Gerçekten sevip sevmediğimi nasıl anlayabilirim
Benim dört yıllık uzun bir ilişkim vardı ve çok toksik bir ilişkiydi ve içinde bir sürü güvensizliklerin, aldatılmaların, üzülmelerin olduğu bir ilişkiydi. Ama ben çok sevdim ve çok yoğun duygular hissettim. Sonra bu ilişki bitti ve ben ilişkiye hiç hazır değildim. Tam olarak toparlanamadan, hatta bu ilişki bittikten iki hafta sonra yeni bir ile tanıştım. Ve bana o kadar iyi davrandı, o kadar güzel davrandı ki ona şans vermek istedim. Şu an benim için her şeyi yapıyor. Aslında şu iki üç gün öncesine kadar ben de iyi hissediyordum, sevdiğimi de hissediyordum. Ama şu günlerde kafam çok karışık, ne hissettiğimi anlayamıyorum. Onu gerçekten seviyor muyum? Yoksa bana bu kadar mükemmel, iyi davrandığı için mantıklı mı buluyorum? Ben ne hissediyorum, ne istiyorum, anlamıyorum.
Bu soru 22 Temmuz 2025 20:42 tarihinde Uzman Klinik Psikolog Aslı Soylu tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Öncelikle Merhabalar ,
Yaşadığınız duygu karmaşası, aslında derin ve karmaşık bir iyileşme sürecinin doğal bir parçası. Dört yıl boyunca emek verdiğiniz, içinde güven, sevgi ama aynı zamanda aldatma ve hayal kırıklığı da barındıran bir ilişkiyi geride bırakmak, kişide zihinsel ve duygusal olarak büyük bir yıkım yaratır. Bu sürecin hemen ardından yeni bir ilişkiye adım atmak, bazen ruhunuzun henüz toparlanmaya hazır olmadığı bir dönemde yaşanır ve bu da hislerinizin karışmasına yol açar. Yeni ilişkinizde hissettiğiniz “seviyor muyum yoksa sadece iyi davranıldığı için mi buradayım?” sorusu aslında kendinize olan dürüstlüğünüzün ve gerçek duygularınızı arayışınızın işaretidir. Bu, iyileşme yolundaki önemli bir adımdır ve sizi kendinizle buluşturur.
Süreç kolaylaşsın diye ve ruhunuzu anlamak için öncelikle kendinize izin vermelisiniz. İyileşme, aceleye getirilmemesi gereken bir yolculuktur. Kendi hislerinizi gözlemlemek, onları bastırmadan kabul etmek çok kıymetli. Gün içinde kendinize “Şu anda ne hissediyorum?”, “Bu duygu neden ortaya çıktı?” gibi küçük sorular sorabilir, hislerinizi yazabilirsiniz. Duyguları yazmak, onları anlamlandırmak için güçlü bir yöntemdir.
Bir diğer önemli nokta, yeni ilişkinizin sizi iyileştirmek için değil, yeni ve sağlıklı bir bağ kurmak için var olduğunu unutmamak. Geçmişin acılarını doldurmak yerine, gerçek hislerinizi keşfetmek için zaman tanıyın. Kendinize şu soruları sormayı deneyin: “Yanında kendim olabiliyor muyum?”, “Bu ilişki bana huzur ve güven veriyor mu?”, “Kendimi değersiz veya zorunlu hissetmeden buradayım diyebiliyor muyum?” gibi. Bu sorulara içten cevaplar almak, gerçek duygularınızın farkına varmanızı sağlar.
Kendinize karşı şefkatli olmayı unutmayın. Zorlandığınız anlarda, “Bu süreçte kendime izin veriyorum, duygularım geçici ve benim iyileşme yolumun parçası” diye kendinize destek olun. Ayrıca, yaşamınızda size iyi gelen sosyal desteklere yönelmek çok önemlidir; güvendiğiniz arkadaşlarınızla, ailenizle duygularınızı paylaşmak, onları dinlemek ruhunuzu hafifletebilir.
Eğer bu hisler sizi çok yorsa veya karmaşık duygularınızla baş etmekte zorlanıyorsanız, bir uzman desteği almak çok faydalı olabilir. Klinik psikolog desteği, hem duygularınızı anlamanıza hem de sağlıklı sınırlar koymanıza, kendinizi yeniden keşfetmenize destek olur. Terapide, geçmiş travmalarınızla ve bugünkü ilişkilerinizle ilgili hislerinizi güvenli bir ortamda açabilir, kendinizi daha iyi tanıyabilirsiniz.
Son olarak, bedeninizin de bu sürece dahil olduğunu unutmayın. Stres ve kaygı bedeninizde birikebilir. Bu yüzden düzenli uyku, hafif egzersiz, nefes çalışmaları ya da meditasyon gibi uygulamalar ruhsal iyileşmeyi destekler. Kendinize iyi bakmak, duygusal iyileşmenizin temel taşlarından biridir. Unutmayın, her bireyin iyileşme süreci farklıdır. Kendi zamanınıza saygı gösterin, küçük adımlarla ilerleyin ve hissettiklerinizi görmezden gelmeyin. Bu karmaşık duyguların arasında kendinizi bulmaya başladığınızda, sevginin sadece karşı taraftan değil, öncelikle kendinizden başladığını göreceksiniz. Çünkü gerçek ve kalıcı bir sevgi, önce kendimize gösterdiğimiz değer ve şefkatle filizlenir. Kendinizi sevmek; sınırlarınızı korumak, ihtiyaçlarınızı önemsemek ve kendinize karşı nazik olmaktır. Bu içsel sevgi, dışarıdaki ilişkilerinizin sağlıklı, güvenli ve anlamlı olmasının temelidir. Kendinize bu özeni gösterdiğinizde, hem geçmişin yüklerinden hafifler hem de karşınızdaki kişiyle daha özgür ve gerçek bir bağ kurma yolunda güçlü adımlar atarsınız. Unutmayın, kendinizi sevmeniz, hayatınızdaki tüm sevgi ve mutluluğun kapılarını aralayacaktır. Siz bu yolu yavaş ve cesur adımlarla yürüyorsunuz. Dilediğiniz zaman yazabilirsiniz ve birçok soruya birlikte cevap bulabiliriz.
Sevgiyle Kalın,
Uzman Klinik Psikolog Aslı Soylu