz inançlarınızı netleştirebilir, farkındalık oluşturabilirsiniz. Duygular, düşünceler ve davranışlar birbiri ile etkileşim halinde döngüsel olarak ilerlerler. Temelinde olumsuz inançların yatmasıyla birlikte olumsuz inançlarınızın ortaya çıkardığı duygularınız ve tetiklediği davranışlarınızla birlikte deneyimlerin sonuçları ortaya çıkar. Öfkenizi oluşturan olumsuz inançlarını tanımlar, farkında olursanız ve değiştirirseniz tetiklenen davranışlarınız –ağlamanız gibi- ve öfkenizin yoğunluğu aynı oranda azalacak değişim gösterecektir. Bu döngüyü gözlemlemek için duygu-düşünce-davranış başlığı altında duygu durum kaydı tutabilirsiniz. Yazarak somut bir şekilde görmeniz tüm bunlara gerçekçi bir şekilde bakabilmenizi sağlayacaktır.

Geçmiş yaşantınızda annenizle ilişkili hatırladığınız hatta sıklıkla aklınıza gelen olumsuz deneyimlerinizle –yazınız kötü olduğunda annenizden aldığınız fiziksel tepkiler, kumaşa olan ilginizi kırması gibi- baş edemediğiniz ya da o deneyimlere yönelik duygularınızı bastırdığınız veya o deneyime yönelik olumsuz düşüncelerinizin otomatikleşerek gününüze kadar devam etmesinden kaynaklı hala sizde çözümlenemeyen süreçleriniz olabilir.

Okyanusun ortasında yer alan bir buzdağı olduğunu düşünelim. Bu buzdağının görünen küçük kısmı annenize yönelik öfkenizi, tutumlarınızı yansıtıyor olsun. Görünen kısma bakarak öfkenizin aslında olaylara karşılık sebebi belli veya belli olmayanlardan kaynaklandığını düşünüyorsunuz ama aslında buzdağının görünmeyen büyük bir kısmını fark etmediğinizden kaynaklanıyor olabilir. Görünmeyen o büyük kısım karşılanmayan ihtiyaçlarınızı, bastırılan duygularınızı, travmalarınızı yansıtıyor. Anneniz tarafından hangi ihtiyaçlarınız karşılanmadı? Hangi travmanız annenize karşı olan öfke tutumunuzu tetikliyor olabilir? Öfkenin altında yatan –buzdağının görünmeyen kısmında yatan- temel sebep ne olabilir? Bir de bu açıdan bakarak kendini ihtiyaçlarınızı gözden geçirerek değerlendirebilirsiniz.

Annenize karşı tepkilerinizin yoğun olduğunu farkındasınız ancak annenize karşı bunu gösterdiniz mi hiç? Annenizle kurduğunuz ilişki içerisinde iletişiminizi yeterince açık ve net bir şekilde aktardığınızı düşünüyor musunuz? İlişki içerisinde annenize karşı duygularınızı veya düşüncelerinizi açık ve net bir şekilde paylaşmadığınızda annenizin farkında olma olasılığı düşebilir. Tepki görmedikçe size karşı davranışları normalleşir ve otomatik bir şekilde davranmaya devam etmesine neden olabilir. Duygularınızı veya düşüncelerinizi anlatmak için hazır olduğunuzda annenizle paylaşmayı deneyebilirsiniz.

Sevgili danışan, annenizle olan ilişkinizde sizden mi yoksa annenizin tutumlarından mı kaynaklı oluşuna dair cevap vermek, yorum yapmak doğru olmayacaktır. Annenizle kurduğunuz ilişkiyi, iki tarafın davranışlarını daha derinlemesine değerlendirmek gerekiyor. Bu süreç içerisinde baş etmekte zorlanıyorsanız, farkındalıklar oluşturmak için psikoloğa başvurarak psikolojik destek alabilirsiniz.

Sevgiler.

Klinik Psikolog Pınar Özdemir. 

alinti

Çok teşekkür ediyorum dediklerinizi uygulayacağım. Allah razı olsun 💕

Cevaplanmış benzer sorular

Romantik İlişkiler

Hayatıma Normal Şekilde Nasıl Devam Edebilirim?

Üç yılı geçti ayrıldığımızdan beri. Hep eskiyi düşünüyor değilim. Yeni insanlar, meşkaleler gelip geçti hayatımdan. Şimdi üniversiteyi zor da olsa bitirmiş, iş sınavlara girip çıkan ve memleketinde, aile evinde tıkılı kalmış 25 yaşında bir elemanım. Bugün arkadaşımın attığı bir snapte fotoğrafını gördüm. İlk defa içim kor gibi olmadı ama biliyorum ki duygularıma teslim etseydim kendimi etkisi çok daha büyük olurdu. O kadar zaman, o kadar çok duygu, düşünce ve yaşanmışlık geçti ki halimi anlatmak her geçen gün zorlaşıyor. Durmadan yeni satırlar ekleniyor, noktalar hikayeyi bitirmiyor bir türlü. Süreçte neredeyim ben bile karıştırıyorum artık. Buna rağmen, olmayacağını biliyorum hatta olmaması gerektiğini de düşünüyorum, "Geri dönüş olsa keşke" derken bulabiliyorum kendimi. Yaşamın akıntısına bırakıp kendimi, renkleri yeniden görmek için çabalıyorum. Yeni romantik ilişki fırsatlarını bazen ben yok ediyorum belki de bilinçli veya bilinçdışı şekilde. İş bulma derdi, aile içi sıkıntılar, heveslerimin ömrünün bir kuşunki kadar kısa sürmesi ve genel belirsizlik beni çok yoruyor. Yalnızlık vuruyor bazen, bazen en yakın dostumun yanında geçirdiğim bir iki saatin ardından kaçıp evime dinlenmek istiyorum. Durumlar kısaca böyle. Ne tavsiye edersiniz değerli Psikolog Hanım/Bey? İyi günler dilerim ve şimdiden teşekkürler