Psikoloji

Hayatta yolumu nasıl bulurum

Gizli Kullanıcı6 Haziran 2025 13:15

Merhaba ben uzun zamandır ne istediğim ve nasıl bir hayatı istediğim konusunda kararsızım. 29 yaşındayım ve uzun süredir işsizim kaygılarım çok yoğun ve yolumu bulamıyorum. Çoğu arkadaşımla yollarımızı ayırdık. 1 sene öncesinde bir ilişki yaşadım. Bu kişi muhafazakar biri dışa dönük yapısı var sosyal birisi hobileri var kendisi muhafazakar ama çevresi seküler her anlamda rahat insanlar onların yanında baya rahat kız arkadaşlarıyla aşırı samimi tavırları var bu beni rahatsız ediyor. Ben öyle değilim dese de bunu benden saklıyor ama ben storylerden vs görüyorum ortamlarını ve samimiyetini. Mesaj siliyor yalan söylüyor. Güvenimi sarsacak daha büyük şeyler de yaptı. Bense içe dönük daha sessiz uyumlu biriyim giyimim açık. Ben onun için fedakarlık yapmıştım kıyafet konusunda ama bana öyle şeyler yaşattı ki kendimi böyle bir fedakarlık içine sokmak istemiyorum artık. Sevgim var ama biliyorum ki ona dönersem o hiçbir şeyinden ödün vermeyecek sadece ben hayatımı değiştireceğim. Kıyafetimden vs ödün vereceğim onun yaşadığı şehire taşınacağım ama o ortamlarından önceliklerinden hobilerinden ödün vermeyecek. Çünkü benden kıyafetlerim için ödün vermemi istiyor muhafazakarım diyor ama onun ortamı bikini giyen rahat tavırları olan insanlarla dolu. Kendisini bu ortama ait hissediyor çünkü bütün hayatı vs o insanlarla. Bana da bu ikililik çok yanlış geliyor. Evet muhafazakar olduğu için böyle birini istiyor. Ama ortamı çok farklı ve ben de o ortamlardaki gibi biriyim kıyafetimle vs. Her iki tarafta seviyor ne olacak ne istiyorum hayatta yolum bu mu sevgimin peşinden mi gitmeyelim bilmiyorum ama gidersem bu yolda en çok fedakarlığı yapan ben olacağım buna da eminim. Kendimi anlamıyorum kalbim mantığımla savaş halinde. Beklentilerimiz hayatımız yetişme şekillerimiz çok farklı. Ben ailemde çok rahat biriyim ama sessiz sakin çekinik yapım var. O dışa dönük sosyal baskı görmüş birisi. Tam birbirimizin gölge karakterleriyiz. Belki de benim uyumlu fedakar oluşum onu etkiledi onun da bu kadar sosyalliği beni etkiledi. Ama bu karmaşık durum gerçek hayatta çok zor oluyor. Sürekli çatışma halindeyiz. Ben bu ikili durumdan dolayı dönmek istemiyorum. Ben kendimi kısıtlayacağım ama o hiçbir şekilde kendinden ödün vermeyecek. Bu bana çok fazla geliyor. Ben kendi yolumu nasıl bulurum. Bu ilişkinin bir oluru varsa bunu nasıl anlarım bilmiyorum. Lütfen bana yardımcı olun hayatımın şekillenmesi için büyük bir adım olacak bu

Bu soru 10 Haziran 2025 17:42 tarihinde Psikolog Betül Canbel tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Öncelikle bu kadar yoğun ve içten bir duygusal paylaşım yaptığınız için size teşekkür etmek isterim. Yazdığınız her satırda, hayatınızın yönünü bulma isteğiyle birlikte yaşadığınız içsel çatışmayı ve yorgunluğu çok net hissedebiliyorum. Belirsizliğin getirdiği kaygıyla, sevginin içinden geçen çırpınışla ve değişime duyulan ihtiyacın yarattığı gerginlikle baş etmeye çalışıyorsunuz. Bu süreçte “ben kimim, ne istiyorum, bu ilişki bana ne katıyor?” gibi sorularla boğuşmanız çok doğal.


Hayatta yönümüzü bulamıyor gibi hissettiğimiz anlarda çoğu zaman dışsal koşullar (işsizlik, ilişki, çevre) bizi tetikler. Ama aslında sorun, “şu an ne istiyorum?” sorusuna içten bir cevap veremememizdir. Siz de bu noktada hem ekonomik belirsizlikle hem duygusal karmaşayla hem de kendi benliğinizi duyma çabasıyla baş etmeye çalışıyorsunuz.


Hayat yolunu bulmak çoğu zaman dış dünyayı şekillendirmekten çok, iç dünyada netlik kazanmaya bağlıdır. “Ben kimin yanında daha kendim gibiyim?” “Ben hangi koşullarda sesimi daha özgür çıkarabiliyorum?” gibi sorular bu süreçte yönünüzü gösteren pusulalar gibidir.


İlişkinize döndüğümüzde, siz bir yandan sevginizi koruyorsunuz, bir yandan da bu sevgiyi yaşamanın bedelini ağır buluyorsunuz. Aslında çok önemli bir tespitte bulunmuşsunuz: “Eğer bu ilişki devam ederse fedakârlığın büyük kısmını ben yapacağım.” Bu cümle, dengenin bozulduğunu gösteriyor.


