Psikoloji

bir şeyler anlatırken ağlamak istemiyorum

Gizli Kullanıcı27 Nisan 2025 06:57

Merhaba

ben 20 yaşındayım genellikle babamla annemle konuşurken ağlıyorum veya gözüm doluyor ve bu konuşma herhangi bir şey olabiliyor özellikle duygusal şeyler değil mesela bi olay anlatıyorum babamlar ters bir şey dediğinde ben de aksini savunduğumda ağlamaya başlıyorum ve genellikle kendimi savunmaya geçtiğim an ağlamaya başlıyorum kendimi rahatsız hissediyorum sürekli ağlayınca ailemde alay ediyor bu tür şeyler özgüvenimi çok düşürüyor.

Bu soru 6 Mayıs 2025 12:51 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba sevgili danışan,


Paylaştığın bu durum, senin iç dünyanda yaşadığın incinmişliği, duygusal hassasiyetini ve aile içindeki iletişimde ne kadar zorlandığını çok açık bir şekilde gösteriyor. Özellikle herhangi bir olayı anlatırken ya da kendini savunmak zorunda kaldığında istemsizce ağlaman, duygularının aslında ne kadar bastırılmış ve ihmal edilmiş olduğunu gösteren önemli bir işaret. Bu durum seni hem aile içinde hem de kendinle kurduğun ilişkide rahatsız ediyor olabilir. Ağladığın için küçümsenmek, hafife alınmak ya da alay edilmek gibi tutumlara maruz kalman, zamanla seni sadece savunmasız hissettirmekle kalmaz, aynı zamanda kendi duygularına karşı da utanç duymana neden olabilir. Ve duygularına utanarak bakmak, zamanla özsaygıyı zedeleyen en güçlü faktörlerden biri hâline gelir.


Öncelikle şunu söylemek isterim: Senin yaşadığın bu durum ne zayıflık ne de kişilik sorunu. Bu, yıllar içinde öğrenilmiş, içselleştirilmiş bir savunma mekanizması. Özellikle çocuklukta duygularına karşı yeterince duyarlılık gösterilmeyen, kendini güvende hissetmeyen ya da tartışma anlarında hemen bastırılan bireylerde, duygular birikir ve sonunda savunma anlarında ağlama olarak dışa vurur. Çünkü zihnin o anda tehdit algılıyor olabilir. Belki baban ya da annenle konuşurken söyledikleri seni küçümsüyor, suçluyor, yok sayıyor gibi hissediyorsun. O an kendini savunmaya çalıştığında ise zihnin seni ‘tehlike var’ diye uyarıyor ve bedensel tepki olarak gözyaşı devreye giriyor. Bu tepki, mantıkla engellenebilecek bir şey değildir. O yüzden kendine “neden böyleyim” diye kızmak ya da utanmak yerine “bu tepki neden geliyor?” diye sormak seni daha sağlıklı bir noktaya taşır.


Senin verdiğin örnek çok kıymetli: Sadece duygusal konularda değil, basit bir olay anlattığında bile savunma ihtiyacı hissettiğinde ağlıyorsun. Bu, aile içinde kendini ifade ederken güvenli bir alanın olmadığını hissettiğine işaret eder. Özellikle babanın ya da annenin ters tepkisi seni hemen ağlatıyorsa, bu onların senin düşüncelerine değer vermediğini ya da senin duygularını görmezden geldiğini düşündüğün anlamına gelebilir. Ve bu duygu —anlaşılamamak— insanı en çok ağlatan hislerden biridir. Çünkü yalnızca söylediklerin değil, kimliğin de bastırılıyor gibi hissedilir.


Ailedeki alaycı tutum, bu durumu daha da zorlaştırıyor. Belki sana ‘çok duygusalsın’, ‘yine ağlıyorsun’, ‘bir şey anlatamadık sana’ gibi sözler söylüyorlar. Oysa bu sözler sadece ağlamanı değil, kendi iç sesini de bastırmana neden oluyor. Zamanla sen de duygularını bastırmayı, anlatmamayı, içe kapanmayı bir çözüm sanabilirsin. Ama bu çözüm değil, bir suskunluk olur. Ve suskunluk, insanın öz değerini yavaş yavaş siler. Çünkü insanlar, duyuldukça ve anlaşıldıkça kendilerini değerli hissederler. Senin ihtiyacın olan şey, ağlamanı bastırmak değil; ağlamaya neden olan içsel yükleri hafifletmek. Çünkü gözyaşı bir sonuçtur. Asıl konu, gözyaşını getiren duyguların ve bu duyguların nereden geldiğinin anlaşılmasıdır.


Peki ne yapabilirsin? İlk adım, ağlamanı bir zayıflık gibi görmeyi bırakmak olabilir. Ağlamak, duygularının dışa vurumu ve senin en insani halindir. Ama ağlamanın seni rahatsız etmesini anlayabiliyorum. Bu yüzden kendini savunma anlarını güçlendirmek için bazı adımlar atabilirsin. Örneğin, bir konuyu savunmadan önce derin bir nefes al, zihninde üç cümle belirle: “Ne anlatmak istiyorum?”, “Neyi hissettim?”, “Karşı tarafa ne aktarmak istiyorum?” Bu üç soruya verdiğin yanıtlar, seni ağlatacak o ani çıkışı biraz yavaşlatabilir. Çünkü beyin düzenli ve planlı bir akışı takip ettiğinde, ani duygusal patlamalar azalır.


İkinci olarak, ailene karşı koyduğun tepkileri içinden değil, kağıt üzerinden dışa vurmayı deneyebilirsin. Örneğin, seni rahatsız eden bir konuşmayı gece yatmadan önce yaz. O anda yaşadığın duyguyu tanımla, ne hissettiğini ifade et. Bu egzersiz, hem duygularını tanımanı sağlar hem de o duygunun gerçek kökenini görmeni kolaylaştırır. Üçüncü olarak, “öfke, haksızlık, anlaşılmama” gibi duygularını tanımlayan bir duygular listesi oluştur. Her ağladığında bu listeye bak ve o an hangi duygunun seni etkilediğini tespit etmeye çalış. Çünkü bazen ağladığımız şey, anlattığımız konu değil; o an içimizde canlanan başka bir hatıradır.


Sevgili danışan, senin ihtiyacın, anlatırken ağlamamayı öğrenmek değil, kendini anlatabileceğin güvenli ilişkiler inşa etmektir. Bu ilişkiler içinde sadece kelimelerin değil, duyguların da saygı görmeli. Ailen sana bunu veremiyor olabilir ama bu senin değersiz olduğun anlamına gelmez. Sen kendi duygularını tanıdıkça, ağlamanı tetikleyen noktaları fark ettikçe, zamanla hem kelimelerin hem de sesin güçlenecek. Ve en önemlisi, kendini savunmak zorunda kalmadığın yerlerde daha çok var olmayı öğreneceksin.


Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğin farklı bir soru veya aklına takılanları sorabilirsin.


Sevgiler,

Psikolog Betül Canbel