Karşı cinsle olan sağlıksız ilişkimi nasıl düzeltebilirim?

Sevgili Danışanım,

Öncelikle bu kadar içten ve cesur bir şekilde duygularını paylaşman çok değerli. Kendini bir yere ait hissedememek, bedenin ve cinsiyetinle çatışmak, özellikle ilişkiler ve romantik yakınlaşmalar söz konusu olduğunda insanı çok yorabilir. Senin yaşadıkların, düşündüğünden daha çok kişinin içinden geçtiği ama bazen dile getiremediği bir süreç.

Erkeklerle ilgili yaşadığın çekingenlik ve uzaklık hissi, aslında senin geçmiş deneyimlerin, öğrendiğin kalıplar ve kendine yüklediğin değerle çok yakından bağlantılı olabilir. Erkekler sana “uzaylı” gibi geliyor demen aslında çok kıymetli bir cümle. Bu, onlara hem bir yabancılık hem de bir tehdit anlamı yüklediğini gösteriyor olabilir. Belki erkeklerle ilgili hep mesafeli ya da seni rahatsız eden örneklerle karşılaştın, belki de çevrende güvenli erkek figürleri azdı. Bu da çok doğal olarak bir çekinme, uzak durma ve hatta bazen kendini koruma davranışına dönüşebilir.

Özgüven konusuna geldiğimizde, aslında bu durumun yalnızca erkekler söz konusu olduğunda seni zorladığını söylüyorsun. Yani bu, senin temelde özgüvensiz olduğun değil, belli bir ortamda, belli kişilerle tetiklenen bir özgüven sorunu. Bu küçük ama çok önemli bir ayrım. Demek ki sen aslında güçlü bir özgüvene sahipsin ama erkeklerle yakınlaştığında kendi yetersizlik hikayen devreye giriyor. Burada, "Ben yetersizim, ben çirkinim, ben flört edemem" gibi düşünceler sen fark etmeden otomatik olarak aktive oluyor olabilir.

Birisi seninle flört ettiğinde donup kalman aslında beyninin sana "tehlike var" sinyali göndermesiyle ilgili olabilir. Beden bazen geçmiş deneyimlere, inançlara ya da korkulara bağlı olarak "kaç ya da don" tepkisi verebilir. Bu tamamen öğrenilmiş bir tepki olabilir ve üzerine çalışıldığında değişebilir. Bunu bir karakter özelliği gibi değil, şu anda geliştirilmemiş bir beceri gibi görebiliriz.

Daha feminen, daha cilveli olmak istemen de oldukça insani bir arzu. Ancak buradaki temel sorun, bunu yapmayı istemen ama kendini bir türlü bırakamaman. Bazen toplumun "kadın böyle davranır", "kadın böyle olur" gibi kalıpları, kişinin kadınlığıyla bağ kurmasını zorlaştırır. Belki de sana kadın olmak hep belli bir şekle uymak zorundaymış gibi öğretildi ve sen de buna uymadığında "kadın gibi değilim" diye düşünüyorsun. Oysa kadınlık çok geniş, çok renkli ve herkesin kendi içinde tanımlayabileceği bir şeydir. Senin hissettiğin, senin kadınlık halin zaten yeterli olabilir. Kadınlık; cilveli olmak, ince sesle konuşmak ya da belli bir tavır takınmak anlamına gelmek zorunda değil.

Kendini kadın gibi hissedememek ama erkek gibi de hissetmemek, aslında toplumsal cinsiyet rollerine karşı içsel bir sorgulaman olduğunu gösteriyor. Belki de sen, bu kalıpların hiçbirine tam olarak uymayan ama bunun için kendine alan açamamış birisin. Kadın olmanın ne demek olduğu ya da nasıl hissettirdiği, dışarıdan sana yüklenen bir şey değil. Senin içinde yavaş yavaş şekillenebilecek bir deneyim.

Belki de şu soruları kendine sormayı deneyebilirsin:

Kadın olmak benim için ne demek?

Benim bedenimle, sesimle, tarzımla nasıl bir ilişkim var?

Toplumun benden beklediği şeyler bana nasıl hissettiriyor?

Bu sorulara cevap aramak, zamanla kadınlığını kendi tanımınla barış içinde yaşamana yardımcı olabilir.

Buna ek birkaç küçük önerim daha var:

Birisi seninle flört etmeye başladığında, hemen cevap vermek ya da tepki vermek zorunda olmadığını kendine hatırlat. İçinden 3'e kadar say, derin nefes al ve sadece "Şu anda bedenim ne hissediyor?" sorusunu sor. Bu sana o donup kaldığın anı biraz yumuşatma fırsatı verebilir.

Erkeklerle ilgili çekingenlik yaşadığında, hissettiğin her şeyi bir deftere yazmayı dene. Yazarken utanmadan, yargılamadan, olduğu gibi yaz. Bazen kelimeler, zihnin içindeki karmaşayı çözmeye yardımcı olur.

Belki doğrudan flört etmek değil ama erkeklerle küçük, gündelik sohbetler başlatmayı deneyebilirsin. Mesela bir kafede garsona "Kolay gelsin" demek bile ilk adım olabilir. Bu, erkekleri bir tehdit olarak değil, bir insan olarak görmeye alışmak için küçük bir pratik olur.

Sevgilerimle💖

Psikolog İrem Gülsün Zengin