Aile

Eşim sakin ve iletişimsiz biri nasıl dengelerim?

Gizli Kullanıcı14 Kasım 2024 21:07

Merhaba. Ben ikizler burcu hareketli konşkan değişken iletişime açık biriyim. Eşimde tam tersi iletişimi zayıf biri aslnda iş ile alakalı konularda iletişimi iyi oluyor benimle evde çocuklarla ittirerek iletişim kuruyoruz. Kendisinin yaptığı iletişim tarzını taklid ettiğimde birbiriyle muhattap olmayan iki insana dönüşüyoruz. Çok fazla maç muhabbeti dönüyor.

Maça yada telefona bakmıyorsa uyuma moduna giriyor. Sürekli şaka yoluyla çay da istemesen hiç konşmıcaksın benimle falan gibi iletişime geçmeye çalışıyorum. Gülmeyi çok seven biriyim eşimi ben güldürmeye çalışıyorum birlikte gülebilmek için. Bazende bırakıyorum kendi haline. Genelde çok yorgun geliyor işten. Yatak odası ile ilgili bi problem yok. Oradan çıkinca iletişimi reddediyor. Bazen kendini görünmez sanıyor. Ben onu tanıyorum üzeribe gitmemeye çalışıyorum ama o da beni tanıyor biraz da o bana göre davranışlarını süzgeçten geçirse demeden edemiyorum.

Ayrılmak istemiyorum gerçekten seviyorum eşimi ailemizi ama bu şekilde yaşamak aşırı sıkıcı geliyor bana artık

Bu soru 23 Kasım 2024 13:34 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba sevgili danışan, paylaştığınız detaylar için teşekkür ederim. Evlilikte farklı iletişim tarzlarına sahip olmak zorlayıcı olabilir. Bu konuda sıkıldığınızı ve çözüm aradığınızı anlıyorum.

Öncelikle farklılıkların olması oldukça normaldir ancak denge ve çaba ile uyumun sağlanması da mümkündür. Burada önemli olan nokta, sizin ihtiyaçlarınızı ve eşinizin sınırlılıklarını göz önüne almaktır. Siz ilişkiden ve eşinizden beklentileriniz ve eşinizin ulaşabildiği iletişim sınırları arasında bir denge kurabilmek önemlidir. Bunun sağlanması için birkaç noktaya birlikte bakabiliriz.

İletişim tarzları herkesin farklıdır. Eşinizi olduğu gibi kabul etmekle başlamak önemlidir. Eşinizin karakteri ve iş yoğunluğu birleşerek iletişimle zorluklar yaşanabilir. O nedenle, eşinizin iletişim kurma kapasitesini eleştirmek yerine yapıcı bir tutum sergilemek ve birlikte çözümler üretmek gerekli olabilir. Onu tanıdığınızı ve anlayışlı olduğunuzu görüyorum. Ancak zaman zaman bu durumdan sıkıldığınız için çözüm arayışınız var.

Kendi ihtiyaçlarınız da belirleyin. Bunu eşinize suçlayıcı olmadan paylaşın. Maç konusu ve telefon harici konuşulacak şeyleri yönlendirebilirsiniz. Örneğin, “Bugün günün nasıl geçti? Neler yaptığını bilmek ve seninle konuşmak bana iyi hissettiriyor.” gibi ifadeler beklentilerinizi netleştirebilir.

Birlikte geçireceğiniz zaman dilimini belirleyin. Günün belli bir alanını sohbete ve birbirinize ayırmak ikinize de iyi gelebilir. Burada ikinizin de hoşlandığı ve yapmaktan zevk aldığı konuları konuşabilirsiniz. Bunun için süreyi belirlerken eşinizin yorgunluğunu da hesaplayarak bir süre seçmeyi deneyin. Zamanla deneyimleyerek bu süreyi artırıp azaltabilirsiniz.

İkinizin de hoşlandığı aktiviteleri hayatınıza entegre edebilirsiniz. Yürüyüşler, dizi izlemek…

Aynı zamanda eşinizin hoşlandığı konuları da konuşabilirsiniz. Maça ilgisi olduğu için siz de o konularda sohbet ederek ilgisini arttırabilirsiniz. Bunun gibi diğer ilgi alanlarını bulun. Kendi ilgi alanlarınızı da paylaşarak ortak bir denge yaratabilirsiniz.

Eşinize bu durum hakkında konuşurken şaka ile karışık kendinizi ifade etmek yerine açık ve net ifadeler kullanmayı daha deneyebilirsiniz. “Seninle bir konu hakkında konuşmak istiyorum fikirlerin benim için önemli.” gibi ifadeler olabilir.

