Hassasiyetimi yönetmek için ne yapmam gerekir?
2 senedir evliyim ve 8 aylık hamileyim, hamileliğim zor başladı tüm hamilelik semptomlarını had safhada yaşadığım bir 5 aydı, ağır geçen bir süreçti benim için, eşimin de pek görüşmediği babası (annesiyle ayrılar) rahatsızlandı bu döneme denk geldi ve onunla ilgilenmesi gereken bir sürecin içine girdi. O da ailesi de benimle pek ilgilenmedi, eşim kendini suçlu hissettiği için elinden gelenin en iyisini hep yapmaya çalıştı ama ailesi 8 ayda beni 8 kere bile aramadı, Hamilelik boyunca kendimi ağlarken çok buldum, özellikle eşim annesine ve ailesine çok bağlı ve evlendikten sonra daha abartılı bir şekilde davranmaya başladı (balayında bile her gün annesini aradı), sanki onları terk etmiş gibi, ben ellerinden almışım gibi davranmaya başladılar, nişanlıyken falan harika anlaşıyorduk birbirimizi çok severiz bu arada sürekli her konuyla alakalı eşimle konuşamadığım fikir ayrılıklarını bile onlarla konuşabilirim kafa yapımız çok uyuyor, fakat çok iyi davranıp bir anda bu kadar soğuk ve mesafeli olmaları bana çok tutarsız geliyor ve sevgilerini gerçek bulmuyorum. Bir anda dışarda kalmışım gibi hissettim, rahatsız olduğum durumlarda ruh halim dışa yansıyor ve eşim sorduğunda ben de içime atmak yerine hissettiklerimi ve farkına vardıklarımı aktarmaya çalışıyorum, beni anlayacağını bilerek ve düşünerek, çünkü bana çok yumuşak yaklaşıyor ve anlamaya niyetli olduğunu düşündürüyor ama ben ifade etmeye başlar başlamaz çok agresif, çok alakasız bir şekilde korumacı (korunacak hiçbir konu olmadığı halde ve ailesini korumaya çalıştığı kişi eşi, aynı zamanda ben ondan daha iyi düşünürken onları onun düşünemediği yerlerde hep ben onları düşünüyorum ihtiyaç, hastalık, özel gün vs.) sürekli bu konuyla alakalı problem yaşıyoruz, ben onların tavırlarından dolayı huzursuz hissettiğimde, eşim anladığında ve paylaştığımda sürekli çok uzun kavgalar ediyoruz, genel olarak eşim her konuyu uzatmaya meyilli birisi, ben de mümkün olduğunca kısa ve çözümcül olup sonuca varmaya, girdapa sürüklenmemeye çabalayan ve onu da buna teşvik eden biriyim, fakat o beni çok manipüle ediyor (edildiğimin farkındayım elimden geldiğince karşı koymaya çalışıyorum ama aşırı yorucu) ben de durumun tümünü ifade etmeye çalışırken, onun bir şeylerin farkına varmasını sağlamaya çalışırken çok yoruluyorum ve ağlama krizine giriyorum, çok ağlıyorum ve agresifleşiyorum, sinir ve ağlama krizini aynı anda yaşıyorum ve bazen saatlerce ağlamamı durduramadığım zamanlar oluyor. Hamileyken bu anları yaşadığım için ona ve kendime çok kızıyorum, bebeğimi sakınmak için elimden geldiğince engel olmaya çalışıyorum fakat ağlamamı durdurmaya çalıştıkça daha içli ağlamaya başlıyorum. Her olay sonunda (en az 4-5 saatlik süreç) o ya da ben konuşmaya çalışıp toparlayıcı olmaya çalışırdık ve daima, o; ortada böyle ağır yaşanacak bir durum olmadığına beni ikna etmeye çalışır ona hak veririm, ben de; bu kadar uzamayacak bir iki cümleyle kapanacak bir konu için saatlerimizi harcamamız çok yıpratıcı bir zaman kaybı derim birbirimizi anlamaya daha meyilli olmamız gerektiğine ikna etmeye çalışırım ve o da hak verir, tekrarını yaşamamak üzere çabalayacağımıza dair birbirimize söz verir ve mutlu uyurduk. Fakat son zamanlarda sürekli aynı şeyleri yaşadığımızdan ve hamile olmamın verdiği ekstra hassasiyetten (normalde de çok hassasım, 13 yaşımda babamı kaybettim ve çok güzel baba-kız ilişkimiz vardı eksiliği beni güçlü ve hırçın bir insana evirdi, çok cesur, özgüvenli ve net çizgileri olan tavırları keskin güçlü biriydim, eşimle tanıştıktan sonra aşırı hassasiyet yaşamaya başladım tüm hayatla ilgili) dolayı biraz sessiz ve geri planda kalmayı, adım atmak yerine onun bana verdiği değeri göstermesine fırsat vermeyi denemek istedim. Manen ihtiyacım olan kendimi değerli