Psikoloji

Duygularımı anlamlandıramıyorum

Gizli Kullanıcı3 Haziran 2025 15:52

Son 1 senedir yaşadıklarımdan sonra tahammül seviyem bitmiş durumda. İnsanların ne kadar menfaatçi ne kadar iki yüzlü olduğunu görünce her şeyden yoruldum. Bir arkadaşım kendini o kadar iyi bir insan maskesi altında gösteriyor ki bana alttan alta laf sokuyor ama bunu söyleyince sen de sorun var diyerek beni manipüle ediyor. Yaşadığım olaylara hak veriyor ama günün sonunda benimle anlamlandıramadığım bir güç savaşı halinde. Sürekli başka konular üzerinden bana laf sokuyor. O kadar sıkıldım ki artık bu durumdan bir iyi bir kötü anlamıyorum. Ben iyi olmaya çalışıyorum.

Bu defa başka konular üzerinden benimle sohbet eder gibi eksiklerimi yüzüme vuruyor. Bir nevi zayıflıklarımı. Alttan alta bundan zevk aldığına eminim ama ben iyi insanım ayaklarını oynuyor. Çünkü ortak arkadaşlarımız var ve benim onun ne kadar yanında olduğumu biliyorlar kendini kötü bir duruma da sokmak istemiyor. Benim en ufak açığımı hemen bulup etiketleyip herkese bunu kullanıyor. Aramızda bir konu geçti ve ben çok üzülmüştüm o konuda bunu belli ettim sonra o konu üzerinden defalarca beni alttan alta iğneliyor. Çok yoruldum. Kendisi benim tek yakın arkadaşım ve iyiye de gitmiyor ilişkimiz her geçen gün kendimi durup düşünürken buluyorum. Bak yine burada bunu demek istemiş diye. Aynısını ben yapınca gülüyor tepkisini gülerek veriyor.

Onunda bu savaşa girmek istemiyorum ama böyle içten içe laf sokmadan duramıyor bana. Lütfen yardımcı olun gerçekten psikolojik olarak çok yoruldum. Zaten kendi meselelerim var bir de bu konuyla uğraşıyorum. Yakın görüp paylaşacak hiç samimi insan bulamıyorum artık.

Bu soru 4 Haziran 2025 11:10 tarihinde Psikolog Aysel Kacak tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Sevgili danışanım,

Merhabalar.Anlattıklarınızdan anladığım kadarıyla, uzun süredir içinde bulunduğunuz bu ilişkide kendinizi hem duygusal olarak yorgun, hem de güvensiz hissediyorsunuz. Sanki sürekli tetikte olmanız gereken, söylediklerinizin çarpıtıldığı ve duygularınızın geçersizleştirildiği bir döngüye hapsolmuşsunuz gibi görünüyor. Bu da zamanla tahammül seviyenizi düşürmüş, hayal kırıklığını ve içsel yorgunluğu artırmış olabilir.

Yakın hissettiğiniz birinin, iyi niyet maskesiyle sizi kırması, alttan alta laf sokarak sizi küçük düşürmesi ve ardından bu durumu inkâr etmesi gerçekten yıpratıcı bir durum. Özellikle de bu kişi çevrenizdeki tek yakın arkadaşınızsa, böyle bir bağa mesafe koymak, duygusal olarak daha da zorlayıcı bir hal alabilir. Anlaşılamama, yalnız kalma korkusu ya da “belki de ben yanlış anlıyorumdur” düşüncesi arasında sıkışmak çok anlaşılır bir durumdur.

Bahsettiğiniz gibi, biriyle bir olay yaşayıp bunun etkisini dile getirdiğinizde, bu konunun daha sonra tekrar tekrar size karşı bir silah gibi kullanılması, kişinin samimiyetini sorgulatır. Bu tarz iğneleyici, üstü kapalı ve bazen de mizah kılığına sokulmuş eleştiriler; zamanla kişinin özsaygısında kırılmalara neden olabilir. Hele ki siz de bu durumu analiz edip fark etmeye başladıkça, kişinin sizin üzerinizde bir güç kurmaya çalıştığını düşünmeniz hiç de yersiz değil.

Bu tür ilişkilerde genellikle bir ikilem yaşanır: "Ya ben hatalıysam?", "Ya onu kaybedersem?" gibi sorgulamalarla, bir yandan o kişiye karşı kızgınlık duyarken bir yandan da ilişkinin tamamen kopmasını istememek çok yaygındır. Sizin de belirttiğiniz gibi, kendinizi zaman zaman onun söylediklerini analiz ederken, niyetini anlamaya çalışırken bulmanız, aslında duygusal anlamda oldukça meşgul olduğunuzu gösteriyor. Bu da enerjinizi sömüren bir döngüye dönüşebilir.

Bu noktada belki şunu düşünmek faydalı olabilir: Bu kişiyle aranızda geçen konuşmalar, size daha çok hangi duyguları bırakıyor? Konuştuktan sonra kendinizi güçlü ve desteklenmiş mi hissediyorsunuz, yoksa kırılmış ve huzursuz mu? Bazen duygusal yükü çok ağır gelen ilişkilerde, kısa da olsa bir mesafe koymak; kişinin kendi iç sesini yeniden duymasını kolaylaştırabilir. Bu mesafe, büyük bir kopuş olmak zorunda değil; sadece sizi merkeze alarak, ne hissettiğinizi daha net duyabilmeniz adına bir alan olabilir.

Sevgili danışanım ,belirtmeliyim ki ;Sınır çizmek her zaman kolay değildir, özellikle ortak çevreler varsa ya da karşı taraf manipülatif bir tutum içindeyse. Ama sınır çizmek, karşınızdaki kişiyi kırmak değil; kendinizi korumak anlamına gelir. Örneğin, bir dahaki iğneleyici yorumda, çok sert tepkiler vermeden ama net bir ifadeyle şöyle diyebilirsiniz: “Bu söylediğin bende kötü bir his uyandırdı, bunu duymak beni rahatsız etti.” Zamanla, bu tür tepkiler hem sizin duygularınızı sahiplenmenizi sağlar hem de karşı tarafın sınırlarınıza daha çok dikkat etmesine yol açabilir.

Son olarak, ''Yakın görüp paylaşacak hiç samimi insan bulamıyorum artık'' cümlenizden bu sürecin yalnızca bu arkadaşlıkla ilgili olmadığını, genel olarak da kendinizi yalnız hissettiğinizi, güvenebileceğiniz biriyle içtenlikle konuşmakta zorlandığınızı görüyorum. Bu yalnızlık hissiyle baş etmek zorlayıcı olabilir ama bu yaşadıklarınızı paylaşmanız, iç dünyanızda bir kapı aralanmasını sağlıyor. Belki de bu yazdıklarınız, daha derindeki başka kırılmaların da bir ifadesi olabilir.

Eğer içinizde başka sorular varsa ya da bu yaşadığınız döngüyü daha detaylı konuşmak isterseniz, yeni bir soru başlığı açarak yazabilirsiniz.(Sorunuzun başında ismimi belirtebilirsiniz)

Bu süreçte yakınlarınızdan veya bir uzmandan destek almaktan lütfen çekinmeyin.


Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.


Sevgilerimle,Psikolog Aysel Kacak