Psikoloji

Fazla fedakarlıktan nasıl kurtulurum?

Gizli Kullanıcı22 Ekim 2024 16:01

sürekli birine bişey olacak düşüncesi zihnimden çıkmıyor. Özellikle de aileme karşı böyleyim. Yaşadığım kayıplardan da kaynaklı olabilir ama bu durum beni gerçekten çok yoruyor. 2017 yılında anneannemi 2 ay öncede dedemi kaybettim. İkiside benim için anne baba gibiydi. Anneannemde kendimi toparlamakta çok zorlandım. Ondan sonra kendimde sürekli kötü bir şey olacak , birine bişey olacak düşünceleri var olmaya başladı. Bu durumdan kaynaklı her zaman kendimden önce ailemdeki bireylerin mutluluğunu huzurunu düşünüyorum. Kendi ruh halim ne olursa olsun karşımdaki iyiyse daha iyi hissediyorum. Ama artık beni de yormaya başladı çünkü kendimle ilgili veya geleceğimle ilgili hiçbir şey yapamıyorum. Ya birine bişey olursa bir kontrol isteği var sürekli içimde . Dedemin kaybından sonra daha da arttı bu durum . Çok yorucu olmaya başladı. Zihnimdeki sesleri susturmak zorlaştı benim için. Arkadaşımla dışarı çıksam bile sürekli aklım evde veya evdekiler de bu durumu nasıl düzeltebilirim ?

Bu soru 24 Ekim 2024 20:31 tarihinde Klinik Psikolog Şevval Aydın tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar. Ödün verme davranışlarınızın altında aşırı vicdan ve merhamet duygularının ağır bastığını görebiliyorum. Temelde insani ve ahlaki duygular olmasına rağmen her duygu gibi bu duyguların aşırı hali de oldukça zararlıdır. Böyle davranmanızın olası nedenlerinden bahsetmek istiyorum, bahsedeceğim örüntüler sizin için geçerli olmayabilir ya da sizin için geçerli olduğunun farkında bile olmayabilirsiniz ancak buraları bilmenizde fayda var:

Çocukluk yaşamında;

Ebeveynleri tarafından sürekli bir şeyler için fedakarlık istenen kişilerde. Örneğin; oyuncaklarını ona ver, sen de bir sürü oyuncak var. Kardeşini ağlatma ona ne istiyorsa ver. Düştüğünde ağlama diğerlerini rahatsız etme. Bu söylemlere çok fazla maruz kalan kişilerde

Fedakarlığın sıklıkla övüldüğü bir ailede büyüyen kişilerde

Evde büyüklerle beraber yaşandığında, onlara göre hareket edildiğinde

Kişi kendi istek ve ihtiyaçlarını sözel olarak aktaramadığını fedakarlık davranışlarını çok sık görürüz.

Sevgili danışan bilmenizi istediğim öncelikli şey herkes kadar önemli ve değerli olduğunuz. Sizin yaşamınızı diğerlerinden değersiz yapan bir şey yok, sizin de tek bir yaşamınız var ve istekleriniz herkesin ki kadar önemli. Kendi istek ve arzularınızı görmezden geldiğiniz sürece tam olarak şu anda var olmanız zorlaşacaktır.

Şu anda var olmak, tam şu an kendiniz gibi burada olmanızdır, bir başkasının isteklerine göre var olan halinizle değil veya geçmişte ve gelecekte olmayan halinizle; şu an ve burada.

Şu anın geçiciliğini fark edin, bir daha yaşanmayacak ve gelecekte kötü şeyler olabileceğini düşündüğünüz için şu anda var olamıyorsunuz, bir şeyler olursa onunla o zaman ilgilenirsiniz. Geleceği ve var olmamış olayları düşünerek onlar üzerinde kontrol sahibi olamayız. O halde elimizdeki tek şey olan şu anı nasıl daha iyi bir hale getirebiliriz diye uğraşalım.

Arkadaşınızla dışarı çıktınız ve bir şey olmadığını gördünüz o halde arkadaşınızla her dışarı çıktığınızda birilerine bir şey olmuyor değil mi ? olumsuz düşüncelerinizin bir kanıtı olmadığını fark edin.

Kendinize odaklanın, size iyi gelen davranışları daha çok yapın, kaçındığınız isteklerinizin listesini yapın ve en basit olanından başlayarak korktuğunuz durumların üzerine gidin.

Yaşadığınız sorun belli ki günlük yaşamınızı dahi etkileyecek bir boyuta gelmiş, burada terapi almayı düşünebilirsiniz. Psikolojik destek, neden böyle düşündüğünüze keşfetmenizi sağlar ve bu düşüncelerle başa çıkmak için gerekli cesareti bulmanıza yardımcı olur. Terapi kolaylaştırır ve iyileştirir.

sevgiler.

Cevaplanmış benzer sorular

Psikoloji

Suçluluk duygusu

Meraba iy günler, 28 yaşındayım. Aslında bakarsanız atanmış herkesin mutlu sandığı yada daha ne istiyo dediği biriyim. Ama ben aslında iyi değilim. Sanki kendimle bir savaş içindeyim ve buda bana sürekli mutsuzluk veriyo. Ben babasına aşırı düşkün bir kız çocuğuyum. Ama babasının hiç sevgisini göstermeyen bir kız çocuğu. Her şeye rağmen ona iyi bir evlat olmak için çabaladım. Sanırım bir kaç konuda bunu başaramadım. Biz doğulu bir aileyiz. Ve babam kapanmamı çok istedi. Bazen güzellikle bazem kırıcı bir şekilde dile getirdi. Ben bunu yapamadım. Daha 10 yaşında bir çocukken kardeşime şort alıp bana almaması sen büyüdün demesi. Ben küçücük çocuktum halbuki. Şimdi onun görmediği her yerde istediğim gibi giyiniyorum. Belki de küçükken o bana çok gördüğü şorta inattı aldığım giydiğim her şort. Ama bunu yaparken bir yanım kendime hep kızıyo. Sen bu değilsin diye. Babama bakarken kendimi çok kötü hissediyorum. Ona sanki hainlik yapıyomuşum gibi. Babam tarafından sevilmeyi hak etmiyorum sanki. yada sevdi mi zaten bilmiyorum. Ondan öğrendiğim sevgi ise ilişkilerim bu yüzden hep yarım kalıyo. Biri kendini çekince daha da ısraar ediyorum beni sevsin diye. Zaten birine dokunmak ta bana göre bir suçluluk. babamın kızıydım o bana böyle öğretmemişti. Evlenince eşim sadece dokunabilirdi. Bunun suçluluğu kalbimden hiç gitmiyo. Babama her baktığında sen çok kötü bir kız çocuğusun diyorum. Bu aralar ise kendimle sürekli savaş halindeyim. Kendime sürekli kızıyorum yaptığım şeylerden dolayı. . Bir yanımda neden kızıyosun diyo. Ve hiç sevilmeyeceğimi düşünüyorum. Bir erkek beni sevemez. Keendi çıkarları doğrulyusunda benimle konuşuyo sanki. Bende panik atak oluştu. Doktorum yardımcı olun çünkü ben artık düşünmekten yoruldum. Ama kafamın içi de susmuyo.