ilişki konusunda bana zarar veren birinden vazgeçemiyorum

Merhabalar hoşgeldiniz🪷

Yaşadığınız sürecin çok yıpratıcı olduğunu hissediyorum. İlişkinizin defalarca bitip tekrar başlaması, size hem umut hem de hayal kırıklığı getirmiş; bu da sevgi ile bağımlılık arasındaki çizgiyi bulanıklaştırmış olabilir. Bir yanınız hâlâ bağlanmak isterken, diğer yanınız aslında bu ilişkinin size zarar verdiğini görüyor. Bu içsel çelişki, sizi “çok kötü hissediyorum ama bırakamıyorum” döngüsünde tutuyor olabilir. Öncelikle şunu bilmelisiniz: bu durum sizin “eksik” ya da “güçsüz” olduğunuzu göstermez. Tam tersine, hislerinizi fark etmeniz ve çözüm arıyor olmanız, iyileşmeye giden en önemli adımdır.

Çözüm için birkaç somut adım önerebilirim. İlk olarak, net sınır koymak çok önemlidir. Bu, mümkünse iletişimi tamamen kesmek (no contact) anlamına gelir. Onunla görüşmeye devam ettikçe döngünün sürmesi daha kolay hale gelir. Sosyal medyadan, telefondan ya da ortak ortamlardan tetiklenmenizi engellemek için mesafe koymak güçlü bir adımdır. İkinci olarak, duygularınızı dışa vurmanız çok kıymetlidir. Günlük tutmak, hislerinizi yazmak, ya da güvendiğiniz bir arkadaşla paylaşmak, içsel yükünüzü azaltır. Üçüncü olarak, kendinizi yeniden yapılandıracak günlük küçük hedefler koyun: örneğin kısa yürüyüş, kitap okuma, yeni bir hobiye başlama. Bu küçük adımlar, zihninizi geçmişten uzaklaştırır ve geleceğe yönlendirir.

Ayrıca, kendinize sık sık şunu hatırlatın: sevgi, değersiz hissettiren, sürekli kıran ve tekrarlayan acılarla gelen bir şey değildir. Sağlıklı bir ilişki güven, saygı ve huzur getirir. Siz, buna layıksınız. Eğer kendi çabalarınız yetersiz kalıyorsa, bir psikoterapi süreci size çok destek olabilir; özellikle bağımlı ilişkilerden çıkış için bilişsel davranışçı terapi ve duygu odaklı terapi oldukça etkilidir.

Son olarak, kendinize karşı sabırlı olmanızı öneririm. Kopma süreci inişli çıkışlı olabilir; bazen özlersiniz, bazen öfkelenirsiniz. Bunların hepsi normaldir. Önemli olan, her seferinde kendinizi hatırlatmak: “Benim önceliğim kendi iyiliğim, kendi geleceğim.”

Bir yanınız ondan kopmak isterken diğer yanınız hâlâ ona bağlanıyor gibi görünüyor; bu çelişki çok anlaşılır bir durumdur. Böyle ilişkilerde kişi bazen “seviyor muyum, yoksa sadece takıntı mı?” diye sorgular ama aslında mesele çoğu zaman sağlıksız bir bağın yarattığı döngüdür. Bu döngü içinde yaşadığınız değersizlik, suçluluk ve çaresizlik duyguları size ait değildir; karşı tarafın tutarsız ve kırıcı davranışlarının sizde bıraktığı etkidir.

Bu noktada kopabilmenin ilk adımı, ilişkinin size verdiği zararı net olarak görmek ve iletişimi olabildiğince kesmektir. İlişkinizi sürdürmek yerine kendi iyileşmenize odaklanmanız gerekir. Bunun için sosyal medyadan ve telefondan iletişimi sınırlamak, sizi tetikleyen hatırlatıcılardan uzak durmak ve zorlandığınız anlarda güvendiğiniz bir yakınınızdan destek almak çok önemlidir. Duygusal olarak toparlanabilmek için günlük rutininize küçük ama düzenli hedefler koyabilir, hislerinizi yazabilir, bedeninizi rahatlatacak nefes ve gevşeme egzersizleri uygulayabilirsiniz.

Unutmayın, bu süreçte kendinize kızmak ya da “neden bırakamıyorum” diye suçlamak yerine, bu bağı koparmaya çalıştığınız için kendinizi takdir etmeniz gerekir. Kopmak kolay değildir, iniş çıkışlar yaşanabilir; ama her adımda aslında kendi değerinizi geri kazanıyorsunuz. Bu ilişki sizin kim olduğunuzu ya da değerli olup olmadığınızı belirlemiyor; tam tersine, yaşadıklarınızı fark edip çözüm aramanız sizin ne kadar güçlü olduğunuzu gösteriyor.

Klinik Psikolog İrem Aşıkkutlu