hissetmekti, onun benim için çabaladığını, beni üzmenin onu da üzmesinden dolayı toparlayıcı olmasını görmek istedim ve bir iki gün boyunca uzak kalarak daha sessiz ve daha standart davranmayı seçtim, son zamanlarda onun da aynalama yaparak benden daha fazla sessizleştiğini ve tepkisizleştiğini fark ettim ve üç gün boyunca temel ihtiyaçlar dışında hiç konuşmadığımız oldu, bu hiç yaşanmadığı için (son 2-3 sefer hariç) benim çok farklı düşünmeme sebep oldu ve artık bir şeylerin eskisi gibi olmadığını ve olamayacağını fark ettim. Gerçekten de normal zamanlarımızda bile bunu teyid ettim. Fakat bunun babasının sürecini ağır yaşamasıyla alakalı olabileceğini ve geçici olduğunu düşünerek ona daima olan desteğimi daha da artırmaya çalıştım. Hamileyken ben bu kadar özverili olmaya çalışırken onun ve ailesinin bana olan tavrı gerçekten hazmedebileceğim bir şey değil ve içten davranmamı etkiliyor. Eşim de tabii ki beni suçluyor ailesinin yapmadıklarını görmek yerine. Ve köye yerleşmek istiyor annesinin ailesi orda, ben ailesiyle yaşamak istemiyorum (şimdi büyük şehirde 30 km mesafede oturuyoruz, gittiğimizde burdaki herkes köye yerleşecek yani eşim herkesi bir arada tutmak istiyor korumacı yapısından dolayı bağı olan herkes dibinde olmalı fakat gitmek istemediğimi söyleyemiyorum çünkü çok büyük bir kriz yaşanacak, söylemek istemiyorum çünkü bazen bu fikrinden vazgeçiyor bambaşka benim de içime sinen planlar yapıyor, ben de içten içe dua edip konusu açıldığında da pek sıcak bakmadığımı belli etmeye çalışıyorum) Kendimi ifade ederken çok yoruldum ve hamileliğim zor geçiyor, ailesi daima odağı kendilerine çeviren kişiler(özellikle annesi), 40 dakika telefon görüşmesi yapsak nasılsın diye bana bir kere ya da hiç sormaz daima kendilerinden bahsederler. Hamileliğim ve anneliğimle alakalı konu bana geldiğinde de hemen odağı kendi annelik ve hamilelik sürecine çevirip kendilerinden bahsetmeye başlar ya da şaka yaparak iğneleyici konuşup beni geri plana atmaya çalışırlar (özellikle anneannesi) ve eşim de daima onların yanında standart bir ilişkimiz var gibi davranır (normalde çok üstüme düşer ve bana çok düşkündür) örneğin; doğumuma girip girmeyeceğini ben ona sorduğumda, tabii ki gireceğim seni asla o anda yalnız bırakmam deyip, ailesinin yanında doğuma girecek misin diye sorulduğunda, girerim herhalde diye öylesine pek oralı olmuyormuş gibi yanıtlıyor. Birçok konuda bu böyle, bu da bana değersiz hissettiriyor çünkü ailesiyle çok temas dolu ve aşırı tavırlar içinde sevgilerini gösteriyorlar, kendi içimde çok çıkmazda olduğumu fark ediyorum, mikro tavırların farkına vardığım için aktarmak konusunda da problem yaşadığımız için daima içimde tutup zorluklar yaşıyorum, bunu bazen umursamamayı çok iyi başarıyorum çünkü birbirimizi çok seviyoruz ve her konuda özveriliyiz bu duruma sığınarak görmezden gelebiliyorum ama bazı dönemlerde bunu hiç yapamıyorum ve beni huzursuzlaştırıyor, çocuğumun gözünde mutsuz bir anne asla olmak istemiyorum çünkü onu hayatımda çok istiyorum (anne olmayı ben istedim, eşim de baba olmak istiyordu ama zamanını ben belirledim, önceliklendirdim) ve onun için kendimi donatıp, eğittim. Annem mutsuz bir kadındı çünkü evliliği zaruriydi, anlaşılmadığım içine kapanık bir çocukluk yaşadım bu yüzden kendi bebeğimle ilgili aynı endişeleri üçüncü şahıslar yüzünden yaşamak istemiyorum nasıl üstesinden gelebilirim?
Bu soru 8 Ağustos 2025 12:48 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhabalar,
Yazdıklarınızı dikkatle okudum. Verdiğiniz her bir detay üzerinden sizi anlamaya çalıştığımı bilmenizi isterim. Özellikle hamilelik gibi, hem bedeni hem de ruhu baştan aşağı sarsan bir dönemde yaşanılan olaylar, insanın taşıyabileceğinden bazen oldukça fazla olabiliyor. Bu noktada paylaştığınız ifadeleri adım adım ele alalım isterim.
