Aile

Evliliğimi nasıl devam ettirebilirim?

Gizli Kullanıcı6 Ağustos 2025 21:35

Merhaba ,

Biz 5 aylık evliyiz evde huzur yok mutluluk yok aşk yok nedenini bilmiyorum hiç anlayamıyorum. evin içindeyim işleri , yemekleri , kıyafetleri yapıyorum eşime bir eş olabilmeye çaba gösteriyorum hiçbir şeyi eksik etmiyorum ve ne derse yapıyorum . Ama benimle çok severek evlenen eşim evlenmek için acele eden eşim evin içine girince çok değişti evlendikten 1 ay sonra ailesiyle her hafta sonu tarlalarına gitti tepki gösterdim suçlu oldum birbirimize vakit ayıralım dedikçe doyumsuz oldum herşeyi atlattık sorunları çözdük dedik başka bir sorun doğdu ben artık çok sıkıldım ben çok seviyorum kocamı en saf duygu değil mi sevmek ? İşten geldiğinde güler yüz göstermiyor yemekten sonra çay koyuyorum tatlı getiriyorum yinede bana sarılmaktan başka sevgisini görmedim, Sanki içinden hiç istek gelmiyor gibi hep benden bekliyor güler yüz hep benden bekliyor susmak alttan almak ,çok konuşunca çok konuşuyosun diyor hiç konuşmayınca neden susuyorsun diyor neden bu kadar tutarsız ne yapnaya çalısıyor artık dayanamıyorum ben 21 yaşındayım ben kimseden sevgi dilenemem ben biri beni sevsin diye kendimi parçalayamam ama sürekli sevilmeyi , ilgilenilmeyi vb. Şeyleri bekliyorum kocamdan kendiliğinden yapsın istiyorum seviyorsa yapsın kendiliğinden yüzü de gülsün benimle sohbette etsin benimle aktivite de yapsın ama yok olmuyor . Bi zamanlar ben istiyodum bunu yapalım şunu yapalım ama sıkıldım tek taraflı sevgi mi bu ? herşey kadınlara mı zimmetli ?ben mi evliliği yürütemiyorum takmıyorum kendimi üzmicem dedikçe kendimi ağlar halde buluyorum . Evlilik içinde yalnızlık çekiyorum bir erkek neden bu kadar duygusuz olabiliyor duygularımı yok ? Mutlu etmek çok mu zor kafamda çok soru var bunun gibi . Ben ne desem beni yanlış anlıyor çok sıkıldım ben onun eşiyim her dediğimi yanlış anlamak yerine biraz başka açıdan baksa sorduğum yada söylediğim cümlelere . Ne zaman tartışsak gidip yatıyor bende yanına gitmiyorum hiçbişey olmamış gibi davranamıyorum koltukta yatıyorum daha 5 aylık evliyiz nedir bu ? Sabrım tükeniyor morelim düzelmiyor gençliğimi mafettim sanki ben evlenmeden zaten tektim teklikten çıkmak bu dünyada sevdiğim anlaşabildiğim biriyle evlenip onunla mutlu olmak istedim bence çok değil bence hak ediyorum . Mesela yarın olacakları söylüyorum size , işten gelicek benim yüzümün gülmesini beklicek ama ben bunları unutmadığım için suratım asık olucak ve bana dicekki ; senin yüzün asık bu yüzden benimde modum düsüyor işten geliyorum güler yüz yok dicek ben her zaman suçlu oluyorum benim de duygularım var kendisi uyuyunca geçirebiliyor ama ben yapamam her insanın kendine öz karakteri var .son olarak sorum şu size beni gercekten sevse icinden herşey gelirdi yapardı değil mi ? Yani sevmiyormu açıklık istiyorum bu soruma birde ben ne yapmalıyım bu tarz bir evlilikte nasıl hareket etmeliyim ?

