Evlilik Korkumu Nasıl Aşarım? (GametoFobi)
Merhaba sayın psikolog, 33 yaşındayım evlenmek ve çocuk yapmak istiyorum ancak evlilik diyince bile tüylerim diken diken oluyor içimi bir korku kaplıyor. Boşanmış bir ailede büyüdüm bununla ilgisi olmadığını düşünüyordum ama çevremdeki insanlar GametoFobi’den basehtti ve biraz araştırınca bana ne kadar uyduğunu gördüm, nedir bu GametoFobi? Nasıl geçer?
Atlatmak için istekliyim ama bu psikolojik durumu nasıl atlatacağımı hiç bilmiyorum. Fobiler ile ilgili bir kaç şey duymuştum ancak bunlardan birine sahip olduğumu hiç düşünmemiştim. Kız arkadaşım çok düzgün bir insan, onu kendime fazla buluyorum aslında ama yine de evlilik diyince çok korkmaya başlıyorum.
Bu soru 3 Temmuz 2025 09:42 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar,
Paylaştıklarınızdan bir yandan evlenmeyi çocuk sahibi olmayı isterken diğer yandan evlilik düşüncesinin sizde bıraktığı korku hissinin sizi ne kadar yorduğunu ve ikilemde bıraktığını anlıyorum. Evlilik gibi radikal bir kararı alırken hissettiğiniz duygular aslında çok anlaşılır ancak bu duygular belirli bir sınırı aştığında yani sizin tabirinizle tüyleriniz diken diken olacak şekilde sizde olumsuz hislere sebep olduğunda üzerine çalışılması gerekebilir. Bu noktada sahip olduğunuz duygu ve düşüncelere ve bu durumu sağlıklı bir şekilde yönetmek adına neler yapabileceğinize birlikte bakalım isterim.
Öncelikle belirtmeliyim ki paylaşımlarınız duygularınızı fark etmeniz, kaygınızın adını koymanız ve çözüm için istekli olmanız değişim için önemli ve değerli bir farkındalığı içeriyor. Gametofobi, evlilik fikrine karşı duyulan yoğun korkudur. Bu, yalnızca evlenme kararıyla değil nişanlanmak, düğün planlamak, aile kurmak gibi fikirlerle birlikte gelen aşırı stres, kaçınma, panik gibi tepkilerle kendini gösterebilir. Bu durum sizin de belirttiğiniz gibi evliliğe yönelik ailemizde gördüğümüz dinamiklerden kaynaklanabilir. Ailenizin başarısız bir evlilik sonucu boşanması sizde bilinçdışında “Ya başaramazsam?”, “Bir gün bitecekse neden başlayayım?”, “Boşanmak kaderim olabilir.” gibi kalıplarla varlığını gösteriyor olabilir. Sevgili danışan şu anki korkularınızın hepsi sadece bugünkü ilişkinize dair değil geçmişte çocukken verdiğiniz duygusal tepkilerin bir yankısı olabilir. Duygularınızın kökenini tanırsak, onları daha sağlıklı şekilde düzenlemek mümkün olur.
Peki evliliğe yönelik duygu ve düşüncelerinizi dönüştürmek, şu anki ilişkinize sağlıklı bir şekilde bakmak için neler yapabilirsiniz?
Bu noktada ilk olarak evliliğe yönelik korku ve olumsuz inançlarınızı dönüştürmek için neler yapabilirsiniz üzerine konuşalım isterim. Düşüncelerinizi fark etmeniz ve yazmanız sahip olduğunuz düşüncelerin gerçekliğini sorgulamanız adına yardımcı olabilir. Fark etme sürecinizde şu sorular size yardımcı olabilir; Evlilik fikri beni neden korkutuyor? Evliliğin benim hayatımdan götüreceğini düşündüğüm şeyler neler? Çocukluğumdan gelen evlilik inançlarım nelerdi? Kendi hayatımın senaryosu bana ait olabilir mi? Bu şekilde sorular ile günde 10 dakika bile ayırarak yazı yazmanız düşünce-davranış-duygu zincirini anlamanıza yardımcı olacaktır.
İkinci olarak evliliğe yönelik düşüncelerinizi yeniden çerçevelemek için geçmişin etkilerini kabul edip şuan hayatınızın iplerinin kendi elinizde olduğunu kabul etmeniz gerekiyor. “Boşanmış bir ailede büyümemin beni nasıl etkilediğini şimdi daha iyi fark ediyorum ancak şu anda mutlu bir birlikteliğim var ve ailemin evliliklerinde başarısız olması benim de öyle olacağım anlamına gelmez." gibi bir inancı benimsemeye çalışabilirsiniz.
Üçüncü olarak evliliğe olan bakış açınızı yumuşatmanız için bazı egzersizler yapmanızı önereceğim. Örneğin mutlu bir evliliği olan bir çiftle sohbet etmek, mutlu evlilikleri konu edinen dizi ve filmleri izlemek, kız arkadaşınızla geleceğe yönelik hayallerinizi konuşmak faydalı olabilir.
Dördüncü olarak “Kız arkadaşımı kendime fazla buluyorum.” cümlenizi ele almak istiyorum. Bazen insan kendi içindeki değersizlik duyguları yüzünden iyi bir şeyi sabote etmek isteyebilir. Değersizlik duygunuz “Ya mutlu olamazsam, ya o giderse, ya da annemle babam gibi yalnız kalırsam.” gibi düşüncelere sebep oluyor olabilir. Bu noktada her gün “Bugün kendimde sevdiğim bir özellik” başlığı altında 1 cümle yazmanız öz değerinizi fark etmeniz adına yardımcı olabilir.
Yeniden konuşmak ya da başka bir konuda paylaşım yapmak isterseniz bizlere her zaman yazabilirsiniz. Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.
Psikolog Fatma Gizem Bitgen