Bir insan neden aldatır?
Merhaba benim 4 yıllık bir ilişkim var. Benim görebildiğim 3 kere ama biliyorum ki daha fazlası var beni sanal olarak tanışma sitelerinden cinsellik olarak aldattı. Nedenini çok anlamaya çalıştım ama bir türlü anlayamıyorum. Ona bunu tüm içtenliğimle anlamak için sordum ve verdiği tek cevap bilmiyorum oldu. Böyle şeyler yaşandığı için insanlar bu diyeceğime inanmıyorlar ama ben beni sevdiğine inanıyorum. Sevmesine rağmen neden böyle şeyler yaşandı? Şu anda böyle bir şeyin olmadığını olmayacağını söyleyip duruyor ama tabii ben güvenemiyorum. İlişkiye devam edip etmemekte bile karar veremiyorum. Önceden olsa tek düşündüğüm bir daha yapar mı olurdu ama şu an yapılanı da affedemiyorum ki geleceğe bakayım. Neden böyle şeyler yaşanıyor olabilir ? Ve tekrar eder mi böyle şeyler gerçekten. Uzun süre devam etmiş bu her zaman bunun yaşanacağı anlamına mı gelir yoksa insanlar gerçekten pişman olup hatalarından ders alabilir mi ? Ne düşüneceğimi bilemiyorum anlamlandırmak ve bir karar vermek istiyorum lütfen yardımcı olun . Şimdiden çok teşekkür ederim.
Bu soru 23 Nisan 2025 18:16 tarihinde Psikolog Ayşe Tuba Aksakallı tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Yazdıklarınızı okurken o karmaşık hüznü ve ilişkinizde güvenin sarsılmasıyla oluşan derin kırılmayı derinden hissediyorum. Güvenin bir ilişkideki o temel taşlardan biri olduğunu hepimiz biliriz ve onun zedelenmesi gerçekten de insanın iç dünyasında büyük bir fırtına yaratabilir. Siz de tam olarak böyle bir çelişkinin içindesiniz anladığımız kadarıyla: Bir yandan o kişiye karşı hala canlı olan hisleriniz var, diğer yandan ise yaşadıklarınızın yarattığı o derin kafa karışıklığı ve güven kaybı... Ne kadar zor bir durum, değil mi?
Sevdiğiniz birinin aynı zamanda size en çok acı veren kişi olması, insanın inancını, hayata bakışını ve en önemlisi kendine duyduğu değeri derinden sarsabiliyor.
Bazen, karşı tarafın o çaresiz "neden yaptım ben de bilmiyorum" ifadesi, işin aslında düşündüğümüzden çok daha karmaşık olabileceğine işaret ediyor olabilir. Eğer o kişi kendi davranışlarının kökenini bile anlamlandıramıyorsa, sizin de bu durumu anlamakta ne kadar zorlandığınızı tahmin edebiliyoruz. Türkiye'de "affetmek" ve "devam etmek" konuları etrafında maalesef büyük toplumsal baskılar olabiliyor. Çevrenizdeki insanlar kimi zaman "affet gitsin, zamanla geçer" gibi yüzeysel yorumlar yaparken, kimi zaman da "sakın unutma, bir daha asla güvenme" diye sizi uyarabiliyor. Oysa bu durumun iç yüzü, dışarıdan görünenlerden çok daha farklı, değil mi? Siz de tüm bu farklı sesler arasında kendi gerçek hisleriniz ve yaşadıklarınızla baş başa kalıyorsunuz.
Belki de içinizde, o ilişkiye emek vermiş, geçmişteki güzel anılara sımsıkı tutunan bir yanınız var. Ama aynı zamanda, yeniden benzer bir hayal kırıklığına uğrama korkusu da içinizi adeta kemiriyor gibi... Zihniniz bazen o tanıdık, acı veren sorularla dolup taşıyor: "Beni seviyor ama neden bana böyle davrandı?", "Bu nasıl olabilir?". İnsanlar genellikle sevgiyle sadakati birbirine eşdeğer görmek istese de; maalesef bazen bireyin kendi içsel eksiklikleri, tatminsizlikleri ya da bağımlılıkları ilişkiden tamamen bağımsız nedenlerle ortaya çıkabiliyor. Yani, o sevgi ile sadakat arasındaki bağ, sandığınız kadar keskin ve net çizgilerle ayrılmıyor olabilir.