Bu soru 7 Ağustos 2025 13:43 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Yazdıklarını büyük bir dikkatle okudum. Söylediklerinin her birinde derin bir iç çatışma, büyük bir yorgunluk ve en çok da sevgisini görünür kılmak isteyen genç bir eşin içtenliği var. Senin yaşında biri için böyle güçlü duygularla başa çıkmak, bir evliliği anlamaya ve taşımaya çalışmak gerçekten çok yorucu ve ağır olabilir. Anlatımında da görüyorum ki sen evliliğine, eşine, ilişkiyi ayakta tutmaya dair büyük bir çaba gösteriyorsun. Hem evin düzeni hem duygusal emek hem fiziksel ihtiyaçlar derken “yuvayı kuran dişi kuş” olma rolünü fazlasıyla üstlenmişsin. Ama ortada bir gerçek var ki bu yuvada şu anda yalnızsın. Ve bu yalnızlık en çok da sevgine karşılık bulamamaktan kaynaklanıyor.


Sevdiğin bir insanla evlenmek, onunla hayatı paylaşmak, anlaşılmak ve birlikte yaş almak çok insani bir ihtiyaç. Hatta senin yaşındaki biri için bu daha da özel ve anlamlı çünkü evliliğe erken yaşta adım atmışsın ve bunun getirdiği ekstra bir yük de var. Evlilikte yalnız hissettiğini söylüyorsun ve bu his, bir ilişkideki en ağır duygulardan biridir. Yanında biri varken yapayalnız hissetmek, duygusal bağ kurmak isterken geri çevrilmek, sürekli beklentiyi tek başına taşımak, evet bu çok ağır.


Eşinin evlilik sonrası ani değişimi, ilişki içindeki rollerin dengesizliği, duygularının görünmez oluşu seni yavaş yavaş tüketmiş. Söylediğin gibi; “susunca neden susuyorsun”, “konuşunca neden çok konuşuyorsun” diyorsa burada bir çift arasında olması gereken temel bir şey eksik kalmış olabilir: duygusal okuryazarlık ve empati. Eşin senin duygularını anlamakta, seni bir birey olarak duymakta zorlanıyor olabilir. Bu onun seni sevmediği anlamına doğrudan gelmese de, sana sevgisini gösterme biçimi konusunda çok ciddi bir kopukluk yaşandığına işaret eder. Sevmek, bir his olabilir ama evlilikte sevgi sadece hisle değil, davranışla, sorumlulukla, ilgiyle, ortak çabayla da yaşanır.


Senin beklentin çok temel: Görülmek, sevilmek, önemsenmek, konuşulmak, birlikte vakit geçirmek. Bu bir kadının ya da bir erkeğin değil, bir insanın evlilikten beklemesi gereken en doğal şeylerdir. Ama ne yazık ki senin eşin bu doğal ihtiyaçları paylaşmak yerine, sana hem duygusal mesafe koyuyor hem de sorunlardan kaçmayı seçiyor. Tartışma olduğunda gidip yatması, konuşmadan süreci kapatması da bunun göstergesi. İlişkide duygulara yer kalmıyor, sadece rutine mahkum kalmış bir birliktelik hissi oluşuyor ve bu, evliliği taşımak için çok kırılgan bir zemin.


Peki sevgili danışan, bu noktada “ne yapmalıyım?” diyorsun ya, önce şunu netleştirelim: Bu evliliği devam ettirmek istiyorsan, önce senin kendi sınırlarını, duygusal ihtiyaçlarını ve benliğini netleştirmen gerekiyor. Çünkü şu an sen, bu ilişkide tamamen karşı tarafın ilgisini kazanmak ve sevgisini çekebilmek için kendini fazlasıyla tüketiyorsun. “Her şeyi yapıyorum ama yine de yetmiyor” demen de bunun göstergesi. Ama aslında evlilikte böyle tek taraflı çabayla yürüyen bir sevgi biçimi, uzun vadede sana öz-değer kaybı, yetersizlik hissi ve kırgınlık olarak dönecek. Senin o içten sevgini, özverini, emeğini hak eden bir ilişki biçimi bu olmamalı. Bu yüzden, ilk olarak kendi içinden şunu netleştir: Bu evlilikte ne bekliyorsun, neye ihtiyacın var, nelerin değişmesini istiyorsun ve en önemlisi hangi noktada artık “ben” diyeceksin?


