• Anasayfa
  • Sorular
  • Kimseye tahammül edemiyorum hemen sinirlenip hemen agresifleşiyorum herkesten soğuma hissi var
Psikoloji

Kimseye tahammül edemiyorum hemen sinirlenip hemen agresifleşiyorum herkesten soğuma hissi var

Gizli Kullanıcı2 Ağustos 2025 15:40

tahammülsüzlük kalmadı herkesten soğuma hissi stres kaygı sinir öfke eşime karşı sevgisizlik saygısızlık kendime gelemiyorum sürekli sinirliyim kendimle başa çıkamıyorum hemen ağlayıp hemen üzülüyorum sinirleniyorum sese gürültüye gelemiyorum kimsenin konuşmasını istemiyorum herkese nefret duygusu huzursuzluk var üstümde huzurlu mutlu olmak istiyorum herkese karşı mutlu sakin olmak istiyorum kimseye kaba olmak istemiyorum küfür etmek istemiyorum sakin olmak istiyorum sadece sessiz sakin

Bu soru 3 Ağustos 2025 13:59 tarihinde Psikolog Fatma Gizem Bitgen tarafından cevaplandı.

  • Cevaplandı

  • Paylaş:

Merhabalar,

Paylaştıklarınızdan duygusal ve bedensel anlamda bir tükenmişlik durumunun içinde olduğunuzu çok net bir şekilde hissettim. Bir yanda çevrenize karşı tahammülsüzlük, sevgisizlik, saygısızlık diğer yanda kendinizle baş edememenin getirdiği yorgunluk, stres ve kaygı...Sanki günlük hayatınızın ağırlığı, düşüncelerinizin gürültüsü arasında kendinizi kaybolmuş, sabrınızı tüketmiş ve sürekli tetikte kalmış gibi. Ancak tüm bu daralmışlığın yanında iç görünüzün yerinde olduğunu ve yardım alma cesaretinde olduğunuzu görüyorum. Çevrenize ve eşinize karşı tahammül edememenizi belirtmekle birlikte "huzurlu mutlu olmak istiyorum herkese karşı mutlu sakin olmak istiyorum kimseye kaba olmak istemiyorum küfür etmek istemiyorum sakin olmak istiyorum sadece sessiz sakin" diye cümlelerinize devam ederek değişim için önemli bir adım atıyorsunuz. Bu noktada paylaştığınız ifadelere daha yakından bakalım isterim.

Bu noktada ilk olarak çevrenize karşı olan tahammülsüzlüğünüzün, öfkenizin, sevgisizliğinizin ve saygısızlığınızın kökenini keşfetmenin önemli bir adım olacağını belirtmek isterim. Bu duyguların temeline inip anlamlandırmadığınız sürece duyguları bastırıp mutlu ve sakin olmak pek mümkün değildir. Bazen öfkenin ardında aslında çok daha incinmiş bir taraf olabilir. Örneğin sevgi hissedememek çoğu zaman içimizde sevgiye ihtiyaç duyan bir parçanın çok uzun süre aç kalmasıyla ilgili olabilir. Bu noktada öfkelendiğiniz anlarda içinizden geçen ilk düşünceyi fark etmeniz, sesten gürültüden rahatsız olduğunuz anlarda gerçekten ses ve gürültüden mi yoksa altında başka bir his olabilir mi diye düşünmeniz faydalı adımlar olabilir.

Ayrıca sormak istiyorum. Yaşadığınız duygular size tanıdık geliyor mu? Daha önce ne zaman böyle hissettiğinizi hatırlıyorsunuz?, Çocukluğunuzda duygularınıza nasıl tepki verilirdi?, Kendini yalnız ve gergin hissettiğinizde aklınıza gelen ilk kişi kim? Bu sorular çocukluk ve yetişkinlik arasında köprü kurmanıza yardımcı olabilir. Eşinizle ilişkiniz noktasında ise sizce eşinize karşı bu kadar tahammülsüz hissetmenizin altında ne gibi beklentileriniz olabilir? Eşinizle yaşadığınız duygusal kopukluk yalnızca öfkenin yansıması mı, yoksa ilişkiniz içinde daha önce başlayan başka problemler olabilir mi?

İkinci olarak bu duyguları nasıl düzenleyebilirsiniz, üzerine konuşalım. Bu süreçte ilk olarak içinde bulunduğunuz durumu anlamlandırmanız gerekiyor. Sevgili danışan bu kadar gürültüye tahammülsüzlük ve öfke hissetmeniz, sinir sisteminizin çok uzun süredir alarm halinde olduğunu gösteriyor olabilir. Bu haliniz aslında kötü biri olduğunuzu değil, çok uzun süredir taşıyamayacak kadar yük altında olduğunu gösteriyor olabilir. Bazen hayat üst üste gelir; ev hayatı, ilişkiler, belki maddi sıkıntılar ya da gelecek endişeleriyle birleşir. Bir noktadan sonra insanın sabrı, enerjisi tükenir. O anlarda, kendinize ve çevrenize karşı böyle dalgalı, sert ve kontrolsüz duygular yaşamanız aslında çok yorucu bir hal alabilir. Hele ki sevdiğiniz insanlara istemeden mesafeli ya da soğuk davrandığınızı hissediyorsanız, bu his katlanarak büyüyebilir. Bu noktada nefes egzersizleri, gevşeme teknikleri, bedensel farkındalık teknikleri, yukarıda da belirttiğim gibi "Öfke geldiğinde aslında arkada hangi duygu var?" gibi sorular ile duyguları tanımlama ve ifade etme becerileri etkili adımlar olabilir.

Üçüncü olarak bilişsel çarpıtmalarınızı ele alalım istiyorum. "herkesten soğuma hissi, sürekli sinirliyim, herkese nefret duygusu" gibi ifadeleriniz mevcut. Bu noktada genelleştirme yerine kendinize durup sormanızı istiyorum. Gerçekten hayattaki herkesten soğudunuz mu? Herkesten nefret mi ediyorsunuz? Hiç mutlu olduğunuz bir an olmadı mı? Cevabından bağımsız bu gibi durumlarla günde bir kez sakin kalmak gibi küçük hedeflerle başa çıkmayı deneyebilirsiniz.

Bu durumla baş edemediğiniz noktada uzman desteği almaktan çekinmeyiniz. Cevabımın faydalı olmasını umuyor, sağlıklı günler diliyorum.

Psikolog Fatma Gizem Bitgen