Bu karmaşık süreçte, beraberce üzerine düşünmemiz gereken birkaç önemli nokta olabilir: O kişi, yaşadıklarından sonra gerçekten samimi bir pişmanlık duyuyor mu? Kendi davranışlarının altında yatan nedenleri anlamak ve bu davranışları değiştirmek için gerçek bir çaba gösteriyor mu? Hatalarını sadece yakalandığı için "bir daha olmayacak" diyerek geçiştirmekle, derin bir pişmanlıkla yüzleşmek ve sorumluluk almak arasında çok büyük bir fark vardır. İkinci olarak, siz bu ilişkinin içinde yeniden güven inşa etmek için tam olarak neye ihtiyacınız olduğunu biliyor musunuz? Belki de bu sorulara dürüstçe cevap vermek, vereceğiniz kararda size önemli bir yol gösterici olabilir.
Kimi zaman danışanlarımız, benzer bir sürecin ardından kendilerine şu önemli soruları sorarlar: "Ben bu ilişkinin içinde kendimi hala gerçekten değerli ve güvende hissediyor muyum?", "Geçmişte yaşanan o acı olayları ne kadar geride bırakabiliyor ve önüme net bir şekilde bakabiliyor muyum?". Eğer zihninizde sürekli bir huzursuzluk, tetikte olma hali ya da o kemirici kuşku duygusu varsa, bu ilişkinin içinde kalmaya çalışmak uzun vadede size daha fazla zarar verebilir. Tam tersine, belli sınırlar ve sağlıklı bir iletişim kurulabildiği bir süreçte, ilişkiler yeniden güven temelinde de şekillendirilebilir. Ancak bu, sadece karşı tarafın "söz vermesiyle" değil; davranışsal anlamda da somut değişiklikleri gözlemleyebildiğinizde mümkün olur.
Şu anda belki de en çok ihtiyacınız olan şeylerden biri, kendi duygularınıza karşı dürüst olmak ve kendinize şu soruları sormak olabilir: "Bu ilişkiye kalarak aslında neyi umut ediyorum?", "En büyük korkularım neler?", "Benim için affetmek ve yeniden güvenmek tam olarak ne anlama geliyor?". Size küçük bir egzersiz önermek istiyoruz: Sakin bir zamanda oturun ve sessizce, sadece kendi hislerinizi, düşüncelerinizi bir kağıda dökün. Bu egzersizde onun davranışları değil, tamamen sizin yaşamınız ve sizin en derin ihtiyaçlarınız merkezde olsun. Kimi danışanlarım bu tür yazma egzersizlerinin ardından, kalplerinin aslında hangi yöne doğru çekildiğine dair önemli ipuçları bulabildiklerini ifade ediyorlar.
"Tekrar olur mu?" sorusuna gelince... Elbette ki hiç kimse geleceği kesin bir şekilde öngöremez; fakat eğer geçmişte benzer davranış kalıpları tekrar ettiyse ve değişim için gerçek, somut bir çaba görülmeden sadece sözlere güvenmek gerekirse, bu durum çoğu zaman yanıltıcı olabilir. Ancak bazen, bir insan gerçekten bir dönüm noktası yaşar, hatalarından ders çıkarır, değişir ve kişisel olarak büyür... İşte tam da bu noktada sizin kendi içsel sezgileriniz, o kişinin samimiyeti ve size gösterdiği gerçek değişim çabası, bu karanlık yolda size ışık tutacaktır.
Şu anda adeta önemli bir yol ayrımındasınız. Lütfen kendinize izin verin ve kararınızı aceleye getirmeyin. Bazen en derin ve en doğru cevaplar, yaşadıklarınızı yavaşça sindirmek, kendinize karşı şefkatli olmak ve o iç sesinizi tüm açıklığıyla duyduğunuz anlarda ortaya çıkar.
Aklınızda hala netleşmeyen sorular varsa, lütfen çekinmeyin, beraberce biraz daha detaylandırabiliriz. 🌿 Unutmayın, bu zorlu süreçte yalnız değilsiniz.
Sorunuz sizin için bir cevap olabildiyse, puanlayabilir ve görüşünüzü bizimle paylaşabilirsiniz. Bizlere sorularını yöneltmek isteyen başka arkadaşlarınız varsa onların da yararlanmasını sağlayabilirsiniz.
Sağlıklı günler dilerim.
Sevgiyle kalın.
Psikolog
Ayşe Tuba Aksakallı....