Fedakârlık, sevgi için elbette olabilir. Ama karşılıklı olmadığı sürece, kendinden vazgeçmek haline dönüşür. Partnerinizin, kendi sosyal hayatı ve çevresi konusunda ödün vermemesi; ama sizden kıyafet, şehir, çevre gibi temel alanlarda değişim beklemesi eşit olmayan bir ilişki dinamiğine işaret ediyor. Siz, onun hayatına uyum sağlamaya çalışırken, o sizin varoluşunuza alan açmıyorsa; bu ilişki, uzun vadede sizden götürür.


Sevgi, bir ilişkide temel bir yapı taşıdır ama yeterli değildir. Sevgi, bir ilişkinin başlamasına sebep olabilir ama devam etmesini sağlayan şey; saygı, güven, ortak değerler ve iki tarafın da karşılıklı olarak emek vermesidir.


Partnerinizin muhafazakar bir kimlik taşıması, ancak yaşadığı hayatın bundan çok uzak olması sizin için bir ikilik yaratıyor. Size sunduğu taleplerle kendi yaşam biçimi arasında tutarsızlık olduğunu fark etmişsiniz. Bu tutarsızlık içinde onun değişmesini beklemek mi, yoksa sizin kendinizi değiştirmeye devam etmeniz mi daha adil? Soru bu. Cevap ise oldukça net: Bir ilişkide sadece bir taraf kendini değiştirmek zorunda kalıyorsa, o ilişki eşitlik temelinden uzaklaşır.


Yazınızda “sessiz, uyumlu, fedakâr biriyim” cümlesini kuruyorsunuz. Bu özellikler oldukça kıymetli olabilir; ancak aşırıya kaçtığında kişi “benliğini kaybetme” riski yaşar. Sizin bu ilişkide kendi giyim tarzınızdan tutun, yaşamak istediğiniz şehir tercihinize kadar birçok konuda taviz vermeniz, partnerinize değil; kendinize olan bağlılığınızı sarsıyor olabilir.


Çünkü sadece dışarıya değil, kendimize karşı da sadık olmamız gerekir. Uyum sağlamak; tamamen başka birine dönüşmek değil, ortak bir noktada buluşabilmek demektir. Eğer bu ortak nokta hiç oluşmuyorsa, orada sizin karakterinizin ya da kimliğinizin göz ardı edilme ihtimali vardır.


Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz: “Tam birbirimizin gölge karakterleriyiz.” Bu psikolojide oldukça anlamlı bir ifadedir. Çünkü insanlar bazen kendilerinde bastırdıkları özellikleri karşılarındaki kişide görür ve buna çekilirler.


Siz onun dışadönüklüğüne, sosyal çevresine ve yaşam enerjisine çekilmiş olabilirsiniz. O da sizin uyumlu, yumuşak, sessiz yanınıza... Ama bu çekim, uzun vadede bir tamamlayıcılık mı sağlar, yoksa çatışma mı yaratır, sorusunun cevabı çok kıymetli. Eğer sürekli biri kendini ifade ederken diğeri sessiz kalıyorsa, bu eşit bir dinamik değildir. Siz bir gün “artık ben de görünmek istiyorum” dediğinizde, ilişki bu sınavı veremezse yorgunluk artar.


Peki, Yolumu Nasıl Bulacağım? Nereden Başlamalıyım?


Kendine “Ben nasıl bir hayat yaşamak istiyorum?” diye sorman gerek. Kiminle değil, nasıl bir yaşam istediğini tanımlaman gerek. Bir hayat arkadaşının seni baskılamadığı, senin kıyafetini değil kalbini önemsediği, kendi şehirlerine değil birlikte karar verdiğiniz bir düzene ihtiyacın var mı? Bunları kendinle konuşmadan, kimseyle inşa edemezsin.


Kıyafetinden, şehirden, ilişkiden bağımsız olarak; sen kimsin? Hangi değerlere sahipsin? Ne seni rahatsız eder, ne seni büyütür? Bu soruların cevabı seni içsel pusulana götürür.


Bu yolda yalnız ben mi yürümeye çalışıyorum? Bir ilişkinin içinde tek başına çırpınmak yerine, iki kişinin birlikte yürümesi gerekir. Hep sen fedakarlık yapıyorsan, bu yol senin yolun değil, onun yoludur.


Kendini tanıma, ilişkileri değerlendirme ve hayattaki yönünü bulma sürecinde bir psikolog ile çalışmak sana derinlik kazandırabilir. Bazen kendi içimizde döne döne cevap bulamadığımız şeyleri bir uzmanla daha hızlı fark ederiz.


Sevgili danışan, şu an kalbin ile mantığın arasında sıkışmış gibi hissediyorsun. Ama aslında ikisi de sana sesleniyor. Kalbin diyor ki: “Ben sevilmek, anlaşılmak, var edilmek istiyorum.” Mantığın diyor ki: “Ama bunu yaşarken ben hep kayboluyorum.” O zaman asıl mesele; sevginin seni yok etmeden yaşanabileceği bir alan kurmak. Bir ilişki seni daha çok sen yapıyorsa kıymetlidir. Ama seni sen olmaktan uzaklaştırıyorsa, orada biraz durmak gerekir.


Hayatını şekillendirecek bu karar için yol arkadaşın her kim olursa olsun, önce sen kendi yanında olmalısın. Çünkü sen, kendinle yol aldıkça hayatındaki insanlar da yolunu bulacaktır.


Umarım cevabım faydalı olmuştur. Değerlendirilmesini istediğiniz farklı bir soru veya aklınıza takılanları yeni bir soru oluşturarak bizlere iletebilirsiniz.



Sevgiler,

Psikolog Betül Canbel