Psikoloji

Hayatımda yaşadığım sorunlar

Gizli Kullanıcı23 Ağustos 2025 22:35

Hayatımda yaşadığım tek sorunlardan biri (çocuklukta böyle değil tam şuan olmak istediğim gibiydim) ,hayır deme sınır koyma konusunda sorunlar yaşamak ve karşı tarafı memnun etme onay alma vs gibi beklentilere girmekti ve özellikle ilişkilerde derin bağ kurmak istediğim için bunun yüzünden alttan alma sorunları geçiştirme gibi şeyler yaptım bazen (bazen de direkt sildim) ve sonradan fazla yüzeysel olduğumu düşünmeye başladım ve arayı bulamıyorum sanki ne yapmalıyım? Yaşadığım üzüldüğüm olaylardan çıkarttığım derslerden sonra değerlerimi oturttum ve bunları aşmıştım fakat son yaşadığım olaydan sonra yıprandı hassas ve duygusal oldum şuan yine astım fakat tekrarlansın istemiyorum bunun için ne yapabilirim eski yeni tüm iyi özelliklerimi bileştirip en iyi benliğimi ortaya çıkartmak istiyorum. Birde bazen insanlar nasıl imkanda durumda olursa olsun her koşulda en iyisini isterken ve alırken bana hep her şeyin yetersiz gelmesi ne demek oluyor fazla mı mükemmeliyetçiyim veya seçiciyim sanki layık değil miyim diyorum aslında değerimi de biliyorum ama bunu nasıl uygulamaya geçiririm ve yaşarım örnek olarak en iyi gördüğüm kişiyi bulduğum sandım ve birkaç yıl böyle geçti fakat doğru kişi değilmiş her şey iyi bile olsa bazen bırakmak gerekiyor bırakamadım onu çıkarttıktan sonra hep daha iyisi gelirdi ama ondan daha iyisini görmediğimi düşündüm bu yüzden kaygı ve üzüntü yaşadım hayatıma birini alabilmeyi istiyorum tekrardan , Son olarak bazen her şeye geç kalmış gibi hissediyorum yapmak istediğim her şeyi yaptım ve gayet planlı biriyimdir her şeyi planlarım ama sanki birkaç senedir yapsam bile yeterli gelmiyor ve radikal değişiklikler istiyorum hayatım güzel gidiyor ama bazen sıkılıyorum

Bu soru 24 Ağustos 2025 17:49 tarihinde Psikolog İrem Bor tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar Sevgili Danışanım,


Geçmiş deneyimleriniz ve bugün yaşadıklarınız sizi derin bir sorgulamaya götürüyor. “Ben kimim, sınırlarım nerede başlıyor, nerede bitiyor, kendime nasıl sadık kalabilirim?” sorularını soruyorsunuz. Bu soruların her biri çok kıymetli. Çünkü aslında gelişiminiz için ihtiyacınız olan alanı görmenizi sağlıyor.


Hayır diyememek, sınır koymakta zorlanmak çoğu zaman çocukluktan taşınan öğrenilmiş kalıplardan kaynaklanabiliyor. İnsan, sevilmek, kabul görmek ya da çatışmadan kaçmak için kendi ihtiyaçlarını ikinci plana atmayı öğrenebilir. Bu davranış kısa vadede huzuru koruyor gibi görünse de uzun vadede yıpratabilir çünkü içimizde birikmiş ihtiyaçlar karşılanmadığında biz kendimize yabancılaşabiliriz.

Siz de ilişkilerinizde bazen fazla alttan aldığınızı, bazen ise birden bire kestiğinizi söylüyorsunuz. Bu “ya hep ya hiç” düşüncesi olabilir, aslında orta yolu bulmakta zorlandığınızın bir işareti.


