Kız arkadaşımın bana saygısızlık yaptığını düşünüyorum?
Kız arkadaşıma duygularımı ifade etmeye çalışınca bana ağır sözler söylüyor, örneğin: nazlanma, prenses misin, ben sana çok değer vermişim, sen sürekli problem çıkarıyorsun, ben senle olmakla yanlış karar almışım.., bunları öfkeliyken söylüyor, ben de bir erkek olarak kırmızı çizgim kendime olan saygımdır, bunları söylediği için özür diledi ama yine de ben unutamıyorum yani güvendiğim bu kızın bana böyle şeyler söylemesi?, bu yüzden konuyu bir daha açtım ve çözüm odaklı konuşmaya çalıştım, sonunda yine de bana sen alıngansın ve benzeri, sonra dedi ki sen ne sanıyorsun ben istesem başka erkek bulamaz mıyım, bana her gün erkekler yürüyor? Ben bu cümleyi sindiremiyorum, neden böyle bir şey dedin sorduğumda bu kadar erkek varken ben seni seçtim demek için söylemiş, ama yine de bu bana çok büyük saygısızlık yani gerçekten ayıp, sizce nasıl davranmalıyım hem onunla hem kendim ile bu konuda.
Bu soru 12 Mayıs 2025 12:21 tarihinde Psikolog Ayşe Tuba Aksakallı tarafından cevaplandı.
- Paylaş:
Merhaba Sevgili Danışan,
Yazdıklarınızı okurken o sarsıntıyı, o beklenmedik yarayı ben de adeta içimde hissettim. Güvenmek ve duygularınızı o kadar nazikçe paylaşmak sizin için ne kadar değerli, değil mi? Ve karşılaştığınız o tepkiler... İnsanın en hassas noktasına dokunan, beklenmedik bir acı bırakması ne kadar yıpratıcı.
İlişkilerin o en kırılgan noktası tam da burası: Kendiniz gibi olabildiğiniz, duygularınızı olduğu gibi ifade edebildiğiniz ve buna karşılık bir yargılama, küçümseme ya da "yerinizin sorgulanması" ile karşılaşmadığınız bir güvenli alan olması gerekir. Hele o "prenses misin?", "başka erkek bulurum", "seninle olmak hata" gibi o keskin, o incitici cümleler... Bunlar insanın özsaygısına derinden dokunur. Sizin de o anda hemen bir savunma geliştirmeniz, o net sınırları çizmeniz bu yüzden. Sanki o an kendi kimliğinize yönelik bir tehdit algılamışsınız ve bu tepkiniz de gayet anlaşılır.
Bir yandan da ilişkinizde bir sorun yaşandığında, konuyu görmezden gelmek ya da üzerini örtmek yerine, o cesaretle yüzleşmek, konuşarak çözmek istemeniz aslında ne kadar kıymetli bir özelliğiniz. Sizi asıl zorlayan şey, o "özür" gelse bile o ağır sözlerin zihninizde ve kalbinizde bıraktığı o derin izlerin kolay kolay silinmemesi olabilir. Bazı kelimelerin ağırlığı, tıpkı bir zehir gibi, çok sonradan çöker insanın üzerine. Belki o an olay biter ama sonra o sözler tekrar tekrar aklınıza gelir, içinizde o buruk, o sindirilemez tadı bırakır.
Böyle zamanlarda içinizdeki o değersizlik ya da hayal kırıklığı duygusunu bastırmak istemeniz çok doğal. Ama bence şimdi biraz durup kendinize şu soruları sormanız size iyi gelebilir: "Benim bu ilişkideki varlığım her tartışmada, her rüzgarda sorgulanmalı mı?", ya da "Kendimi anlatmaya çalışırken bu kadar incinmek zorunda mıyım?". Dışarıya karşı güçlü durmak bir yana, kendi içinizdeki o kırılgan "ben"i korumak çok daha önemli, bunu sakın unutmayın.
Partnerinizin o öfkeyle sarf ettiği o ağır sözlerin, aslında onun kendi öfke yönetimiyle, belki de o an kendini köşeye sıkışmış hissetmesiyle ya da savunma amaçlı bir güç gösterisiyle bağlantılı olabileceğini görmek de önemli. Ama yine de kurulan o cümlelerin, kullanılan o ifadelerin sizin kişiliğinize dokunduğunu o netlikle ifade etmeniz sizin en doğal hakkınızdı. O "beni seçtin" anlamı taşıyan cümle ise, çoğu insan için bir gurur okşaması değil, aksine bir tehdit gibi algılanabilir; sizde de bu etkiyi yaratmış olması çok anlaşılır.
Belki şöyle bir şey deneyebilirsiniz: O yoğun duygular biraz dindikten sonra, daha sakin bir anınızda bu konuyu tekrar ele alın ve duygularınızı suçlayıcı bir dille değil, "Sen bana şöyle dedin" yerine, "Bu sözleri duyduğumda ben kendimi nasıl hissettim, bunu seninle paylaşmak istiyorum" gibi kendinizi merkeze alan bir yaklaşımla anlatın. Örneğin: "O sözlerin bende tetiklediği o karmaşık duygularla baş etmekte çok zorlandım ve bu sürecin ilişkimizi nasıl etkilediği konusunda endişeliyim." Belki böyle bir yaklaşım, onu savunmaya geçmek yerine sizinle daha gerçek bir bağ kurmaya yönlendirebilir.
Kendiniz için ise şunu unutmayın: Saygı gördüğünüz, güvende hissettiğiniz bir ilişkide var olmak sizin en temel hakkınız. Eğer böyle bir durum tekrar ederse ya da partneriniz gerçekten empati kurmakta zorlanıyorsa, sınırlarınızı o açıklıkla ifade etmekten çekinmeyin. Bazen karşı taraf anlamasa bile, insanın kendine olan saygısı hayat yolunda en değerli pusulasıdır. İsterseniz, aklınızda o acı veren kelimeleri bir kağıda yazıp, sonrasında "Bunlar bana ait değil" diyerek o kağıdı kendinizden uzaklaştırmayı deneyebilirsiniz. Kulağa basit gelse de, bazen bu tür sembolik küçük egzersizler, içinizdeki o ağırlığın biraz daha hafiflemesine yardımcı olabilir. 🌿
Unutmayın, ilişkinizi sürdürecek o gücü en derininizden, kendi içinizden aldığınızda her zaman daha sağlıklı hissedeceksiniz. Kendinize ve o eşsiz kimliğinize verdiğiniz değerden asla ödün vermeden ilerlemeye çalışmak, en başta kendinize yapabileceğiniz en büyük iyilik olacaktır.
Sorunuz sizin için bir cevap olabildiyse, puanlayabilir ve görüşünüzü bizimle paylaşabilirsiniz. Bizlere sorularını yöneltmek isteyen başka arkadaşlarınız varsa onların da yararlanmasını sağlayabilirsiniz.
Sağlıklı günler dilerim.
Sevgiyle kalın.
Psikolog
Ayşe Tuba Aksakallı