Sonra bu ihtiyaçlarını ve duygularını eşinle bir çatışma anında değil, sakin bir anda paylaşman çok önemli. “Sen zaten bana bunu yapmıyorsun” gibi suçlayıcı değil, “Ben seninle birlikte vakit geçirmek istiyorum, seninle sohbet etmeyi özlüyorum, güler yüzlü bir eşle mutlu hissediyorum” gibi ben diliyle ifade etmen karşı tarafın savunmasını daha az tetikler. Ama burada dikkat etmen gereken şey şu: Eşin seni gerçekten duyuyor mu, dinliyor mu, anlamaya çalışıyor mu? Çünkü bazen biri sizi duyuyormuş gibi yapabilir ama gerçekten sizi anlamaya niyeti yoktur. Bunu da zaman içinde onun tepkilerinden anlayabilirsin.


Duygusal geri çekilme davranışlarını takip etmelisin. Tartışmadan kaçmak, konuşmamak, yok saymak, sürekli senden ilgi bekleyip senin duygularını bastırman bunlar ciddi iletişim sorunlarıdır. Bu noktada bir çift danışmanlığı önerisi sunabilirsin. “Bizim iletişimimizi bir psikologla çözmeye ihtiyacımız var” diyebilirsin. Eğer buna bile direnir ve her şeyi senin üstüne yıkmaya devam ederse, bu da sana onun ilişkiyi geliştirme konusunda ne kadar istekli olduğunu gösterir.


Kendini duygusal olarak geri çekmeden bir dönem gözlem yapmanı öneririm. Sürekli çaba harcamak yerine bir süre sen de sadece izle: O seni gerçekten görmek, mutlu etmek, ilişkiyi toparlamak için bir şey yapıyor mu? Yoksa her şeyin yükü senin omzunda mı? Unutma ki karşılıksız kalan sevgi, zamanla kırgınlığa, kırgınlık da zamanla değersizlik hissine dönüşür. Bu duyguyu kendine yaşatmamalısın.


“Beni gerçekten sevse zaten yapardı” demişsin. Bu cümle aslında çok doğru. Ama eklemek gerekir ki: Sevmek sadece bir duygu değil, bir sorumluluk ve emektir. Seni sevmesi yeterli değil; bunu görebilmen, hissedebilmen, yaşamında karşılık bulabilmen gerekir. Sevgi, gösterilmeyince tahminle var edilecek bir şey değildir. Senin de sevgiye, ilgiye, desteğe hakkın var. Sürekli “acaba beni seviyor mu” diye düşünüyorsan bu ilişkinin doğallığında bir şeyler eksik demektir.


Sevgili danışan, sen evliliğini sürdürmek istiyorsan ama bu evlilik içinde sadece sen mücadele ediyorsan, bu ilişkiyi birlikte değil, tek başına sürüklüyorsun demektir. Bu da seni yavaş yavaş yorar, yıpratır, öz sevgini zedeler.


Kendi ihtiyaçlarını, duygularını yazılı olarak netleştirebilirsin. Ne istiyorsun? Ne seni kırıyor? Hangi değişimler sana iyi gelir?


Eşinle çatışma anı dışında bir iletişim kurabilirsin. Onu suçlamadan, seni nasıl hissettirdiğini anlatabilirsin.


İlgisizlik, empati eksikliği gibi davranışlara gözlem süresi tanıyabilirsin. Bu süreçte senin için bir adım atıyor mu, yoksa hep senin üzerine mi kalıyor?


Bir çift danışmanlığını yönelmesini önerebilirsin. Birlikte başvurma fikrine açık mı?


Kendi duygusal iyiliğini öncelemeye başlayabilirsin. Sürekli karşı tarafa yatırım yaparken kendini tüketme.


Unutma, sevgi bir dilse, onu iki kişi birlikte konuşur. Tek başına çabalayarak bir evliliği ayakta tutamazsın. Ama kendini koruyarak, sınırlarını koyarak, duygularını gözeterek güçlü bir adım atabilirsin.


Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğin farklı bir soru veya aklına takılanları yeni bir soru oluşturarak bizlere iletebilirsin.


Sevgiler,

Psikolog Betül Canbel

alinti

Harikasınız teşekkür ederim yazdıklarınızı dikkate alacağım

Cevaplanmış benzer sorular