Romantik İlişkiler

Erkek arkadaşıma olan güvensizliği aşamıyorum

Gizli Kullanıcı9 Aralık 2025 08:25

Erkek arkadaşımla 4-5 yıllık bir ilişkimiz var. Sosyal medyadan başladı, ben arkadaşça yazdım ve konuşmaya başladık uzak mesafe gitti. ilişkimizde bir kaç kez yalanlar oldu güvensizlik yarattı tabi ki. fakat bir şey var ki içinden çıkamıyorum. 2 yıl kadar önce bilgisayarı bendeyken şifre yöneticilerinde bir arkadaşlık uygulaması olduğunu gördüm. şifre yoktu ama oraya kaydolmuştu giriş bir şekilde. ve elimde gmaili vs açık olmasına rağmen uygulamaya girip kontrol etmedim :( kendisine uzaktan sordum inkar etti, sonra bir araya geldiğimizde telefonuna bir uygulama indirip bu uygulamayı daha önce indirdiği ilk tarihi görebildim. tarihi biz tanışmadan önce çıktığı için, üstünde durmadım nedense. halbuki biz birlikteyken de indirip silmiş olabilirdi bunları kontrol etmedim ya da uygulamayı açıp bakmadım bile yok ya yapmamıştır diye. ama sonra bi kaç yalanını görünce aslında bunun da yalan olduğuna inandım ve 2 yıldır bunu aşamıyorum. bana evlenme teklifi etti, tüm sosyal medyalarını sorun oluyor diye kapattı, telefon bilgisayar erişebiliyorum ama bu olayı aşamıyorum. o gün bilgisayar karşımdayken o uygulamaya girip neden bakmadığım konusunda kendimi suçluyorum. erkek arkadaşım da bu durumdan çok yorgun ama ben kullanmadım demek dışında bir şey yapmıyor. e indirmedim de demiştin deyince, indirip sildim herhalde hatırlamıyorum diyor. ben ne yapacağım? bunu düşünmediğim tek bir gün yok.

Bu soru 10 Aralık 2025 18:09 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Yaşadıklarını okuduğumda, yıllardır içinde taşıdığın o sıkışmışlığı, bir türlü netteşmeyen bir olayın ilişki içinde nasıl büyüyüp seni yorduğunu ve zihninin sürekli aynı yere dönmekten nasıl yorulduğunu görebiliyorum. Uzun yıllara yayılan bir ilişkinin içinde güven kırıkları yaşamak zaten başlı başına zorlayıcıyken, üzerine bir de açıklığa kavuşmamış bir uygulama olayı eklenince, bunun zihninde “içinden çıkılamayan bir düğüm” hâline gelmesi çok ama çok anlaşılır. Bu durum bir zayıflık değil; insan psikolojisinin belirsizliğe verdiği doğal tepkidir.


Yaşadığın şey teknik olarak bir “güven problemi” kadar, aynı zamanda bir kendini suçlama döngüsü. Çünkü hikâyenin en yoğun kısmı şu cümlede: “O gün açıp bakmadım, neden bakmadım?” Zihnin sürekli oraya dönüyor, çünkü cevaplanmamış sorular beyni rahat bırakmaz. Bazen belirsizlik, gerçeklikten daha yorucu olur. Bir insan bir olayın kendisini değil, onun yarattığı “boşluğu” takıntı hâline getirebilir.


Şunu bilmeni isterim: O gün bakmaman, o günkü şartlarda kendini koruma biçimindi. İnsan bazen gerçeği kaldıramayacağını düşündüğü için yüzleşmek istemez. Bu bir zayıflık değil, tamamen içsel bir savunmadır. Bugünün aklıyla geçmişi yargılamak kolaydır ama adil değildir. O günkü sen, o anki bilgi ve duygu kapasitesiyle elinden geleni yapmıştı.


Şu noktalar güven duygusunu zedelemiş:

Daha önce yalanlar olması

O uygulama konusunda önce “indirmedim” deyip, sonra “belki indirip silmişimdir” demesi

Olayın net açıklanmamış olması

O an için seni rahatlatacak kadar açık, tutarlı ve sorumluluk alan bir tavır göstermemesi


Güven, sadece “şu an telefonuna bakabiliyorum” demek değildir. Güven dediğimiz şey, tutarlılık + açıklık + duygusal sorumluluk üçlüsüyle kurulur. Partnerinin “yapmadım işte, ne yapayım daha” tarzı tavrı seni rahatlatmıyor çünkü bu cümle savunma içeriyor; duygusal bağ kurmuyor. Senin ihtiyacın ise şu: Seni anlaması, o gün yaşadığın duyguyu ciddiye alması, “Bu olay seni neden bu kadar etkiledi?” diye merak duyması, içindeki belirsizliği azaltacak bir açıklık, güven kırığını tamir etmeye gönüllü bir duruş. O ise yorulduğunu söylüyor ve bu iletişim açığını doldurmuyor. Bu nedenle mesele “o uygulamayı indirip indirmemesi”nden çok daha derine iniyor.


