Psikoloji

Her şey yolunda ama ben iyi hissetmiyorum

Gizli Kullanıcı23 Mayıs 2025 12:02

Merhaba hayatimda her şey normal her zaman güzel bir ilişkim olsun isterdim şu an var sevildiğimi hissettiren biri var hayatımda yanii her şey iyi gibi ama ben kendimi çok kötü hissediyorum herkese yükmüşüm gibi insanlara birseyleri kanıtlama cabasindan duygularımı bastirmaktan o kadar yoruldum ki herseyin en kötüsünü düşünmek her zaman mutlu olduğum 5 dakika da kendimi suçlu hissetmek ben uzun zamandır kişisel gelişimime odaklanmış biriydim ve kendime çok iyi gelebiliyorum ama şimdi bana iyi gelecek hiç bir şey bulamıyorum hiç bir şey yapmak istemiyorum tüm gün yatıp uyumak istiyorum kendimden kaçıyorum ama ne yapacağımı da bilmiyorum etrafımdaki herkese zarar veriyormuşum gibi hissediyorum kısaca kendimi iyi hissetmiyorum oturup saatlerce ağlayabilirim ama onu yapmaktan da kaçıyorum bi süre ortadan kaybolmak ve iyileşmek istiyorum ben nasıl bir durum içerisindeyim ya niye hiç bitmeyecekmis beni bitirecekmis gibi hissediyorum ben neden oysa ki hayatımda herseyi yoluna koymaya başlamıştım şimdi neden böyle oldu ben kendime nasıl iyi geleceğim

Bu soru 24 Mayıs 2025 14:13 tarihinde Psikolog Berrak Kibaroğlu tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba Sevgili Danışan,


Sorunuzu içtenliğinizle açtığınız için teşekkür ederim. Yaşamış olduğunuz süreci anlamlandırmaya çalışmanız ve bunun için bir çıkış yolu aramanız çok önemli bir adım. Yazdıklarınız doğrultusunda size yardımcı olmasını umduğum ana noktaları paylaşacağım.


Güzel bir ilişkinin içinde olmak, dışarıdan arzulanan bir tablo gibi görünebilir. Ama insanın iç dünyasında, geçmişten gelen yükler, korkular, hatta belki çocukluktan taşınan bazı öğrenilmiş hisler kemikleşip kalabiliyor. “Her şeyde bir kusur bulma” ya da “mutluluğu hak etmeme” hissi bazen öyle derinlere kök salıyor ki insan kendini suçlu hissetmeden mutluluğun tadını çıkaramıyor. “Başkalarına yük oluyorum galiba, değersizim, yetersizim” gibi düşünceler zaman zaman birçok insanın kafasını kurcalar. Hele ki sizin gibi uzun süre kişisel gelişimine kafa yormuş, kendiyle ilgili şeyler üzerinde düşünen biriyseniz; bir noktada bu çaba bile yorucu olmaya başlayabiliyor. Belki de bir süredir “iyi olmaya çalışmaktan” yoruldunuz.


Bu süreci yaşarken en büyük yardımcılarımızdan biri ‘’öz şefkat’ kavramıdır. Temel olarak öz şefkat kişinin kendiyle iyi bir arkadaş ve dost olması becerisi olarak tanımlanabilir. Kendimiz ile bağımız zayıfladıkça ya da kendimizle içsel iletişimimiz azaldıkça yaşadıklarımız daha ağır gelmeye başlar, bu çok doğal bir insan sürecidir. Bu bağı kuvvetlendirmek için kendi kendinize yapabileceğiniz neler olabilir diye bakalım. “Duygularımı bastırmak yerine şu an içimdeki uğultuya birkaç dakika izin verebilir miyim?” diye kendinize sorabilirsiniz. Size kendinize sorabileceğiniz, kendinizi daha iyi anlamak adına yapabileceğiniz soru cevap önerilerinde bulunmak istiyorum;


1.Bu dönemde neye ihtiyacım var? (Cevap olarak içinizden ilk gelen cevapları kabul edin, üzerine düşünmeden yargılamadan kendinizle iletişim için temel ilk adım)

2.Kendimi olduğum gibi kabul ediyor muyum?

3.Kendimi seviyor muyum?

4.Kendini sevmek benim için ne anlama geliyor?


Kendinize karşı bakış açınızı şeffaf olarak görmek, hayata hangi pencereden baktığınızı anlamak için de çok yardımcıdır. Belki çok derinlerde, suçluluk ya da yetersizlik duygularından başka, görülmek, duyulmak, olduğunuz gibi kabul edilmek isteği vardır. Bunları hissetmek sizi asla zayıf ya da başarısız yapmaz. Hatta tam tersine, bu kadar yoğun hissetmenizin altında ciddi bir anlam, bir şeylerin değişme isteği yatıyor olabilir. 


Şu an için çok daha büyük adımlar düşünmek ya da çözmeye çalışmak zorunda değilsiniz. Küçük bir nefes almak, kendinize birkaç dakika başka türlü davranmak bile yolculuğun başlangıcı olabilir. Dahasını merak ediyorsanız bize tekrar yazabilirsiniz; birlikte biraz daha detaylandırabiliriz. Birlikte bakmak, üzerine konuşmak elbet bir kapı aralayacaktır. 


Dilerim cevabım faydalı olmuştur.


Çok sevgiler,


Psikolog Berrak Kibaroğlu.