Kendimi nasıl sevebilirim?
Evet arada ani sinirleniyor olabilirim ama 17 yaşındayım. Duygularımı yeni yeni kontrol etmeye başlıyorum ve arkadaşlarım birinin arkasından küfrederse sorun yok çünkü hepsi beraber o kişiyi sevmiyorlar ama ailesel sorunları var bu yüzden kötü davranıyor biliyorum. Onlar da bizine fln diyor ve ben anlayış göstermeye çalışınca suçlu ve saf ilan ediliyorum. O kişi hakkında. Ben bir şeye sinirlenince abartı oluyor. Benim problemlerim görmezden geliniyor. Eski arkadaşlarımla da bu problem oldu onlardan da buna benzer bir sebep yüzünden tartıştım. Ve şimdi herkes beyaz da ben siyahım gibi. Bunları düşününce kendimi suçluyorum ve kendimi sevemiyorum.
Bu soru 30 Ağustos 2025 16:49 tarihinde Psikolog Merve Tel tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba,
Şu an yaşadığınız duygusal karmaşa ve çatışmalar oldukça anlaşılır. Özellikle 17 yaşında olmanız, duygularınızı anlamak ve onlara nasıl tepki vereceğinizi keşfetmek için oldukça hassas bir dönem. Kendinizi sıkça savunma ihtiyacı hissetmeniz, hem dışarıdan gelen yargıları hem de kendinizin duygusal dünyasını nasıl algıladığınızı gösteriyor. Başkalarının görüşleriyle sıkça çelişmek ve kendi perspektifinizi savunmak, aslında içsel olarak bu durumu anlamaya ve dengelemeye çalıştığınızın bir göstergesi olabilir.
Savunma mekanizmaları, genellikle kişi kendini tehdit altında hissettiğinde ortaya çıkar. Kendinizi savunmak, duygusal olarak kendinizi güvende hissetmenize yardımcı olabilir, ancak bu savunma, bazen dışarıdan gelen yargıların daha da sertleşmesine yol açabilir. Örneğin burada bile kendinizi açıklamaya başlarken "evet arada ani sinirleniyor olabilirim ama 17 yaşındayım" şeklinde bir savunmayla başlamanız, bu ihtiyacınızın bir göstergesi. Savunmasız kalmak ve başkalarının bakış açılarına açık olmak, geçmişte yaşadığınız bazı deneyimlerden dolayı zor olabilir. Özellikle, olumsuz yorumlar ya da eleştiriler, kişisel bir saldırı gibi algılanabilir. Aile içindeki ilişkiler ve dinamikler de bu durumu etkileyebilir; çünkü sevgi ve ilgi ihtiyaçlarının karşılanmaması ya da baskı altında hissetmek, insanların ilişkilerde daha savunmacı olmalarına neden olabilir.
Savunma mekanizmalarınızın bu kadar güçlü olması, kendinizi dışarıdan gelen baskılara karşı koruma çabasıyla ilgilidir. Özellikle başkalarının olumsuz yorumlarına duyduğunuz hassasiyet, içsel olarak "görülmeme" ve "değersiz hissetme" korkularıyla ilişkilendirilebilir. Bu tür duygusal tepkiler, aslında kişinin kendi değerini sorgulaması ve başkalarından onay alma gerekliliğiyle bağlantılı olabilir. Başkalarının gözündeki değerinize bu kadar bağlı kalmak, sizde güçlü bir kaygı yaratabilir. Bu da bazen kendinizi savunmak ve başkalarının yanlış anlamalarını düzeltmek için daha fazla çaba harcamanıza yol açar.
Duygularınızın abartılı ya da fazlasıyla yoğun olduğunu hissettiğinizde, bunun temelinde bazen bastırılmış bir öfke ya da çözülmemiş bir içsel çatışma olabilir. Bu tür duygular, bazen dışarıya patlama şeklinde yansıyabilir ve bu da çevrenizdeki insanların sizi anlamasını zorlaştırabilir. Bu noktada, başkalarının bakış açılarına saygı gösterirken, kendi duygusal sınırlarınızı da tanıyabilmek önemlidir. Kendi hislerinize şefkatle yaklaşmak, onları kabullenmek ve dışarıdan gelen eleştiriler karşısında daha sağlıklı bir mesafe koyabilmek, zamanla sizi daha huzurlu bir noktaya getirebilir.
Şu anda kendinizi suçlu hissediyor olmanız, aslında başkalarının bakış açısına gereğinden fazla değer verdiğinizin bir işareti olabilir. Bu suçluluk duygusu, içsel değerinizin dışarıdaki onaylarla şekillenmesine dair bir refleks olabilir. Kendinizi sevmenin yolu, önce kendinizi olduğu gibi kabul etmekten geçer. Bu, her zaman mükemmel olmanız ya da başkalarına onay vermek zorunda olmanız anlamına gelmez. Kendinizi sevmenin ilk adımı, sizin de hissettiğiniz gibi, dışarıdan gelen eleştirileri kişisel olarak almayı bırakmak ve duygularınızı saf bir şekilde kabul etmektir.
Eğer bu duygularla baş etmekte zorlanıyorsanız, kendinizle barışmak ve duygularınızı sağlıklı bir şekilde dışa vurmak adına bazı egzersizler yapabilirsiniz. Bir gün boyunca, kendinize olumsuz bir şekilde yüklenmeden, sadece ne hissettiğinizi yazabilirsiniz. Bu yazıların içinde kendinizi savunmak ya da eleştirmek yerine, sadece yaşadığınız anı anlamaya odaklanabilirsiniz. Ayrıca, duygularınızı dışa vurmanın bir yolu olarak sanat, spor ya da müzik gibi ifade biçimlerine yönelmek de faydalı olabilir. Bu, hem rahatlamanızı sağlar hem de duygusal enerjinizi daha sağlıklı bir biçimde yönetmenize yardımcı olur.
Son olarak, başkalarından gelen baskılar ya da yanlış anlamalar sizi zorlasalar da, duygusal olarak kendinizi daha iyi tanıdıkça, onlardan etkilenme seviyeniz de azalacaktır. Kendinize daha fazla alan tanıdıkça ve duygularınızı daha sağlıklı şekilde ifade etmeye başladıkça, zaman içinde daha güçlü ve özgür hissedeceksiniz. Ne zaman isterseniz, bu süreci birlikte keşfetmek için bana ulaşabilirsiniz.