Zihnindeki döngü neden iki yıldır hiç durmuyor?


Çünkü: Belirsizlik+ Kaygı= Kontrol isteği + Suçluluk +Tekrar belirsizlik şeklinde işleyen bir iç sistem oluşmuş.


Bu sistem birkaç nedenle besleniyor:


Olay net bir şekilde kapanmadı.


Partnerin duygusal sorumluluk almak yerine savunmada kalıyor.


Senin aklın “ya gerçekten indirdiyse?” sorusunu sonsuz defa döndürüyor.


“O gün bakmadım” düşüncesi, suçluluğu tetikleyip döngüyü büyütüyor.


İnsanın kendi kendine çıkamayacağı döngüler bunlar; o yüzden yalnız başına çözmekte zorlanman çok doğal. Bu olayın gölgesiyle bir ilişki uzun vadede yürümez. Ama bu ilişki bitecek anlamına da gelmez. Burada kritik olan şu: Partnerinin savunmadan çıkıp duygusal sorumluluk alması. Sırf telefonunu açması, sosyal medya kapatması, kontrolü sana bırakması yeterli değil. Çünkü güven teknik olarak değil, duygusal olarak kuruluyor. Sen ise şu anda geçmişteki kırığın bugüne taşınmasıyla, bir nevi “içsel alarm hâli” yaşıyorsun. Bu alarm sönmeden gerçek güven hissi oluşmuyor.


Kendine sorman gereken üç soru

1. Soru: Bu olayın beni en çok yaralayan kısmı ne?

Yalan ihtimali mi?

Netlik olmaması mı?

Kendimi değersiz hissetmem mi?

Yoksa kontrol edemediğim bir belirsizlik mi?


2.Soru: Partnerimin açıklamaları bu yarayı iyileştirmeye yeterli mi?


3.Soru: Güven duygusu yeniden kurulabilir mi, yoksa içimde bir duvar mı oluştu?


Bu duyguyu aşmak kendini zorlayarak, düşünmemeye çalışarak olmaz. Tam tersine: O gün yaşadığın suçluluk duygusunu, içindeki belirsizliği, partnerinin tutarsızlığının sende yarattığı kırığı, “Tekrar olursa?” kaygını ve zihninde büyüyen ihtimalleri ele alman gerekiyor. Bunun için en etkili yol, bu konuyu profesyonel bir gözle çalışmak. Çünkü yaşadığın şey klasik bir “güven kırığı” değil; bir düşünme döngüsü. Bu ikisi mutlaka profesyonel bir destekle çok daha hızlı iyileşir.


Bir psikologla görüşmek ne sağlar?


O gün neden bakmadığınla ilgili suçluluğu çözersin.


Zihnindeki döngüleri yönetmeyi öğrenirsin.


Gerçeği değil, ihtimalleri büyüten düşünce kalıplarını fark edersin.


Güven algının neden tamir olamadığını çözersin.


İlişkinin geleceği için daha net karar verebilirsin.


Eğer bu durum uykunu, odaklanmanı, günlük yaşantını etkileyecek kadar büyüdüyse, bir psikiyatrist değerlendirmesi de destekleyici olabilir.


Sevgili danışan, yaşadığın şey senin hatan değil. Tek başına aşmakta zorlanıyor olman da bir zayıflık değil. Bu tam olarak profesyonel destekle çözülebilecek bir süreç.


Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğin farklı bir soru veya aklına takılanları sorabilirsin.


Sevgiler,

Psikolog Betül Canbel

💪 Psikoloğun Önerdiği Egzersizler

1
4-7-8 Nefes Tekniği
4-7-8 nefes tekniği, bedenin doğal gevşeme tepkisini harekete geçirerek stresi azaltan, uykuya geçiş...
Nefes Egzersizleri⏱️ 3 dakika
Psikoloğun Notu: Bu egzersizin size iyi geleceğini düşünüyoruz.
Egzersizi açmak için tıklayın →
2
Bulut Meditasyonu
Bulut meditasyonu, zihinden geçen düşünceleri yargılamadan fark edip nazikçe bırakmayı öğretir. Düşü...
Meditasyon⏱️ 4 dakika
Psikoloğun Notu: Bu egzersizin size iyi geleceğini düşünüyoruz.
Egzersizi açmak için tıklayın →

Yasal Bilgilendirme: Bu içerik tanı ve tedavi niteliği taşımayan, genel psikolojik bilgilendirme amaçlıdır.

Cevaplanmış benzer sorular