Oysa sınır koymak başkasını üzmek değildir. Sınır koymak, kendinizi korumanın sağlıklı bir yoludur. Tıpkı bir evi çevreleyen duvarlar gibi… Duvarlar başkalarını dışlamak için değil, içeride güvenle yaşayabilmek için vardır.


Siz de kendi duvarlarınızı fark ettiğinizde, daha sağlam ve daha güvenilir bağlar kurabilirsiniz. Çünkü ilişki, iki kişinin ihtiyaçlarını da gözeten dengeli bir alandır..



Bahsettiğiniz mükemmeliyetçilik ve “hep daha iyisini istemek” duygusuna bakalım. Bu duygu bazen kişinin kendine dair yüksek beklentilerinden, bazen de değersizlik kaygısından beslenebilir. İçinizde “daha iyisini hak ediyorum ama sanki bana yetmiyor” cümlesi dolaşıyor olabilir.

Burada şunu ayırt etmek önemlidir. Gerçekten ihtiyaçlarınıza uygun olanı istemek, sağlıklı bir özsaygının da göstergesidir. Fakat her şeyin daha iyisinin peşinde olmak, insanı doyumsuz ve yorgun bir hale getirebilir.

Kendinize şu soruyu sormak faydalı olabilir: “Bu istediğim şey gerçekten benim değerlerimle uyumlu mu, yoksa sadece daha fazla olduğu için mi isteğim var?”


İlişkiler konusunda, birini hayatınıza almak istemeniz çok doğal. Geçmiş deneyiminizi size öğretilen bir ders gibi düşünmeyi deneyin. Bazen bırakmak, kaybetmek değil, kendinizi yeniden kazanmak anlamına gelebilir. Bugün kendinizi daha bilinçli hissetmenizin sebebi de bu deneyimlerden çıkardığınız dersler olabilir mi?🌱


Her şeye geç kaldım duygusuna bakalım, planlı ve programlı olmanız güçlü bir yanınızdır. Ama yaşam, sadece planlardan ibaret değildir. Bazen esneklik, küçük değişiklikler hayatı yeniden canlı kılar. Siz radikal değişiklik isteğini hissettiğinizi söylüyorsunuz.

Bu, ruhunuzun yeni bir nefese ihtiyaç duyduğunun göstergesi olabilir. Belki de büyük değişimlerden önce, küçük yeniliklerle başlamak; bir hobi edinmek, yeni bir sosyal çevre ya da farklı bir deneyim bile bu duygunuzu besleyebilir.


Sevgili danışanım, sizin için en değerli yol haritası: geçmişteki güçlü yönleriniz (değerlerinizi bulmanız, planlı olmanız, kendinizi sorgulamanız), bugün öğrendikleriniz (sınır koyma ihtiyacı, daha iyisini istemekle yetinebilmek arasındaki denge) ve geleceğe dair hayaliniz (en iyi benliğinizi ortaya koymak). Bunları bir araya getirmek, tıpkı farklı renklerin uyumlu bir tabloya dönüşmesi gibi, size bütünlük hissi verebilir.


Gelişim eskiyi tamamen silmek değil, yeniyi birlikte harmanlamaktır. İçinizdeki hassas ve kırılgan taraf da sizin, güçlü ve kararlı taraf da sizin. Ve her ikisi birleştiğinde, ortaya daha sağlam bir siz çıkıyor.


Kendi değerinizi uygulamaya geçirmenin yolu, önce bu değeri günlük yaşamınıza küçük adımlarla taşımaktan geçmektedir. Birinin talebine nazikçe “hayır” diyebilmek, kendiniz için küçük de olsa bir seçim yapabilmek, başarınızı fark edip takdir etmek küçük ama uygulanabilir adımlardır. Büyük dönüşümler hep bu küçük adımlardan başlar.


Hiçbir şey için geç değil. Sizin için zaman, hala en büyük değeriniz. Kendi değerinizle hareket etmeniz her şeyden daha çok değerli. 🍀


Sevgilerimle,

Psikolog İrem Bor