Sosyal Hayat

Kendimi aşırı yalnız hissediyorum

Gizli Kullanıcı24 Mayıs 2025 19:50

Çocukluğumun ortasında büyük bir apartmana taşınmak zorunda kaldım.

Annem ve ablam neredeyse asosyal sayılabilecek insanlar ve büyüdükçe ben de öyle olduğumu hissediyorum. 8 senedir bu binada olmama rağmen mahalleden bile tek bir arkadaşım yok son sınıfım ve okulda 3-4 arkadasim var sadece. Yaz aylarının gelmesinden nefret ediyorum çünkü dışarıda arkadaşlarıyla eğlenen yaşıt kızları görünce kıskanıyorum. Diğer insanların ya çok samimi kuzenleri ya da çok samimi arkadaşları var. Ama benim aşırı samimi olduğum enim diyebileceğim bir kuzenim ya da arkadaşım yok hiç olmamadı da.

Çekinik bir insan değilim kendimi iyi ifade edebilirim , topluluk karşısında iyi konuşabilirim ama kendimi yetersiz hissediyorum sanki utanç vericiymişim de arkadaş edinmeye hakkım yokmuş gibi hissediyorum. Kalıcı arkadaşlığım hiç olmadı ya o kadar samimi değildim ya da bazı faktörlerden dolayı bitmek zorunda kaldı. Arkadaşlarımla olsam bile diğerlerinin hep daha iyi dostlukları olduğunu düşünüyorum. Daha çok genç. Olmama rağmen tüm yazı evde geçiyorum ve kendimi yaşlı gibi görüyorum. Her günü aynı geçiyor. 17 yaşındayım ama ne kimseden hoşlandım ne biri benden hoşlandı ya da aşırı keyif aldığım bir arkadaşlık anım var. Neden böyle oluyor ne yapmalıyım?

Bu soru 25 Mayıs 2025 12:13 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar Sevgili Danışan,

Öncelikle anlattığınız her bileşen üzerinden sizi anlamaya çalıştığımı bilmenizi isterim. Kendi yaşadığınız süreçlere karşı böyle farkında olmanız ve değişim için bu anlamlı adımı atmanız takdire şayan. İnsan sosyal bir varlıktır ve doğduğumuz andan itibaren bağ kurmaya, çevremizle iletişim kurmaya ihtiyaç duyarız. Bu durum büyüyüp ailemizden ayrışıp okula başladığımızda çok daha farklı ilişkilerle kendini gösterir. Bu noktada tam da çocukluğunuzun ortasında ortam değiştirmeniz üzerine yaşadığınız süreçler çok anlaşılır. Belirttiğiniz ifadelere ve bu durumda neler yapabileceğinize birlikte bakalım isterim.

Sevgili danışan bundan 8 sene önce yani 9 yaşındayken yeni ve büyük bir apartmana gelmeniz ve başka bir mahalleye taşınmanız bir adaptasyon sürecini beraberinde getirir. Bu yetişkinler için de geçerlidir. Bu noktada aile bireylerinizin asosyal kişilikte olması sizin bu adapte olma sürecinizi olumsuz etkilemiş olabilir ve uzun vadede sosyal ilişkilerinize olumsuz anlamda etki göstermiş olabilir. Bu noktada farkındalığınızın yüksek olması nemli bir adım, değişim farkındalıkla başlar.

Arkadaş edinmeye hakkınız olmadığını, utanç verici olduğunuzu düşündüğünüzü, kalıcı arkadaşlığınız olmadığınızı belirtmekle birlikte çekingen biri olmadığınızı kendinizi iyi ifade ettiğinizi eklemişsiniz. Bu noktada size sormak istiyorum. Bu mahalleye, apartmana taşınmadan önce nasıl bir çocuktunuz? Sizin bu çekingen olmayan yapınız arkadaş ilişkilerinizi nasıl etkiliyordu?

Yeni eve taşınmadan önce daha dışa dönük bir çocukluk geçirdiyseniz bu özelliklerinizi hatırlamanız etkili bir adım olacaktır. Bu noktada şu sorulara cevap vermenizi de içsel eleştirmeninizi fark etmeniz adına rica edeceğim. Arkadaş edinmeye hakkım yok düşüncesi nereden geliyor? Gerçekten herkesin arkadaşlığı daha mı iyi, yoksa siz kendinize karşı daha acımasız mısınız? Sizce iyi bir arkadaş kimdir?

Sevgili danışan konfor alanından çıkmadan iyi sosyal ilişkiler kurulmaz bu noktada yukarıdaki sorular ile içsel süreçlerinizi tamamladıktan sonra arkadaş ilişkileri kurmak için harekete geçmeniz gerekiyor.

Peki ama nasıl?

Bunun için öncelikle arkadaş olmaya değer biri olduğunuza inanmanız gerekiyor. Sizinle arkadaş olmak isteyen biri neden sizin yanınızda kalmak istesin? Sizde hangi özellikleri sever? Bu sorulara verdiğiniz cevaplar olumlu yanlarınızı görmenize yardımcı olacaktır.

Sürece küçük adımlarla başlayabilirsiniz. Örneğin okulda ya da sosyal alanlarda biriyle göz teması kurup selam vermekle başlayabilirsiniz. Bir kişiyle ayakta 1 dakikalık sohbet etmeyi deneyebilirsiniz.

“Saçın çok yakışmış.”, “Sunumun çok başarılıydı.” gibi bir olumlu cümle ile iletişim kurmayı deneyebilirsiniz.

Okul kulüpleri, gönüllü topluluklar ya da bir öğle arası yemeğine dahil olup hava durumu, okul etkinlikleri, diziler gibi konularla sohbetlere giriş yapabilirsiniz. Sınav sonrası sınavla ilgili konuşabilirsiniz. Teneffüste birlikte yemek yemek, hafta sonu kahve içmeye gitmek gibi girişimlerde bulunmayı deneyebilirsiniz.

Sevgili danışan bağ kurma cesareti sosyal beceriden önce gelir. İnsanlar sizi tanıdıkça size yer açabilir. Yakınlık aniden oluşmaz. Küçük temaslar, büyük dostlukların başlangıcıdır. Son olarak yeni bir ortamda gönüllü bir etkinliğe katılmak, bir kursa gitmek ya da size ilginç gelen küçük bir topluluğa dahil olmak, kendiliğinden bağ kurmayı kolaylaştırabilir (mesela bir yaz atölyesi, sanat dersi, yürüyüş grubu gibi). Çok kalabalık olmasına gerek yok bazen iki kişiyle kurduğunuz sohbet, uzun vadede beklenmedik dostluklara dönüşebilir.

Bu süreçte bizlere her zaman yazabilirsiniz. Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen

alinti

Cevaptan aşırı tatmin oldum

Cevaplanmış benzer sorular