İlk olarak eşinizle olan ilişkiniz ve iletişiminiz üzerine konuşalım. Bir ilişkide iki kişi birbirini çok severken de, bazen gerçekten anlaşamadığı, birbirini kırmadan da tartışmanın kolay olmadığı zamanlar olabiliyor. Burada asıl zorlayan şey belki de, birlikte yeni bir aile yaratırken eski bağlarla, “o huzurlu kök” ile kurduğunuz yeni alan arasında bir denge bulmak zorunda kalmak. Çünkü, eşinizin bu kadar korumacı ve ailesine dönük davranması sizi sessizce arka planda bırakırken, aslında kimse kötü niyetli ya da umursamaz değilmiş gibi hissediyorsunuz ama yoğun bir değersizlik de orada duruyor. Burada belki de duygularınızı “Sen bana değer vermiyorsun." gibi 'sen' dili yerine “Bana değer verilmediğini hissediyorum” gibi bir ifade ile 'ben ' dili ile ifade etmeye çalışmanız karşı tarafın daha az savunmaya geçmesini sağlayacaktır. Bu noktada konuşulması gereken konuları duygu selinin en yoğun olduğu anlarda değil de sakinleştiğiniz anlarda ve “Bana değer verdiğini sözle ve davranışla hissetmeye ihtiyacım var.” gibi ilişkideki beklentilerinizi açıklıkla ifade etmeniz etkili bir iletişim kurmanıza yardımcı olabilir.
Burada değinmek istediğim diğer konu köye taşınma meselesi. Bu hayatınız için radikal bir karar bu noktada konuyu ertelemeden, sakin bir zamanda, “Bu karar benim ruh sağlığımı etkiliyor” çerçevesiyle konuşmak önemli. Alternatif olarak yarı zamanlı köy ziyareti, ortak ev yerine bağımsız konut, çocuğunuzun geleceği için şehirde kalma planı gibi seçeneklerle de eşinizle ortak bir karara varmayı deneyebilirsiniz.
İkinci olarak içinde bulunduğunuz hamilelik sürecine daha verimli odaklanabilmeniz için neler yapabilirsiniz, üzerine konuşalım;
1.Kriz Yönetimi: Hamilelik sürecinde duygusal yoğunluğu bebeğe ve kendinize zarar vermeden yönetmeniz önem taşıyor. 4-7-8 tekniği gibi nefes çalışmaları, zihni “şimdi ve burada”ya getiren topraklama egzersizi gibi farkındalık çalışmaları, “Duygu dalgası” farkındalığı gibi yoğun duygunun ortalama 90 saniyede zirveden inmeye başladığını bilmek ve tartışma anlarında “Şu an devam edemeyecek durumdayım, sakinleşince konuşalım.” gibi tartışmayı bitirmek üzere değil, beyni yeniden regüle etmeye yönelik teknikler sakinleşmenize yardımcı olabilir.
2.Bebeğe odaklı Stratejiler: Her gün 5-10 dakikalık müzik, dua, meditasyon gibi sakinleşme ritüelleri, konuşarak, elinizi karnınıza koyarak bebeğinize bilinçli temas etmeniz bebeğinizle hem bağ kurmanızı hem de hormon dengenizi destekleyecektir.
3.Geçmiş deneyimlerin şu ana etkisini azaltmak: Duygularınızı filtrelemeden yazmak, zihninizdeki karmaşayı azaltır ve “Nasıl bir anne olmak istiyorum?” sorusuna vereceğiniz cevaplar kendi anne modelinizi bilinçli bir şekilde inşa etmenize yardımcı olur.
4.İçinde bulunduğunuz aile dinamikleriyle başa çıkma: Bu noktada hamilelik sürecinizdeki iyilik halinizi eşinizin ailesinin ilgisizliği yerine farklı sosyal destek alanlarına yöneltmeniz, enerjinizi eşinize ve kendi çevrenize yöneltmeniz süreci daha sağlıklı geçirmenizi sağlayabilir.
Son olarak, kendinizi anne olmaya hazırlama biçiminiz hayli farkındalıklı ve sevgi dolu. Çocuğunuza böylesi bir içsel dürüstlük ve şefkatle yaklaşmak, en başından “Ben yanlış yapmamam lazım” baskısından çok daha kıymetli olacak. Zaman zaman yetişkinlerin dünyası karışık olsa da, bebeğinizin huzurlu bir anneye değil, gerçek duyguları olan bir anneye ihtiyacı var.
Bu süreçte bizlere her zaman yazabilirsiniz. Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.
Psikolog Fatma Gizem Bitgen