Hayatım artık sevgilimden ibaret oldu

Yaşadığınız sürecin sizin için ne kadar yorucu ve yıpratıcı olduğunu hissedebiliyorum. Bir ilişkinin başındaki yoğun mutluluk ve heyecanın zamanla yerini suçluluk, kaygı ve bağımlı hislere bırakması oldukça zorlayıcı bir durum. Özellikle geçmişte yaşanan olayın ilişkinin dengesini sarsmış olması ve partnerinizin bunu zaman zaman gündeme getirmesi, sizde sürekli bir kaygı ve huzursuzluk yaratmış gibi görünüyor. Bu noktada yaşadığınız panik, sürekli ondan onay arayışınız ve gün içinde bile kısa süreli kopukluklarda yoğun kaygı hissetmeniz aslında ilişkinin bir süre sonra sizin kendi kimliğinizden ve hedeflerinizden uzaklaşmanıza neden olmuş gibi gözüküyor.

Şu anda fark ettiğiniz “onsuz nefes alamıyorum” gibi düşünceler, acınızı daha da derinleştiriyor. Bu düşünceleri fark etmek, sorgulamak ve yerine daha dengeli ve alternatif düşünceler ggetirmek değişim için önemli bir adım olabilir. Örneğin, “Onun ilgisi azaldığında ben panik oluyorum, bu da sevgisiz kalacağım anlamına geliyor” düşüncesi yerine, “Onun ilgisinin dalgalanması benim değerimle ilgili bir şey değil, kendi içinde yaşadığı zorlukların yansıması olabilir” gibi daha dengeli bir bakış geliştirmek, kaygınızı azaltmaya yardımcı olabilir.

Ayrıca, hayatınızda yalnızca ilişkinize odaklandığınızı ve kişisel hedeflerinizi geri planda bıraktığınızı fark etmiş olmanız çok değerli. Kendi ilgi alanlarınıza, sosyal çevrenize ve kişisel amaçlarınıza yeniden yönelmek, sizi siz yapan parçaları tekrar hatırlamanızı sağlayabilir. Bu süreçte küçük adımlarla da olsa kendi hayatınıza yatırım yapmanız, bağımlı hissettiğiniz döngünün yavaş yavaş kırılmasına yardımcı olacaktır.

''Karşımdaki kişi narsist mi?'' sorunuza gelince: etik olarak bir kişiyi tanımadan ve kapsamlı değerlendirme yapmadan böyle bir etiket koymak doğru değil. Fakat daha önemlisi “Ben bu ilişkide nasıl hissediyorum, sınırlarım nasıl etkileniyor ve kendimden ne kadar uzaklaşıyorum?” Bu sorular odağınızı partnerin özelliklerinden çok sizin deneyiminize ve ihtiyaçlarınıza çevirir.

İçinde sıkıştığınızı düşündüğünüz bu döngü sizi olumsuz hislere kapılmanıza yol açmış ve günlük hayatta kendinize değer vermenizi, isteklerinizi ve görevlerinizi yapmanızda olumsuz etkilemiş yani günlük hayattaki işlevselliğinize olumsuz etkileri olmuştur. Gün içinde kaygılı veya panik hissettiğiniz anlarda nefes ve farkındalık egzersizleri yapmak, duygularınızı düzenlemenizde yardımcı olacaktır. Duygularınızı yazmak için günlük veya duygu günlüğü tutabilirsiniz. Düşüncelerinizi fark etmek, onları daha yönetilebilir hale getirecektir. Kendinize gün içinde küçük ve ulaşılabilir hedefler koyun. Bu hedeflere ulaşmak özgüveninizi arttırıp bağımlılık hislerini azaltmanızda yardımcı olacaktır. Bu süreçte kendinize sık sık olumlu ve destekleyici cümleler söylemek de önemlidir; örneğin “Kendime zaman ayırmak hakkım” veya “Ben değerliyim” gibi ifadeler, kaygıyı azaltmaya ve kendinize olan güveninizi artırmaya yardımcı olur.

Daha sağlam ve kalıcı bir destek için, bir terapist eşliğinde bu süreci ele almanız oldukça faydalı olacaktır. Terapide hem düşünce ve davranış kalıplarınızı keşfedebilir hem de kendinizi daha güçlü ve bağımsız hissetmenizi sağlayacak stratejiler geliştirebilirsiniz. Bu adım, hem mevcut ilişkideki deneyiminizi daha sağlıklı bir şekilde yönetmenize hem de kendi yaşamınızı yeniden inşa etmenize destek olacaktır.