Çayda istemesen hiç konuşmayacaksın yerine “Seni özlüyorum ve seninle konuşmayı istiyorum” şeklinde bir iletişim kurabilirsiniz.

Sürekli seni çaba göstermeniz ve hareket katmak için uğraş vermeniz uzun vadede yorucu olabilir. Ona da ufak sorumluluklar verebilirsiniz, böylece denge sağlanabilir.

Eşinizin sessiz kaldığı zamanlar için kendi alanınız yaratabilirsiniz, burada kendinizle ilgilenebilir ve sevdiğiniz şeyleri yapmaya fırsat bulabilirsiniz.

İlişkideki güçlü olanlarınızı pekiştirin. Yatak odasında uyumlu olduğunuzdan bahsetmişsiniz. Pozitif yönleri vurgulamak ilişki için olumlu bir katkı sağlar.

Eşinizi sevdiğinizi ve sürdürmek istediğinizi söylüyorsunuz. Bu da yaşadığınız duruma çözümler üretmek için uğraştığınızı gösteriyor. Ancak tek taraflı çabayla ilişkin şekillenmesini beklemek doğru değildir. Eşinizin de bu konuda düşüncelerinizi ve duygularınızı anlaması çok önemlidir. Birlikte bulduğunuz çözüm yolları eleştirici ve yargıcı bir dil olmadan ilişkinizin iyiliğini içermelidir. Küçük küçük adımlarla ilerlemek mümkündür.

Eğer bu süreci tek başınıza yönetmekte zorlanırsanız gerekli gördüğünüz taktirde bir çift terapistinden yardım almayı da düşünebilir eşinize bu konuyu da paylaşabilirsiniz.

Umarım sizlere katkı sağlayabilmişimdir. Tekrar sorularınız ve yorumlarınız için burada olacağım. Hoşça kalın…

Sevgilerimle, Psikolog İrem Bor.

Cevaplanmış benzer sorular

Aile

Stresimi ve fazla düşünmemi azaltmak için ne yapmam gerekiyor?

20 yaşındayım ve uzun zamandır anksiyete ve panik atak hastasıyım psikolojik destek alıyordum ama ailem bilmiyordu bu yüzden bırakmak zorunda kaldım ulaşımdan dolayı durduk yere ağlamalarım ve kalp çarpıntnım yine başladı son bir aydır içimde bir sıkıntıyla uyanıyorum bazı şeyleri çok yapmak istiyorum ama yapmıyorum ve bu çok kötü hissettiriyor bandırma da okuyorum bu sene ilk senemdi ama ilk kez bu sene istediğim gibi üstümde bir baskı olmadan kendim gibi yaşadığım için ailem okulumu dahi dondurmaya karar verdi daha sonrasında vazgeçtiler ama her gün bunları yüzüme vuruyorlar orada ki hayatımı ben uyurken telefonum açık kaldığında telefonumu kurcalayarak öğrenmişler bir kavga esnasında eskiden aldığım psikolojik destekleri söyledim yıllardır neler yaşadığımı bahsettim ama yine anlamadılar onlar için tek düşündükleri şey ders dersten başka bir konu olamaz benim hayatımda sadece ders çalışmalıyım bu yıllardır böyleydi ve artık çok yoruldum çünkü hiç bir zaman hedefi hukuk tıp olan birisi olmadım ama onlar bunu çok istiyordu dil okumak istiyordum babam hukuk diye tutturduğu için dershaneye gönderdi yıllarca halbu ki ben hiç bir zaman dershane istemedim kazanamadığımda da suçlu ben oldum artık o kadar ağır geliyor ki her şey temmuz ayında panik atak krizi geçirdim hastaneye gittim ve onları da çağırdım geldiler ama ona rağmen umursamadılar hiçbir şeyim yok onlara göre benim tek sorunum yalan söylekmiş öyle söylediler bende onlara her zaman açık olmak isterdim ama eğer açık olursam vericekleri tepkileri de biliyorum beni yalana iten onlar bende istemiyorum onlara yalan söylemeyi ama zorunda bırakıyorlar sırf gece arkadaşımla sahile gittiğimiz için bandırma da o arkadaşımla görüşmek istemediklerini ve benim de görüşmeyeceğimi söylediler bu hayat benim ama ben hariç herkes yaşıyor ve bu durum beni artık çok yoruyor kalp çarpıntım her geçen gün artıyor içimde ki sıkıntı geçmiyor.