Kendimi değersiz hissediyorum
Kendimi değersiz Hissediyorum kendime aynada bakmak istemiyorum kendimi nasıl önemserim kendime nasıl iyi davranabilirim bunun bir çözüm yolu var mı her şeyi kafaya takmadan nasıl yaşayabilirim kendimi nasıl dinleyebilirim iç sesimi nasıl hafifletebilirim bunun bir çözüm yolu var mı varsa nasıl bir yol izleyebilirdim şimdiden yardımlarınız için teşekkür ederim nolur bir çözüm yolu gösterin artık mutlu olmak istiyorum çünkü ben
Bu soru 12 Eylül 2025 04:39 tarihinde Psikolog Serra Menevşe tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba sevgili danışan, sizden gelen cümleleri tek tek okurken, sanki içinizde bir yer uzun zamandır yardım çığlığı atıyor gibi hissettim. Yazdıklarınız birden fazla konuyu kapsıyor, aslında buradaki ana konu kendinizle olan ilişkiniz olabilir, diğer problem alanları da bu ilişkinin bir sonucu olabilir.
yazdıklarınızdan anladıklarımı kendimce tanımlamak isterim: Kendinizi aynada bakacak kadar değersiz hissettiğinizi, birçok şeyi kafaya taktığınızı, kendinizi dinlemediğinizi anlıyorum. Özellikle son cümleniz "Artık mutlu olmak istiyorum." burada aslında bazı kabuller var. Geçmişte mutlu olmadığınızı anlıyorum. Burada mutluluğun anlamını açabilir misiniz, mutluluk sizin için neyi ifade ediyor? Burada bir şeyleri netleştiriyor olmak belki de hayatınızdaki hedef ve beklentileri netleştiriyor olabilir.
Öncelikle kendimizi sevmek mümkün mü sorusundan başlamak isterim.
Kendimizi sevmek gerçekten mümkün :) bu aslında dışarıdan bakıldığında kolay gibi görünse de gerçekte pek de öyle olmuyor. Özellikle bizim gibi toplum odaklı toplumların bir özelliği olarak önce ben diyebilmek, kendimizi sevebilmek dışarıdan bencillik algılanabilir, ego olarak anlaşılabilir. Burada unutulmaması gereken şey şudur ki kişi kendisiyle bir ilişki kuramazsa, bir başkasını sevdiği gibi kendini de sevemezse bir başkasını da o kadar sevemez. Biz ilişkileri içten dışa doğru kurarız. Önce kendimizle, daha sonra çevremizle.
Kendinizi sevmek gerçekten emek gerektirir. Şöyle örnek vereyim. Kendinizle değil, sevdiğiniz kişiyle bir ilişkide olduğunuzu ve beraber bir çiçek büyüttüğünüzü düşünün. O çiçeğin büyümesi için belki karşılıklı sorumluluklarınızı paylaştırdınız. Belki biriniz günlük olarak sulamasını yapar, biriniz yapraklarını yeniler belki, belki toprağını değiştirir gibi. Çiçeğin büyümesi için bakımlarını yaparsınız, emek verirsiniz karşılıklı. Aslında biliyor musunuz kendimizle olan ilişkimizin de bundan farkı yok. Kendime değer verdiğimde kendi öz bakımlarımı, duygusal bakımlarımı yapıyor olmalıyım. Kendini ihmal eden, kendi öz bakımını yapmayan birinin kendisini seviyor olması çok mümkün değil. O çiçeği düşünelim, çiçeğe su vermeyince çiçeği seviyorum demenin bir anlamı kalır mı sizce, sevdiğini nasıl anlayabiliriz? Bunu beslemek , yani kendimizle olan ilişkimiz için bir sorumluluk almak gerek. Bunu yapmak için de bir kapasite ve disiplin gerekir. Kendimizle olan ilişkimizde de disiplinli olmak önemli. Uyku, fiziksel görünüm, tüketim tercihleri, vb gibi alanlarda kendimize iyi bakıyor olmak kendimizi sevmenin bir yolu aslında. Kendinize maddi ve manevi yatırım yapıyorsanız, rutinler oluşturuyorsanız bu bir noktada sizin standartlarınız haline gelebilir. Bu durumda da başkalarıyla ilişkiniz de bu durumdan etkilenir, çünkü standardınızdan aşağısını kabul etmeyebilir, kendinize layık görmeyebilirsiniz. Tüm bunlar öz değer duygusunu besler.
