Aile

İlişki uzmanına gitmeli miyiz?

Gizli Kullanıcı18 Ocak 2025 13:53

3 yıldır evliyiz 11 aylık kızımız var evliliğim en başından beri güzeldi severek de evlendik ama doğumdan hemen önce başlayan ve sonrasında da devam eden ağlama krizlerim var beni rahatsız eden birşeyden bile bahsederken ağlamak istiyorum, cinsel ilişkiye girerken artık zevk almıyorum yan yana olmadığımız saatler içerisinde eşimi sürekli arayıp konuşmak istiyorum ama eve geldiğinde aynı isteğim olmuyor geceleri yanında uyuyamıyorum çoğu zaman bir sebep yokken bile ağlıyorum anlayışlı bir eşim vardır kararlarımı sorgulamaz ama dışarı çıkmak istediğimde çıkartır gezeriz gezdiğimizde de keyif almam eve geldiğim an modum düşer.

Bu soru 18 Ocak 2025 19:08 tarihinde Psikolog Sena Keşkek tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhaba sevgili danışan, öncelikle bu durumu benimle paylaştığınız için teşekkür ederim. Bunları açıklıkla anlatıp çözüm arayışına koyulduğunuz için sizi takdir ediyorum, siz de kendinizi tebrik etmelisiniz.


Sevgili danışan, doğum öncesi ve doğumdan sonra hissettiğiniz depresif belirtiler birçok kadın tarafından deneyimlenebiliyor. Bu durum hayatınızı, bireylerle iletişiminizi ve eşinizle ilişkinizi etkiliyor olabilir.


Eşinize nasıl hissettiğinizi anlatmayı denediniz mi? Eğer anlatmadıysanız hislerinizi eşinizle paylaşmayı deneyebilirsiniz. Bazen yaşadığımız zorlukları tek başımıza atlatmak isteyebiliriz. Yanı başımızda bize destek olmak isteyen, bize destek olmaya son derece hazır olanları göremeyebiliriz. Güvendiğimiz, sevdiğimiz birinden alacağımız destek, zorlu durumları daha kolay atlatmamıza yardımcı olabilir. Yaşadığınız zor günleri eşinizle paylaşıp size destek olmasına izin verebilirsiniz :)


Çift terapisine gitme düşünceniz çok kıymetli. Bir şeyleri iyileştirmek adına istekli olduğunuzu görebiliyorum. Çift terapisinden önce bireysel bir iyi oluş hedefleyip bireysel terapi almayı düşünebilirsiniz. Bahsettiğiniz ağlama krizleri, hayattan eskisi kadar keyif alamama, cinsel isteksizlik gibi durumları bir terapist ile konuşabilirsiniz.


Günlük rutininizin içerisine keyif alacağınız aktiviteler eklemek sizin için rahatlatıcı olabilir. Bunları gerçekleştirilmesi zor hedefler olarak düşünmeyin. İzlemekten keyif alacağınız bir film veya bir diziye başlayabilirsiniz. Günlük kısa yürüyüşler yapabilirsiniz. Kendinize bir hobi edinebilir ve onunla ilgilenebilirsiniz.


Sevgili danışan, umarım yazdıklarım sizin için fayda sağlamıştır. Başka bir sorunuz olursa bu platform üzerinden bizlere iletebilirsiniz. Eğer günlük yaşam kalitenizin düştüğünü düşünüyorsanız bir psikolog/ psikiyatrist desteği almayı düşünebilirsiniz.


Sevgiler,

Psikolog Sena Keşkek

alinti

Desteğiniz için teşekkür ederim

Cevaplanmış benzer sorular

Aile

Çocukluk Travmalarımı Unutamıyorum

26 yaşındayım 26 yıldır aynı evde yaşıyorum evimiz küçük hiç kendi odam olmadı abimle aynı odada kaldım hala da böyle. Ben küçükken 2 amcam bizde kalıyordu odamızı bir nevi onlarla da paylaşıyorduk. Amcamlar sertti babam da sert ve ilgisizdi benimle çok konuşmazdı babam sadece yaramazlık yapınca azarlardı ve sürekli içerdi. Bir defasında annemle kavga ederken anneme kültablasını fırlattı anneme gelmedi ama kırılınca bir cam parçası kafama isabet etti o zaman çok korkmuştum yerler kan olmuştu. Bugün o kısımda hala saçım çıkmıyor. Annem sürekli ev işi yapardı. Hiç yaşıtım arkadaşım yoktu beni hiç gezdirmediler de. Doğru düzgün evden çıkmazdım. Arada dışarı çıkıp mahalledekilerle oynamaya çalışırdım ama benden büyük oldukları için genelde beni aralarına almak istemezlerdi. Anaokuluna gitmek istedim annemle babam göndermedi. Bi keresinde resim çizmek için şövale istemiştim babam tamam dedi almadı. Sonra ilkokula başladım 1. Sınıfta folklor ekibine katılmak istedim göndermediler. İlkokulda milli bayramlarda hep şiirleri ben okurdum. Annem hiçbirinde beni izlemeye gelmedi. Okulum evimizin hemen yanındaydı evden ben senin sesini duyarım derdi. Çok fazla çocukluk fotoğrafım yok. Benim ergenlik dönemimle abimin ergenliği aynı zamanlara denk geldi benimle hep dalga geçer ve üstünlük kurmaya çalışırdı. Ailem muhazakardı onu giyme açık bunu giyme rengi kırmızı buraya gitme bu müziği dinleme vs vs arkadaşımla görüşmeme izin vermezdi. Ortaokulda bir gün bir akrabam bana iftira attı ve anneme şikayet etti kendimi savunamadım annem sonrasında kısmen bana inandı ama yine de bana sahip çıkmadı. Ve o zamanlar tek arkadaşımla okulda dahi görüşmemi konuşmamı yasakladı. Dinlemedim bu yüzden hep kavga ettik. Arkadaşımı o zamanlar çok severdim o benim her şeyimdi ondan başka kimsem yoktu. Okulda dersten sonra ücretsiz resim dersi verilirdi arkadaşımla oraya giderdim sırf onunla görüşmeyeyim diye annem beni oradan da aldı. Tüm akrabalarım beni aykırı ve asabi olmakla annemi üzmekle suçlardı. İlkokulda derslerim hep iyiydi sınıfta ikinciydim ama hiç ödüllendirilmedim hiç takdir edilmedim. Ortaokulda bu bahsettiğim olaylar yaşandıktan sonra içime kapandım ve notlarım çok düştü notlarım yüksekken hiç takdir görmedim ama düşünce bana tepki gösterdiler matematiğim 5 ten 4 e düştüğü için resim dersim 2 olduğu için eleştirildim. Sürekli annemle bir çatışma halindeydim ve herkes beni nankörlükle annemi ezmekle suçladı. 15 yaşımda babam başka bir şehre taşındı. Annemle boşanmadılar ama ayrı şehirlerde yaşamaya başladılar. Sizce ben zor bir çocukluk geçirmiş miyim yoksa abartıyor muyum ailem beni rahat yetiştiğim için şımarık olmakla suçluyor. Bunu soruyorum çünkü bazen ben de kendimden şüphe ediyorum acaba abartıyor muyum diye. Bugün onlara karşı yoğun bir öfke duyuyorum ve tahammül edemiyorum. Aradan kaç yıl geçti eski şeylere öfkelenmemi benim kindar bir insan olmama bağlıyorlar. Ve eğer bu yaşadıklarım ciddi sorunlarsa bunlar yetişkin olarak kişiliğimde ne gibi etkilere sebep olur?