Çok fazla düşünüyorum bunu nasıl yenebilirim
Genel olarak kendi içimde kafama çok fazla şey takarım ama bunu dışarıya pek yansıtmam bu durumu kendi içimde de yaşamak istiyorum genel olarak çok düşünüyorum nasıl yenebilirim bu durumu yaptığım hiçbirşeyden zevk almıyorum bu aralar bazen böyle oluyor arada depresyon gibi bir şey sanırım enerjimi düşük hissediyorum bu durumu nasıl normale çevirebilirim desteğe ihtiyacım var yardımcı olursanız çok memnun olurum
Bu soru 8 Ekim 2025 06:28 tarihinde Uzman Klinik Psikolog Gül buket Mınak tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba,
Kafanın sürekli dolu olması, geçmişe takılma, gelecek hakkında kaygı duyma ya da “niye böyle hissediyorum” diye sorgulama hali zihinde sürekli bir düşünce trafiği yaratır. Buna “zihinsel ruminasyon” denir. Yani düşünmenin kendisi seni çözüm yerine yorgunluğa götürür. Zihin, seni korumak ister; “neden böyle hissediyorum?” sorusuyla anlam arar. Ama bir noktadan sonra bu, çözümden çok bir döngüye dönüşür.
Bu noktada “bu durumu nasıl yenebilirim?” diye sorman, aslında çok değerli bir içsel adım. Çünkü farkında olmak, değişimin ilk basamağıdır. Kendini yeniden dengeye getirmek için birkaç önemli noktaya değinmek isterim: Öncelikle, düşüncelerini bastırmaya çalışmak yerine onları fark et ama onlarla özdeşleşme. Yani bir düşünce geldiğinde “neden bunu düşünüyorum?” demek yerine, “şu anda zihnim bunu düşünüyor, ama ben bu düşünce değilim” demeyi dene. Bu farkındalık, seni düşüncelerin ağırlığından yavaş yavaş uzaklaştırır. İkinci olarak, duygularını paylaşmak çok önemlidir. Sen her şeyi içinde yaşadığını söylüyorsun, ama bazen duyguları paylaşmak onları hafifletir. Bu bir arkadaşla konuşmak, bir günlük tutmak ya da terapi desteği almak olabilir. İnsan duygularını paylaştığında, o yükün tamamı ortadan kalkmasa bile taşınabilir hale gelir. Üçüncü olarak, şu anda hiçbir şeyden zevk alamadığını söylemişsin. Bu genellikle depresif bir ruh hali belirtisidir. Ancak her depresyon klinik düzeyde olmak zorunda değildir. Bazen bu, geçici bir “duygusal donma” dönemidir. Bu dönemde beyin zevk merkezlerini biraz kapatır, çünkü aşırı stres altındadır. Burada kendine “zevk almak zorundayım” baskısı kurmak yerine, küçük şeylerle başlamak gerekir. Bir yürüyüş, sevdiğin bir şarkı, bir fincan kahve her biri beynine yeniden “yaşam var” mesajı verir.
Son olarak, enerji düşüklüğü genellikle duygusal tükenmişlik belirtisidir. Dinlenmek sadece uyumak değildir; bazen zihinsel bir detoks da gerekir. Gün içinde kendine kısa süreli “düşüncesiz anlar” yaratmaya çalış. Bu, meditasyon, nefes egzersizi ya da sadece sessizce oturmak olabilir. Zihnin sustuğunda, duygular kendiliğinden toparlanmaya başlar.
Tüm bunları yaparken kendine karşı sabırlı ol. Çünkü “normale dönmek” bir anda olmaz. Sen şu anda farkındalık aşamasındasın, bu çok kıymetli. Bir şeyleri fark ettiğin anda, değişim zaten başlamıştır. Şunu bilmeni isterim: Bu halin kalıcı değil. Bu bir dönemeç, bir ara durak. Zihnin ve bedenin, sana “biraz dur, dinlen, kendini duy” diyor. Onu dinlersen, zamanla o enerji, o zevk, o yaşama isteği yeniden dönecektir.