Daha sonra duygularınızla temas ediyor olmak da kendimize değer vermenin bir yolu. Çünkü duygular, bize ihtiyaçlarımızın sinyalleri. Yani ben duygularımı bastırarak ihtiyaçlarımı da bastırmış oluyorum. İhtiyaçlarımı görmezden gelip yok sayıyorsam kendimi sevebilmem çok mümkün değil.
Kendimizi tanımak da önemli bir yetenek çünkü tanımadığım şeyden korkarım. Bu noktada özelliklerimi, becerilerimi, neleri sevip sevmediğimi, iyi ve geliştirilebilecek olan yanlarımı keşfetmem kendimi tanımamın önemli bir parçası. Özellikle buralarda utanç duygusuna da sıklıkla rastlıyorum danışanlarımda. Kendilerini gerçek anlamda tanımaya çalıştıklarında kendilerini kötü hissedebilecekleri, pek de sevmediği taraflarıyla karşılaştıklarında bir utanç duygusu gözlemliyorum. Bu duygu burada işlevsel değildir. Çünkü kendimi tanıyor olmak, o tarafları kabul etmek aslında oraların varlığını görerek ve benimseyerek mümkün. Belki o an değiştirmek zor geliyordur ya da değişim çabalarınız pek de başarılı olmamıştır, tam da o anda kendinize şefkatli bir kucak açmak, " Ben de böyleyim." diyebilmek kıymetli olabilir.
Kendinizi tanımak için konfor alanından çıkmak da önemlidir. Çünkü konfor alanı bize iyi gelen, bilinen ihtiyaçların giderildiği bir yer. Burada her şey ilk bakışta güllük gülistanlık olabilir bu çok anlaşılabilir fakat keşfetmediğim, bilmediğim birçok özelliğimin de olması çok mümkün. Burada oradan çıkmak, bir adım atmak yeni keşiflere yeni deneyimlere götürebilir bizi. O deneyimler esnasında nasıl davranıyorum, neler yapıyorum buraları gözlemlemek önemli. Kendimiz hakkında yeni bilgiler sunuyor çünkü bize çoğu zaman. Örnek olarak yeni bir ilgi alanı keşfedebilirsiniz, konfor alanından çıktığınız süreçte bir zorlukla karşılaşmışsınızdır ve bunu daha farklı bir yolla çözüme kavuşturmuşsunuzdur, Belki o anda kurulan yeni bağlar sizi başka bir noktaya taşıyabilir, yeni alanlar açabilir. Kısacası bu saydıklarımın hepsi mümkün sevgili danışan.
Belki emek ve sabır gerektiren bir süreç ama sizin yapamıyor olmanız için bir sebebiniz var mı?
Size aşağıda egzersiz ekleyeceğim. Bununla beraber duygularınıza temas etmek için bir duygu defteri oluşturmanızı isteyebilirim. Burada duygularınızla rahatça konuşabilmeli, size gönderdikleri sinyalleri alabilmelisiniz ve bu defter size özel olmalı. Dilerseniz profesyonel destek almayı da düşünebilirsiniz bu süreçte.
Umarım bu yazı zihninizde bir ışık, yüreğinizde de bir sıcaklık uyandırmıştır. Dilerseniz duygularınızı biraz daha paylaşabilir, neler hissettiğinizi açabilirsiniz. Burada sizi anlamak ve birlikte çözüm yollarına bakmak için yanınızdayım. ✨
İyi günler dilerim.
Psikolog Serra MENEVŞE