Boşanırken nasıl çocuklarımı koruyabilirim

Öncelikle Merhabalar ,

Bu sürecin sizi ne kadar derinden etkilediğini ve omuzlarınızda ne büyük bir yük olduğunu hissedebiliyorum. İçinde bulunduğunuz bu durum, hem sizin hem de çocuklarınız için zorlayıcı ve karmaşık bir yol. Kendi iç dünyanızda yaşadığınız yorgunluk ve çaresizlikle mücadele ederken, bir yandan da çocuklarınızı, onların duygularını koruma isteğinizin sizi nasıl güçlü kıldığını görebiliyorum. Biliyorum, bazen her şey çok ağır geliyor ve devam etmek için gücünüz kalmıyor gibi hissediyorsunuz. Böyle zor dönemlerden geçerken bu şekilde hissetmek birey olmanın doğal bir parçası aslında.

Çocuklarınızla ilgili kaygılarınız gerçekten çok anlaşılır. Onları korumak, mümkün olduğunca az etkilenmelerini sağlamak istediğinizi açıkça hissettim. Böyle zamanlarda, “Ne söylesem? Söylemesem de bir şekilde hissedeceklerdir.” ya da “Anlatmalı mıyım, nasıl anlatırım?” gibi düşünceler arasında gidip geldiğinizi tahmin edebiliyorum. Çocuklarla konuşurken kelimeleri seçmek, ne kadarını ve nasıl aktaracağınızı belirlemek çok zor olabilir. Hele eşinizle aranızda çözülemeyen sorunlar varsa, bu sorumluluk daha da ağırlaşır.

Bu noktada, çocuklarınızın yaşları ve gelişim düzeyleri önemli bir rehber olabilir. Küçük çocuklar için somut, net ve basit ifadeler genellikle daha anlaşılırdır; örneğin, eğer kararınız net ise “Babanla bir süre ayrı yaşayacağız” demek gibi. Bazı ebeveynler, böyle konuşmaları birlikte ve sakin bir ortamda, suçlayıcı olmayan bir dille yapmaya özen gösteriyor. Bu süreçte eşinizle birlikte çocuklarınızla konuşmak ve onların kendisini güvende hissetmesi onları daha çok rahatlatacaktır. Tabii ki, siz de bir bireysiniz ve duygularınızla baş etmek bu süreçte kolay olmayabilir. Ancak çocukların kendi duygularının da görülmeye, duyulmaya ihtiyacı olduğunu unutmamak önemli. Onların sorularını cevapsız bırakmamak, kendi hislerinizi de kısa ve açık şekilde paylaşmak genellikle işleri kolaylaştırır. Çocuklarınıza yaklaşırken, onların dünyasında neler olup bittiğini anlamaya çalışmak ve duygularını açıkça ifade etmeleri için onlara alan tanımak çok kıymetli. Öfke, korku, üzüntü gibi zor duygular yaşadıklarında onları yargılamak ya da susturmaya çalışmak yerine, “Bunu hissetmen çok doğal” demek, onların kendilerini güvende hissetmelerine yardımcı olur. Ayrıca, günlük rutinlerde mümkün olduğunca tutarlı ve öngörülebilir olmaya çalışmak, çocukların güven duygusunu destekler. Örneğin, uyku saatleri, yemek saatleri gibi alışkanlıkları korumak, çocuklarda belirsizlikten kaynaklanan stresi azaltır.

Unutmayın ki çocuklar, anne babalarının yanında olduklarını ve onları sevdiklerini hissetmek isterler. Bu yüzden onlara sık sık sevgi ve destek göstermeye çalışmak, el ele tutuşmak, sarılmak gibi basit ama güçlü davranışlar bile büyük fark yaratır. Ayrıca, onların sorularına sabırla cevap vermek ve her zaman yanlarında olduğunuzu göstermek, duygusal bağınızı güçlendirir.

Kendi içinize dönecek olursak, güçsüz ve yorgun hissetmeniz çok doğal. Ancak, bugün atacağınız küçük adımlar bile önemli ve sizi biraz olsun rahatlatabilir. Derin nefes almak, sıkışan duygularınıza birkaç dakika izin vermek, kısa yürüyüşler yapmak ya da gün içinde birkaç dakikanızı “Bugün beni en çok ne zorladı?” diye düşünmeye ayırmak size iyi gelebilir. Böyle küçük mola alanları, yüklendiğiniz stresi hafifletmekte oldukça etkili olabilir.

Bu süreci tek başınıza yaşamanız gerekmiyor. İster küçük ister büyük her türlü duygu ve düşüncenizi buraya yazabilirsiniz; bu bile bazen en güçlü adımlardan biridir. Eğer isterseniz, çocuklarınızın yaşları ya da eşinizle ilgili süreçler hakkında aklınıza takılan şeyleri paylaşmak isterseniz, size daha fazla destek sağlamaktan mutluluk duyarım. Burada olduğumu unutmayın.

Sevgiyle,

Uzman Klinik Psikolog Aslı Soylu